Son Konu

Hacı Taşan Kimdir, Hacı Taşan Hayatı, Hacı Taşan Biyografisi

nicebayan

Yeni Üye
Katılım
24 Ara 2016
Mesajlar
378,708
Tepkime
2
Puanları
38
Yaş
35
Web
nicebayan.com
Credits
-1
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Hacı Taşan Kimdir, Hacı Taşan Hayatı, Hacı Taşan Biyografisi, Hacı Taşan Eserleri

Türkü Yozgat'da doğar, Kırşehir'de oyun havası olur, Bariz'de elenir

Bariz'deki folklorik yaradılış ve Keskin türkülerinin anonimleşme sürecindeki farklı ve ağırlıklı yerini vurgulayan bu laf, bir bakıma birbiriyle komşu bu üç yörenin karekteristik özelliklerine de muhabere eder Aslında de merhum Haykırma Tüfekçi ile en dinç temsilcisine kavuşan Sürmelilerdiyarı Yozgat'ın kültürel kaynak zenginliğine, Neşet Ertaş'la en arıtılmış yorumcusuna kavuşan Kırşehir türkülerinin canlı ve dinamik yapısına birazcık yakından baktığımızda, Bariz türkülerindeki durulmuş lirizmi derhal farkederiz İcra söylev ve üslubu yönünden Yozgat türkülerine, müzikal yapı ve form itibariyle Kırşehir türkülerine yakın duran Bariz havalarının, her iki yöre türkülerinin elekten geçirilerek az kalsın yeni bir senteze bağlı tutulduğu ağırbaşlı, olağan ezgiler olduğunu anlatmak olası İşte Hacı Taşan bu seçkin türküleri, halayları çalıp okuyan bir sanatkâr olarak Bariz folklor musikisinde büyük ağırlığa sahip adeta tek sanatçıdır Natürel Keskin havaları üstüne yapılacak tüm estetik ve yapısal talimatlar, bir anlamda Hacı Taşan'ın sanatını tahlil anlamına da gelecektir Çünkü Bariz türküleri onunla gelmiş geçmiş en sanatçı yorumcusuna kavuştuğu gibi, Hacı Taşan'ın ismi, ressam yeteneklerini sonunda değin kullandığı o güzelim Belirgin türküleriyle neredeyse özdeşleşmiştir

Evet Keskinli mahalli sanatçı Hacı Taşanı ülke genelinde bilinen bir ressam yapan kültürel ve müzikal ortama derhal birazcık yakından bakalım

1930'da doğan Taşan, aslen Kırtıllar köyünden Kırtıllar o yıllarda abdalaşiretinin en yoğun olarak yaşadığı köylerden biri Büyük bozlak ustası Muharrem Ertaş da buralı ve Neşet Ertaş'ın da doğum yeri Kırtıllar Bu fakir köyün toprakları hiçbir zaman insanlarını zengin kılmaz, ama dünyanın en varlıklı nağmelerini içeren, en içli, en yanık türkülere can verir Bozkırın ortasındaki bu fakir köy, Anadolu ahali müzikleri içerisinde en orjinal renk ve anlatıma sahip bir tür Anadolu bluesu olarak nitelendirilebilecek bir müziğe, abdalaşiret müziğine kaynaklık eder

Bugün artık terkedilmiş metruk bir köy görünümündeki Kırtıllar'ı, ilk kez ekmek parası derdi edinmek üzere, çeşitli sebeplerle vakit içinde cümbür cemaat terk eder Hacı Taşan'ın babası Abdullah Çavuş'da o yıllarda Hacelobası'ndan evlendiği için oraya göçer Bağlamayı fazla seven bir ana ile, yörenin meşhur davulcularından olan Abdullah Çavuş'un dört çocuğundan biri olan Hacı Taşan, oniki yaşlarında başlar saz çalmaya Babası, o zamanlar yörenin en namlı ustalarından olan Yusuf Usta'ya iyi bir saz yaptırır ve miktar elinden küçük Hacı'nın, o günlerde Seyfeli(sonra Barak) köyünde oturan üstad Muharrem Ertaş'a çırak verir Ve böylece Hacı Taşan, bu müziğin tek ve en etkili eğitimöğretim şekli olan bir ustanın yanında çıraklığa başlar

Muharrem Ertaş'ın çırağı

Muharrem Ertaş, Hacı Taşan'ı yanında alarak bugün hala bu müziğin ayrıca öğrenildiği ayrıca de en çok icra edildiği mekanlar olan düğünlere götürür Düğün çalgıcılığıonlar için birçok süre tek ve en manâlı meslektir Yeri gelmişken önemli bir konuyu bir cümleye vurgulamakta yarar var: Birçok vakit bu düğünlerdeki aşırı içki ve sefahat ortamı bu insanların ruhen ve fiziksel olarak çabuk yıpranmalarına ve dolayısıyla genç yaşlarda ölüme sebep olmakta Merhum Hacı Taşan 1983'te vefat ettiğinde 53 yaşında idi Bu geleneğin bir diğer usta sanatçısı merhum Çekiç Ali 39 yaşında vefat etti Bunun bilhassa ustalararasında yaklaşık olarak bir kader gibi benimsendiğini tesbit ettiğimizi belirtelim (Abdal aşireti ve bozlaklar konusunda daha geniş için Kalan Müzik'in Evraklar Serisinde yayınlanan Kalktı göç eylediadlı Muharrem Ertaş albümünün kitapçığına bakılabilir)

1970 'lerden sonradan önce radyo ve plak, sonra da televizyon ve kaset gibi kitle iletişim araçlarını kullanarak daha geniş bir pazara seslenme imkanına kavuşan yöre sanatçıları, yine de düğünlerde çalmayı hiçbir vakit bırakmamışlardır Bu, şüphesiz bununla beraber talep istek konusu

Ve böylece vakit içinde kendiliğinden oluşan o koskocoman mahalli şöhretin kuytu kalıplarını kırarak geniş kitlelere ulaşan, hatta tüm Türkiye'ye seslenen, o yöreye mensup ilk mahalli sanatçı merhum Hacı Taşan olmuştur Bunun hikayesini kendisinden dinleyelim: Askerliğimi 1950'de İstanbul Maçka'da yaptım Askere gitmeden önce çalıp söylemede bir hayli ustalaşmıştım O sıralar rahmetli Muzaffer Sarısözen yurdun her tarafını gezip türkü derliyordu Bir gün çıkıp Belirgin'e geldi Bizi Halkevi binasında topladı, o günlerde yayınladığı Folklor Saati'nde yer vermek üzere seçme yapacağını söyledi Bariz'de bir hafta kalarak çoğu mahalli sanatçıdan derlemeler yaptı daha sonra seslerimizi radyoda yayınladı Radyo ile ilişkim birincil böyle başladı Sarısözen bizi sonradan ara sıra Ankara'ya radyoya misafir etme ederek çalıp söyletti Sarısözen'den daha sonra Haykırma Tüfekçi, Mustaf Geceyatmaz ve Ali Can'larla tanıştım ve radyoda programlar yaptım

Neşet Ertaş'ın elinde sazı ile radyoevine çıkmakiçin ilk defa Ankara'ya gelişi de bu olaydan sonradır: Baktım bir gün radyoda Hacı emmim türkü söylüyor Babam Muharrem ustadan bellediği bir bozlak bu: 'Aman aşağıdan Yusuf Paşam gelirken gelirken Düşmanına karşı koyan merd olur' o kadar bir heyecanlandım oysa, yerimde duramadım 'Ben de gidip radyoya çıkacağım' dedim 'Madem Hacı emmimin söyledikleri radyoda çalınacak değin kıymetli, o süre benim okuyacaklarımı da yayınlarlar' diyerek elimde saz, Ankara'ya, Sarısözen'in yanında geldimtabii Neşet Ertaş daha sonra, Hacı Taşan'la birlikte, radyoda en sık program yapan mahalli sanatçılardan biridir artık

Eserleri :

Hacı Taşan'ın repertuar itibarıyla yöresinin dışına pek çıkmadığını görüyoruz Ilk Kez Belirgin almak üzere, Yozgat, Kırıkkale, Kırşehir, Kaman ve Şereflikoçhisar gibi yerlerde dolaşmış, buraların bozlak ve halay havalarını, türkülerini kendine has bir üslupla çalıp söylemiştir

Son yıllarında, Pir Sultan Abdal, Deli Boran, Seyit Süleyman, Derviş Ali ve Dertli gibi halk şairlerinin şiirlerini çeşitli formlarda ezgilendiğini görüyoruz Lüzum sözleri bu meşhur ahali şairlerinin şiirlerine ait eserler, gerekse anonim karakterdeki öteki eserlerine baktığımız zaman Hacı Taşan'ın repertuarını form ve içerik yönünden üç ana grupta toplamak olası:

1TürkülerSamahlar

2HalaylarOyun havaları

3BozlaklarAğıtlar

Birinci kategoriye giren o kadar fazla türkünün yanına, Bariz Samahı olarak da anılan Döndün mü benden yüzü dönesisözleriyle başlayan eser, Hacı Taşan'ın repertuarında bir istisna teşkil etmekte İkinci grupta değerlendirilebilecek eserlerin en bilinenleri kuşkusuz Arzu Kamber halayıile Bugün ayın ışığıadlı halay türküleridir Ilk Olarak hocası Muharrem Ertaş'tan öğrendikleri elde etmek üzere, Hacı Taşan'ın repertuarının bozlak yönünden hayli varlıklı olduğu söylenebilir Ankara'da yedim taze meyvayısözleriyle başlayan Bariz'li Sefer'in ağıtı ilk kez edinmek üzere Akşamdan mı geçtin, Erciyes'ten duman kalktıve Giyindim kuşandım gittim düğünesözde ağlama türünde de hayli eser olduğu söyenebilir Bunlardan sözleri kendisine ait olan var mıdır, tamamen bilemiyoruz ancak meşhur Açtım perdeyi de turnamı gördümbozlağı için kendisi şöyle bir hatırasını naklediyor:

Necati adında fazla sevdiğim bir dostum vardı Kırıkkale'de hapse düştü Ziyaretine gider gelirdim Bir gidişimde 'Hacı, içerde dolaşırken pencereden baktım fakat bir turna kafilesi gidiyor, duygulandım, bir dörtlük yazdım Şunun sonunu da sen getir' dedi Bunun üstüne oturup şiiri tamamladım ve sazımla da çalıp okumaya başladım

Hitabe ve üslubu

Merhum Hacı Taşan'ın, bir Muharrem Ertaş gibi tiz perdelerde de benzer gücü ve parlaklığı koruyan tiz bir sesi olmamasına karşın, kendi rengi ve sınırları içinde zinde bir sese sahip olduğunu anlatmak gerekir Önemli olan daha ziyade bu sesi kullanım söylev ve şeklinden doğan üsluptur fakat, bu konuda ismi, üslup sahibi mahalli sanatçıların başında anılsa yeridir Gür ve dolu bir ses, sesi ara sıra öne, bazen geriye doğru atan bir ağız ve nefes kullanımı, özellikle tizlerde başarıyla uyguladığı kafa sesi, bazen sert, bazen yumuşak trillerden oluşan gırtlak nağmeleri ve doğal vibrasyonlarla zenginleşen renkli bir okuyuş tarzı Ve hemen hemen tüm bu tekniklerin veya benzerlerinin bağlamaya adaptasyonu ile ortaya çıkan lirik ve canlı bir bağlama çalma üslubu

Orta Anadolu müzik geleneğinde kendine has bir çizginin temsilcisi olan Hacı Taşan'ın sanatı ile ilgili muhakkak çok şey söylenebilir Kendisiyle beraber Çekiç Ali ve Neşet Ertaş gibi sanatçıların da ustası olan Muharrem Ertaş'ın Hacı Taşan üzerindeki belirgin etkisini maddeler halinde sıralamak gerekir Ama Hacı Taşan'ın hiç bir süre taklide düşmediğini, kendi hitabe ve üslubunu kısa zamanda bulduğunu ve kendi ustalığını konuşturduğunu biliyoruz Hacı Taşan'ın bu nevi şahsına münhasırartist kişiliği üzerinde Keskinli olmasının ağırlıklı yönünü vurgulamak gerekir Çünkü Keskin Orta Anadolu'nunen zengin halay bölgelerinden biri olduğu kadar, bu halayların eşlik sazı olan davul zurnanın da en iyi icra edildiği yörelerden biridir Hacı Taşan'ın saz çalma ve türkü söyleme üslubunda bariz bir davul zurna tesiri vardır öte taraftan Bariz, yazının başında vurguladığımız coğrafi konumu bu konumdan kaynaklanan kültürel zenginliğini müzikal zenginliğe dönüştürebilecek bir sanat potansiyeline tekrar tekrar sahip olmuştur Yöredeki AleviBektaşi kültür birikimini de kendi kültürel potasında eriterek başarılı sentezlerin ortaya konulduğu Keskin musıki folkloru, Hacı Taşan'la en kuvvetli yorumcularından birine kavuşmuştur

Ailesi

Aslen Yozgat Yerköy'ün teflekabdallarından olan karısı Naile Taşan, en ufak oğlu Sondur Taşan'la birlikte, Akdere'de, metruk bir gecekonduda kendi tabiri ile çile doldurmaya devam ediyor Fethi, Seyfettin, ve Sondur adında üç erkek, Bahalı, Nazlı, Güler, Sevda ve Sevdur adlı beş kızı olan Taşan ailesinin erkek evlatları, atalarından, dedelerinden görüp öğrendikleri şekilde düğünlerde çalarak ekmek paralarını kazanmaya çalışıyorlar Taşan soyadı ile bugün Bariz'de aktif sanat hayatını sürdürenlerden Kudret Taşan ve kardeşleri ise Hacı Taşan'ın yeğenleri

Repertuarındaki bozlaklar arasında göçebe Türkmen aşiretlerinden biri olan Cerit aşiretinin göç ve iskan meseleleri ile ilgili bozlaklar da bulunan Taşan'ın Cerit Türkmenlerinden olma ihtimali hayli kuvvetli öte yandan bizzat karısının ifadesine tarafından, kendisi Ceritlerden olduğunu söylermiş Cerit aşiretiyle ilgili kaynaklardaki mevcut bilgi de Taşan'ın Cerit olma ihtimalini güçlendiriyor:

Bozulus'un Orta Anadolu'ya gelmesinden sonra ikiye ayrılarak bir kısmının Yeni İl Türkmenlerinin içine karıştığı tesbit olunan Ceritlerin diğer bir bölümü ise Belirgin havalisindeki Bozulus içinde yer almakta idi() Hükümetin Belirgin havalisindeki Bozulus Türkmenlerini Rakka bölgesine yapılan iskana bağlı tutmasının yanında, Beliç nehri boylarına yerleştirilen Cerit aşireti bir müddet sonradan yavaş yavaş iskan mahallini terk ederek Çiçekdağı, Kırşehir ve Bozok(Yozgat)tarafına dağıldılar Geride kalanlar ise 'giden evlerimiz gelmedi' diyerek üçer beşer kaçıp onlara katıldı Sözlerinin Dadaloğlu'na ait olduğu sanılan Hacı Taşan'ın söylediği o kadar çok bozlaktan biri olan şu bozlak özellikle bunu anlatır:

Cerit Irakka'dan sökün edince
Açılsın Urum'un yolu Cerid'in
Silsüpür oğlu Fettah beyim ölünce
Kırıldı kanadı kolu Cerid'in


Tanpınar ve Billur Piyale

Hacı Taşan'ın çalıp okuduğu türküler aralarında, farklı kaynaklardan geldiği ve bir başka kültürel zenginliğe dayandığı belli olan öyle türküler var ancak, bunlardan biri de elinizdeki albümde de yer alan Billur Piyaleadlı eserdir Folklor ve türküler üzerine henüz aşılamamış tedbirli ve dikkatli yorumlar, bakış açıları getiren ünlü kültür ve edebiyat adamı Tanpınar, bu türkünün Erzurum'da karşılaştığı varyantı ile ilgili, Beş kentadlı eserinde acayip yorumlarda bulunur: Bin türlü acemiliği, saflığı, içinde bu minik parça bitmiş aşağı incelik, hoşgörü, lezzettir Sahiden billur bir kadehBelki büyük bin geleneğin son tezgahında yapıldığı için küçük bir çatlaklığı, tadını artıran bir donukluğu var Fakat örneğin Behzad'ın elinden çıkmış bir minyatür kopyası gibi tüm bir stil, bütün bir edadır Asıl güzel tarafı bu küçük billurdan bütün zevki, hayatı, düşünceyi, vakit telakkisini fışkırtan bestedir Esnaf sıra gezmelerinde söylendiği tahmin edilen bu türküye Orta Anadolu'da da rastlanıyor() Billur Piyalebizi mahalle herzamankiadını verebileceğimiz orta sınıf musikisine götürür Tanpınar'ın dikkat çekici ettiği Orta Anadolu varyantının, bizzat Hacı Taşan'ın çalıp okuduğu eser olma ihtimali epeyce yüksek Çünkü bu türkünün derlendiği kaynak birey de Hacı Taşan'ın kendisidir

Kalan Müzik'in Arşiv Serisinden daha önce yayınlanan Muharrem Ertaş albümü ve bundan daha sonra yayınlanması planlanan Çekiç Ali albümü ile, Türk millet coğrafyası içerisinde her yönüyle farklı ve dinç bir çizgiyi temsilci Orta Anadolu abdalaşiret müziğinin en benzersiz ve arıtılmış örnekleri yayınlanmış oluyor Müzikoloji tarihi açısından olduğu kadar Anadolu halk tarihi ve genel musıki kültürümüz açısından da büyük yük talep eden bu üç bozlak ustasıile ilgili çalışmayı büyük bir tutku ve heyecanla yaptığımı ayrıntıları ile belirtmek istiyorum Benimle aynı heyecanı paylaşan Kalan Müzik sahibi ve yapımcı sevgili Hasan Saltık'a, müziğimiz ve kültürümüz adına teşekkür borcumuz vardır

9 Mart 1983 tarihinde, geçirdiği üçüncü yürek krizinde 53 yaşında kaybettiğimiz Hacı Taşan'ı bir kere daha rahmetle anarken, bununla birlikte karısıyla teyze çocuğu olan üstad Neşet Ertaş'ın Hacı Taşan'a söylediği ağıtın içli sözleri ile noktalamak istiyorum:

Bütün ahbaplar ansın adını
Anlayan alırdı onun tadını
Emmisi, dayısı, garip kadını
Döşeyin evleri Hacı geliyor
Bir garip ölümü acı geliyor

Hizmet için nice dağlar aşanı
Bariz'li bilirler Hacı Taşan'ı
Bunca hizmetleri hani, boşuna mı
Açılsın meydanlar Taşan geliyor
İnsan hizmetine koşan geliyor

Var mıdır insandan daha üstünü
Bir bilirdi düşmanını dostunu
Diksinler Bariz'e onun büstünü
Açılsın meydanlar Hacı geliyor
Bir ilginç ölümü acı geliyor

Anam Keskinlidir, babam Kırşehir
Gönülden geldi de eyledim kahır
Saygım var insana evveli ahir
Açılsın meydanlar taşan geliyor
İnsan hizmetine koşan geliyor

alıntı *
 
Üst Alt