Son Konu

Fazıl Hüsnü Dağlarca Edebi Kişiliği

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Fazıl Hüsnü Dağlarca Yazınsal Hayatı
Fazıl Hüsnü Dağlarca nın Yazınsal Kişiliği
Fazıl Hüsnü Dağlarca Yazınsal Kişiliği Hakkında veri


Daha birincil kitabında bulunan şiirlerdeki benzersiz benzetme ve metaforlar, benzersiz ve yoğun şiir dünyasıyla büyük bir şiir yeteneği olduğunu kanıtlayan Dağlarca'nın bu ilk şiirlerinde simgeci ve sezgici öğelerle Necip Fazıl mistisizminden etkilenmeler (Geceler, vb) görülüyor Lakin Dağlarca'da (Çocuk ve Allah'ta daha yoğun biçimde gördüğümüz) gizemci öğeler, Necip Fazıl'dakinden ayrı olarak, bir yöntemin veya dünya görüşünün değil, duyarlılıkların, şairin ruhsal şart ve psikolojisinin sonucudur

Bu anlamda, Dağlarca'nın bu dönemini 'sezgicilik' kavramıyla tanımlamaya hedeflemek daha içten olur Ilk örneklerini Havaya Çizilen Dünyada gördüğümüz bu benzersiz şiir dünyası, Çocuk ve Allah'ta büyük bir yoğunluktadır Bu kitapta, varlığın gizlerinin araştırılışı, çocukluk dünyası, insan yaşamının nice ince ayrıntıları, çoğunlukla olağan kıta biçimlerinde ve kafiyeli şiirlerle, o güne dek şiirimizde örneği bulunmayan yeni ve özgün güzellikte imgelerle, kişisel yaşamın en uzak anılarından, çağrışımlarından kaynaklanan derin ve dürüst bir lirizmle, az rastlanır bir gözlem ve anlatım gücüyle yansıtılmıştır Bu özellikleriyle, Çocuk ve Allah, yayınlanışından bu yana, etkileri kuşaktan kuşağa süren bir şiir dünyasının kitabı olarak, (kimi şiirlerdeki özürlü dizelere, uyak uğruna yapılmış izlenimi veren kimi dizeler ve kimi baskı uyaklara, kimi yerde yalınlıktan uzaklaşan, çok kişiselleşen sembol ve tanımlara karşın) şiirimizin baş yapıtlarından biri olmuştur Her kitabında yeni konulara ve yeni söyleyiş özelliklerine açılan, bu anlamda da şiirimizde (ancak Nâzım Hikmette görebildiğimiz) bir üretkenliğin ve kendini yenileme başarısının temsilcisi olan Dağlarca, Toprak Anada köylü söylev dilini araştırarak ve onu kendi şiir potasında yoğurarak, köylü yaşamının atmosferini, bir destan bütünlüğü içinde, doğasıyla, insanlarının zihin ve anlatım biçimleriyle, bu yaşamın kıraç ve monoton rengiyle yansıtmayı başarmış, öykünmeden ve özentiden uzak, içten bir memleketçi, toplumcu şiir kurabilmiştir Batı Acısı Batı'yla bir hesaplaşmadır

Dağlarca'nın daha sonraki şiirlerinde göreceğimiz güncel toplumcu şiirlerinin ses tonu ve söyleyiş özellikleri de ilk kez bu kitaptaki şiirlerinde belirmektedir Kimi zaman fazla denebilecek dil ve kavram soyutluklarına rağmen, her yeni kitabıyla dilci ve düşünür şair kimliği ile büyüdü Modern şiirimizi (olur ya yeniden Nâzım Hikmetle karşılaştırılabilecek kadar fazla sayıda) yeni ses ve söyleyiş olanaklarıyla zenginleştiren Dağlarca, ahali şiiri ve hece öğelerinden, türkülerden, tekerlemelerden yararlanarak yazdığı şiirlerin yer aldığı Horozla, yurtseverliğin, toplumsal adaletsizliğe aleyhinde oluşun ve antiemperyalizmin, en aktüel konularda da cesurca konuşmanın seçkin örneklerini vermiştir Nötron Bombası, sahiden de 'bütün antenlerini germiş ’ bir şairin kitabıdır Çıplak'ta sevgi ve sevişme felsefesinin olağan yalınlıkta, güzellikte şiirleri var Yunus Emre'de Olmak'ta Yunus'un çağdaş bir yorumunu buluyoruz

Fazıl Hüsnü Dağlarca (akılalmaz çoklukta ürün veren bir sanatçılığın zaruri özürü olan —özde ve biçimde— bazı tekrarlara ve yapıtları aralarında seviye farklılıklarına kapılı Bilinçaltının ve sezgilerin derinliklerinden, kişinin ve toplumun en güncel sorunlarına değin, insan, evren, zaman, doğa, varlık, yokluk, tarih ve toplum konularında ölçüsüz genişlikte bir içerik işlemiştir Buz enginliğe sahip modern şiirimize niceliksel ve niteliksel olarak büyük anlatım olanakları kazandırdı Son yüzyıl Türk şiirinin dünya ölçüsünde büyük değerlerindendir Onun sanat anlayışını şu cümlesi özetler: şaheser hem bir saat gibi içinde bulunduğumuz zamanı, hem de bir pusula gibi gidilmesi gereken yönü göze çarpan etmelidir

Asû(1955) ile başlayan ikinci dönem günümüze kadarki şiirlerinde etkin olan usçudönemdir Kavrama döneminde kendine has bir şiir dili ve biçemi yaratmaya çalıştı Akıldönemi ise enerjik bir Türkçe tutkusuyla uyarı çeker Dağlarca bu dönemde dilin arılaştırılması çabalarına katıldı, evrensel temalara siklet vermeye başladı 1970 sonrasında yoğunlukla çocuk şiirleri yazdı Ayrıca Türkiye'de hem milletlerarası düzeyde çoğu ödül kazandı, bir fazla ülkede şiirleri okundu Kitapları birçok dile çevrildi *
 
Üst Alt