İnsafsız Switch çok pahalı. Evet, itiraf ediyorum, ara sıra kuzenimden alıp bir şeyler oynuyorum ama Animal Crossing gibi devamlılığı olan, sonu gelmeyen bir oyun oynayacak kadar da el koyamam ya çocuğun konsoluna. Ama benzeri bir sürü oyun oynamış olmama rağmen hep Animal Crossing’de gözüm kalmıştı.
Hokko Life’ın yapımcısı da PC oyuncularının iç çekişlerini duymuş olacak ki Animal Crossing’in izinden giden bir kasaba simülatörüyle çıkagelmiş.
Bu tür oyunları sevdiğimi her fırsatta söylüyorum zaten. Ama şansına, Hokko Life o kadar kötü bir zamanda geldi ki normalde çok eğleneceğim bir oyun olmasına rağmen istediğim keyfi alamadım. Allahtan erken erişimde henüz. Anlatayım.
Ben tam durağımda uyanmayı üniversitede öğrendim!
Taşınıyorum ve çok yoğunum sayın Hokko sakinleri. Oyunda değil canım, gerçek hayatta. Hokko Life sakin, Hokko Life sessiz… Ben panik içinde... Diyorum ki bana kürek ver, Moss diyor “Vallahi iş yok, bir de Sally’e sor.” Alelacele oyun oynamaya çalışırsanız böyle olur.
Hikaye o ki, trende uyuya kalıp durağımızdan çok başka bir yerlerde, küçük bir kasabada buluyoruz kendimizi. Yağmur çamur derken kasabanın konuk evine atıyoruz kendimizi, diyorlar ki, “O tren buradan kırk yılda bir geçer, mahsur kaldın burada. E madem mahsur kaldın, bizim kasabanın işlerine de bir el atıver.”
ABİ HAYIR GİTMEK İSTİYORUM EV TAŞIYACAĞIM DİYORUM BIRAKIN BENİ-
Sakinim. Vallahi sakinim ya. Hokko Life hiç aceleye gelmiyor ama, böyle ilk bir saatten fazlası minicik bir haritada sağa git, sola git, ağaç kes, şimdi kestiğin ağaçların yerine yenisini dik işleriyle geçiyor. Normalde batmaz bana böyle şeyler ama insanın vakti kısıtlı olunca…
Ayrıca ister istemez, Animal Crossing’e aşina olmadığımdan, Stardew Valley’le kıyaslamaya başladım. İki oyun da tek kişilik dev ekip mahsulü. Ama Hokko Life size kasabaya geldiğiniz andan itibaren bir özgürlük tanımıyor. Yani biliyorsunuz, Stardew Valley’de pek kimseyle konuşmadan ekip biçmeye başlayabiliyorsunuz. Hokko Life’da ise oyunun başları 3-4
karakter arasında mekik dokuyup, ucu bir yere bağlanmayan görevler yapmakla geçiyor.
Fakat bu kısımları atlatabilir ve ekip biçmeli kısımlara gelebilirseniz eğlenmeye başlıyorsunuz.
Çok da ağır konuşmayalım şimdi…
Dediğim gibi, Hokko Life’ın bir geliştiricisi var. Ayrıca kendisi henüz oyuna eklenecek diyaloglar, görevler, eşyalar olduğunu; bunun oyunun son hali olmadığını Steam sayfasındaki erken erişim kutucuğunda da söylüyor. O nedenle oyunu dolu dolu görmediğime ya da baştan hemen sarmadığına çok kızamıyorum. Çünkü Hokko Life’ın mekanik açısından çok da bir sıkıntısı yok. Temeli sağlam; görevler, diyaloglar vesaire… Üstüne gayet eklenebilir, genişletilebilir.
Pek bir bugla ya da kırık, bozuk bir mekanikle karşılaşmadım. Arka plan müziğinin zaman zaman oyun çökecekmiş gibi takılmasını ve iki saniye sonra düzelmesini saymazsak tabii. Yüreğime indirip indirip durdu… Bir de bilgisayar dili Türkçe olduğunda E tuşunun komutları algılamaması problemi var ama bu bilinen bir sorun olduğundan düzeltilecektir, sadece olur
da oyunu alırsanız diye söylüyorum.
Oyunda ev dizmekten kaçacağım aklıma gelmezdi.
Hokko Life birçok açıdan imite etmek istediği oyunların keyifli özelliklerini bir araya getirmeyi başarıyor aslında. Çiçek, ağaç, sebze yetiştirmek; balık tutmak; yemek pişirmek; kasaba halkıyla konuşmak; kasabaya yeni birilerini davet etmek ya da kimi kasabalıları kovmak; evinize çekidüzen vermek… (Gerçekten çeki düzen vermem gereken gerçek dünyadaki ev… Ay üstüme üstüme geliyorlar…)
Neyse, anlayacağınız kimseye yabancı gelmeyecektir Hokko Life. Fakat bu tür oyunları seviyorsanız bir ucundan tutup başında uzun vakitler geçirebileceğiniz bir oyun olmaya aday. Fakat bakın aday diyorum. Henüz o kadar cilalanmış değil Hokko Life. Eksikleri gedikleri çok. Bence en çok oyun temposu konusunda biraz sıkıntıları var. Ama benim vaktim var, sakin sakin gezeyim, basit işlerden de gocunmam diyorsanız Hokko Life’ı erken erişimde almamak için göze batan çok da bir sebep yok. Sadece bitmemiş bir oyun olduğunu göz önünde bulundurmakta fayda var.
Oyunu Playstore'dan 59 TL'ye ve taksit imkanıyla da satın alabilirsiniz.
ARTILAR
- Benzeri oyunların en sevilen yanlarını toplamış. Kasabayı yönetme, dizay etme, basit tarımcılık...
- Gayet şirin. Bu tür için büyük artı.
- Gayet basit. Yine bu tür için bir artı çünkü oyunu dinlendirici kılıyor, çok kafa yormuyorsunuz.
EKSİLER
- Temposu yavaş. Tam özgürlüğünüze kavuşabilmeniz için biraz ayak işi yapmanız gerek.
- Şimdilik çok gözüme çarpan bir karakter ya da hikayecik yok. Bakalım, eklenebilir hala.
ARA KARAR:
Temeller sağlam duruyor. Ama daha çok cilaya ihtiyacı var. Umarım erken erişimi doğru kullanır.