Son Konu

“Eshâbım gökteki yıldızlar gibidir”

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Ebû Sâidi Hudrî’nin rivâyet ettiği hadîsi şerifte, Peygamber Efendimiz buyurdular ki: “Size kelâmı kadîm ile bildirilenleri yapmanız lâzımdır Amel etmemekte asla özrünüz makbûl değildir Eğer Kitâbullahda olmazsa, benim sünnetim ile amel ediniz Eğer benim sünnetimde de olmazsa, benim Eshâbımın söyledikleri ile amel etmekle meşgûl olunuzZîrâ, muhakkak benim eshâbım gökteki yıldızlar gibidir Hangisine uyarsanız, hidâyet bulursunuz Eshâbımın ihtilâfı size rahmettir
Resûli muhterem Efendimiz başka bir zamanda da, “Ümmetim arasında ihtilâf rahmettir Yani ümmetimin âlimleri, dinin aslını muhâfaza etmekte gayretlidirler “Kitap, Sünnet, İcmâ’ ve Kıyâsdan dışarı çıkmazlar Eshâbı kirâmın ihtilâfında bizim için rahmet vardır Onların herbirini sevmeliyiz ki, rahmete kavuşalım
Refî’üddîn’den sahîh rivâyet ile bildirildi Resûlullah Efendimiz buyurdu ki: “Eğer Ebû Bekir’in fazîletlerini gök üzerine koysalar idi, ateş üzerinde tencerenin kaynaması gibi, göğün kaynamasını işitirdiniz Hazreti Ömer, o kimsedir ki, heybeti meleklere tesîr eder Hazreti Osmân o kimsedir ki, melekler gelip, Onun Kur’ânı kerîm okumasını dinlerler Hazreti Ali o kimsedir ki, üzerinde yürüdüğü için yer onunla öğünür
Enes bin Mâlik’in bildirmiş olduğu hadîsi şerifte, Resûlullah efendimiz hazretleri buyurdu ki: “Muhakkak benim havuzum için dört rükün vardır Çihâr yâri güzîn olan Ebû Bekr, Ömer, Osmân, Alî’nin tasarrufundadır Nebîlerden sonra, gelmiş ve gelecek bütün insanların üstünüdürler Kevser havzının birinci rüknü Ebû Bekir’in elinde olur İkinci rüknü Ömer’in elinde olur Üçüncü rüknü Osman’ın elinde olur Dördüncü rüknü Alî’nin elinde olur Halk o gün susuz ve başı açık ve hasta ve yanmış olup, Havzı Kevser ile feryâdlarını gidermeğe, ferâhlamağa muhtâcdır Her kim Ebû Bekir’i sever, Ömer’i sevmezse; o kimse Ebû Bekri Sıddîk hazretlerinin yanına gidip, su isterse, o kimseye su vermez Her kim Ömer’i sevip, Ebû Bekir’i sevmezse, o kişi Hazreti Ömer’in yanına varınca, Hazreti Ömer, Ebû Bekir’i sevmeyene su vermez Her kim Hazreti Osmân bin Affân’ı sevip, Hazreti Ali’yi sevmese, o kişi Hazreti Osman’ın yanına vardığında, Hazreti Osmân, Hazreti Ali’yi sevmiyene su vermez Her kim Hazreti Ali’yi sevip, Hazreti Osman’ı sevmezse, Hazreti Osman’ı sevmeyen Hazreti Alî’nin yanına vardığında, Hazreti Ali, ona su vermez

Eshâbı kirâmın en üstünleri, Resûlullahın dört halîfesidir Bunlardan sonra en üstünleri Cennet ile müjdelenmiş olan Hz Ebû Bekir, Hz Ömer, Hz Osman, Hz Ali, Talhâ, Zübeyr bin Avvâm, Abdurrahmân bin Avf, Sa’d bin Ebî Vakkâs, Saîd bin Zeyd, Ebû Ubeyde bin Cerrâh, ve Hz Hasan ile Hz Hüseyin’dir

Eshâbı kirâmın adedi: Mekke’nin fethinde on bin, Tebük Gazâsında yetmiş bin, Vedâ Haccında doksan bin ve Resûlullah efendimiz vefât ettiği zaman yeryüzünde yüz yirmi dört binden fazla sahâbî vardı Bu konuda başka rivâyetler de vardır

Allahü teâlâ, Eshâbı kirâmdan râzı olduğunu, onları sevdiğini Kur’ânı kerîmde bildiriyor, ve meâlen:
Allah onlardan râzı, onlar da Allahtan râzıdır, ve:
Hepsine hüsnâyı, Cenneti va’dettik, buyuruluyor Allahü teâlânın sıfatları ebedîdir, sonsuzdur Bu bakımdan Eshâbı kirâmdan râzı olması da sonsuzdurBunun için bu mübârek insanlardan bahsederken sıradan bir insandan bahseder gibi konuşmamalıdır Her zaman edebli, terbiyeli olmalıdır
Peygamber efendimizi sevenin, O’nun Ehli beytini ve Eshâbını, ya’nî arkadaşlarını da sevmesi lâzımdır Hadîsi şerîfte buyuruldu ki:
Sırât köprüsünden ayakları kaymadan geçenler, Ehli beytimi ve Eshâbımı çok sevenlerdir
Eshâbıma dil uzatmakta, Allahü teâlâdan korkunuz! Benden sonra onları kötü niyetlerinize hedef tutmayınız! Nefsinize uyup, kin bağlamayınız! Onları sevenler, beni sevdikleri için severler Onları sevmiyenler, beni sevmedikleri için sevmezler Onlara el ile, dil ile eziyet edenler, onları gücendirenler, Allahü teâlâya eziyet etmiş olurlar ki, bunun da muâhezesi, ibret cezâsı gecikmez, verilir
Allahü teâlânın, meleklerin ve bütün insanların la’neti, Eshâbıma kötü söz söyliyenin, üzerine olsun! Kıyâmette Allahü teâlâ, böyle kimselerin farzlarını da, nâfile ibâdetlerini de kabûl etmez!
Kıyâmette, insanların hepsinin kurtulma ümidi vardır Eshâbıma söğenler bunlardan müstesnâdır Onlara Kıyâmet halkı da la’net eder

Eshâbı kirâm, seçilmiş insanlardı Üstünlükleri diğer ümmetlerden çok fazlaydı Meselâ, Hz Ebû Bekir, Peygamberlerden sonra insanların en üstünü idi Hadîsi şerîfte buyuruldu ki:
Allahü teâlâ, beni bütün insanlar arasından ayırıp seçti Bana eshâb ve akrabâ olarak en iyi insanları seçti Bunlardan sonra, birçok kimse gelir ki, eshâbıma ve akrabâma dil uzatırlar Onlara yakışmıyan iftirâlar söyliyerek, kötülemeye uğraşırlar Böyle kimselerle oturmayınız! Birlikte yiyip içmeyiniz! Bunlardan kız alıp vermeyiniz

Eshâbı kirâmın her birinin ismini hürmetle, saygı ile söylemelidir Birinin adı söylenince “radıyallahü anh Allah ondan râzı olsun denir İkisi için “radıyallahü anhümâ Allahü teâlâ o ikisinden râzı olsun Birkaçı veya hepsi söylenince “rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecmaîn veya kısaca “radıyallahü anhüm Allah onların hepsinden râzı olsun denir

ALLAH cc bizleri onlara komşu yapar inşallah
 
Üst Alt