istanbul bronşiti nedir nasıl anlaşılması mümkün,istanbul bronşiti belirtileri,istanbul bronşiti çare,büyükşehir bronşiti nedir,metropol hastalığı
İstanbul Bronşiti ’ nin başlıca belirtisi kuru öksürüktür Bu, özellikle geceleri artan, ‘minik çocuklarda öğürtü ve kusmaya ’, hanımlarda ise ‘idrar kaçırmaya ’ niçin olabilen kuru bir öksürüktür Öksürük, nöbetler biçiminde ortaya çıkar ve çoğunlukla geceleri daha fazladır Çoğu hasta gece veya sabaha karşı öksürükle uykusundan uyanır
Bazı yönleriyle bronşite, bazı özellikleri ile de astıma aynı, ancak bu rahatsızlık klâsik anlamda ne bronşit ne de astımdır
İstanbul Bronşitinin astımdan en manâlı farkı, hastaların hırıltı ve solunum yetmezliği şikayetlerinin olmamasıdır Bu hastaların akciğer röntgenleri, solunum fonksiyon testleri ve alerjik deri testlerinde de her hangi bir belirti yoktur
İstanbul Bronşiti olan hastalarda, bakteri ve virüslerin niçin olduğu öteki bronşitlerde olduğu gibi öksürükle beraber balgam, alev, hâlsizlik, iştahsızlık gibi belirtilere de rastlanmaz
İstanbul Bronşiti, doktorlar göre da iyi tanıdık, belli bir hastalık değildir Üst solunum yolları enfeksiyonları, sinüzit, farenjit, geniz eti, reflü, bronşit, astım, zatürree gibi öyle çok başka hastalıkla karıştırılmaktadır
BRONŞLAR AŞIRI DUYARLI
İstanbul Bronşitinin nedeni bronş hiperreaktivitesi, yani bronşların çeşitli uyaranlara karşısında fazla aklıselim olmasıdır Fakat, bunun hangi mekanizma ile ortaya çıktığı bütün olarak belli değildir
Hastalığın bilhassa güz ve kış aylarında daha çok semptom vermesi ve yazın daha eksik ortaya çıkması, meteorolojik faktörlerin önemini gösterir İstanbul gibi büyük kentlerdeki yoğun trafik ve şehirleşmeden kaynaklanan hava kirliliği, solunum yollarının virüslerle ve özel bir tür bakterilerle gelişen enfeksiyonları, konut içi hava kirliliği ve özellikle de evde sigara içilmesi hastalığı tetikleyen faktörlerdir
İSMİNİ HASTALAR KOYDU
Bronşların aşırı duyarlılığından kaynaklanan İstanbul Bronşiti' nin ad babası doğrusu hastalarım Çünkü, Hekim Bey, bizim çocuğun şikayetleri yazın memleketimize gittiğimizde bıçak gibi kesiliyor, İstanbul' a döner dönmez de yeniden başlıyor Bu sakın İstanbul Bronşiti olmasınsözlerini bronş fazla duyarlılığına ast öksürük şikayeti olan çocukların anne ya da babalarından o kadar fazla defalar duymuştum Ben de onların bu gözleminden esinlenerek bu hastalığa İstanbul Bronşiti ismini verdim
Gerçekte de öksürük nöbetleri çocuklar Erzurum, Diyarbakır, Konya, gibi şehirlere ya da bunların kasaba ve köylerine gittiklerinde ortadan kalkıyor Bu da, hastalığın oluşumunda İstanbul'un nemli ve lekeli havasının rolünün büyük olduğunu gösteren iyi bir kanıt
KALICI BİR HASTALIK YOK
İstanbul Bronşiti astım gibi daimi bir rahatsızlık değildir Hastaların çoğu yerinde tedavi ile kısa sürede şikayetlerinden kurtulurlar
Belirtiler, bir takım kişilerde bir kerelik çare ile tamamen geçerken, bir takım hastalarda ileriki aylar veya yıllar içinde belirtilerin tekrarlaması da mümkündür Bunun öncelikle gelen nedeni de tedavinin erken kesilmesidir
İstanbul Bronşiti, genetik bir rahatsızlık değildir ve ailesel özelliği de yoktur Bu, bir büyük şehir, yani metropol hastalığıdır Bu hastalığa yakalanmamak ve hastalığın tekrarlamaması için, ev, okul, işyerleri gibi yaşanılan yerlerin yoğun trafiğin ve fabrikaların uzağında olması ve kapalı mekanlarda alerjenler, sigara dumanı, kimyasal maddeler, aerosoller gibi irritan faktörlerden uzaktan kalınması gerekir
Hastalıktan Korunma:
Kolonya, parfüm, ev içi koku verici aparatlar ve çamaşır temizliğinde çamaşırların hoş kokması için kullanılan bütün kimyasallar, özellikle solunum sistemi hastalığı olan kişilerde manâlı solunumsal belirtiler oluşturabilmektedir Sağduyu şahısların uyarı etmesi gereken durumlar ise; sigara içilmemeli, sigara içilen ortamdan uzaklaşılmalı, ev ve işyeri ortamlarında koku veren spreyler, kokulu temizlik maddesi ve temizleme malzemeleri, parfüm ve deodorant kullanılmamalı, bunların yerine doğal ya da kokusuz maddeler kullanılmalıdır Buhar ve koku yaratıcı her türlü işlemlerden kaçınılması, bu işlemler yapılacaksa hasta evde yokken yapılması, hasta bunları kendisi yerine getirmek zorundaysa, gerekli koruyucu önlemleri alarak yapması gerekmektedir Hem çok lekeli havalarda gereksizce kapalı ortam dışarıda uzun zaman bulunmamaya uyarı edilmelidir
Modern dünyamızda insanın hayatına ola ki de gereğinden pozitif giren ve ara sıra kullananlar veya aynı ortamı paylaşan hassas bünyeli kişiler göre oldukça rahatsız olunan şeylerden birisi de parfüm ve kozmetiklerdir Deodorantlar, parfümler, şampuanlar, tıraş losyonları, kokulu kremler, değişik markalardaki pek fazla kozmetik ürünler, güzelleşmek ve kendini daha iyi hissetmek için yaygın olarak günümüzde kullanılmaktadır Yapılan incelemeler insan sağlığının bu maddelerden belirli oranlarda etkilendiği yönündedir Parfüm ve temizlik maddesi gibi kokulu maddelere aleyhinde büyüyen bu reaksiyonlar doktorlar kadar sıklıkla bronş hassasiyeti olarak yorumlanmakta ve objektif test kriterleri olmadığından dolayı çoğunlukla geçiştirilmektedir
Bilhassa çocuklarda gözlenen kuru öksürüğü yaratıcı etkenlerden birisi de çamaşır yumuşatıcılarının kokularıdır Öbür isimlerle piyasada satılan ve anneler göre maalesef en iyi kokulu olanları alınan bu maddeler kayda değer bir etkiye sahiptir Bu yumuşatıcılar çamaşır makinasına konularak kullanılmaktadır Fakat çamaşır makinasının son durulama suyu ile birlikte çamaşırlarla bağlantı eden bu yumuşatıcıların büyük bir kısmı çamaşırlar üzerinde kalmakta, atık su ile dışarı atılmamaktadır Annelerin deyimi ile “güzel koku gibi kokan bir giysi, çocuğum güzel koku gibi kokuyor denilerek mutlu olunmakta ve ortama iyi de bir parfüm kokusu salınmaktadır Çamaşırlar yumuşamıştır Ancak çocuklar bu giysilerini kullandıkları sürece kesintisiz bir kimyasal madde kokusu ile karşılaşmaktadır Uzun süreli bu koku temasının alıngan bünyeli kişilerde sahiden dış ortamdaki hava kirliliğinden bir farkı yoktur Bu uzun süreli kokulardan temasın kesilmesi ile yakınmaları büyük ölçüde düzelen çocuk hasta sayısı azımsanmayacak dek çoktur Bu bilgilerden anlaşılmaktadır ama; anneler yumuşatıcı kullanarak çamaşır yıkama ile fiilen ara sıra çocuklarına iyilik etmemektedirler *
İstanbul Bronşiti ’ nin başlıca belirtisi kuru öksürüktür Bu, özellikle geceleri artan, ‘minik çocuklarda öğürtü ve kusmaya ’, hanımlarda ise ‘idrar kaçırmaya ’ niçin olabilen kuru bir öksürüktür Öksürük, nöbetler biçiminde ortaya çıkar ve çoğunlukla geceleri daha fazladır Çoğu hasta gece veya sabaha karşı öksürükle uykusundan uyanır
Bazı yönleriyle bronşite, bazı özellikleri ile de astıma aynı, ancak bu rahatsızlık klâsik anlamda ne bronşit ne de astımdır
İstanbul Bronşitinin astımdan en manâlı farkı, hastaların hırıltı ve solunum yetmezliği şikayetlerinin olmamasıdır Bu hastaların akciğer röntgenleri, solunum fonksiyon testleri ve alerjik deri testlerinde de her hangi bir belirti yoktur
İstanbul Bronşiti olan hastalarda, bakteri ve virüslerin niçin olduğu öteki bronşitlerde olduğu gibi öksürükle beraber balgam, alev, hâlsizlik, iştahsızlık gibi belirtilere de rastlanmaz
İstanbul Bronşiti, doktorlar göre da iyi tanıdık, belli bir hastalık değildir Üst solunum yolları enfeksiyonları, sinüzit, farenjit, geniz eti, reflü, bronşit, astım, zatürree gibi öyle çok başka hastalıkla karıştırılmaktadır
BRONŞLAR AŞIRI DUYARLI
İstanbul Bronşitinin nedeni bronş hiperreaktivitesi, yani bronşların çeşitli uyaranlara karşısında fazla aklıselim olmasıdır Fakat, bunun hangi mekanizma ile ortaya çıktığı bütün olarak belli değildir
Hastalığın bilhassa güz ve kış aylarında daha çok semptom vermesi ve yazın daha eksik ortaya çıkması, meteorolojik faktörlerin önemini gösterir İstanbul gibi büyük kentlerdeki yoğun trafik ve şehirleşmeden kaynaklanan hava kirliliği, solunum yollarının virüslerle ve özel bir tür bakterilerle gelişen enfeksiyonları, konut içi hava kirliliği ve özellikle de evde sigara içilmesi hastalığı tetikleyen faktörlerdir
İSMİNİ HASTALAR KOYDU
Bronşların aşırı duyarlılığından kaynaklanan İstanbul Bronşiti' nin ad babası doğrusu hastalarım Çünkü, Hekim Bey, bizim çocuğun şikayetleri yazın memleketimize gittiğimizde bıçak gibi kesiliyor, İstanbul' a döner dönmez de yeniden başlıyor Bu sakın İstanbul Bronşiti olmasınsözlerini bronş fazla duyarlılığına ast öksürük şikayeti olan çocukların anne ya da babalarından o kadar fazla defalar duymuştum Ben de onların bu gözleminden esinlenerek bu hastalığa İstanbul Bronşiti ismini verdim
Gerçekte de öksürük nöbetleri çocuklar Erzurum, Diyarbakır, Konya, gibi şehirlere ya da bunların kasaba ve köylerine gittiklerinde ortadan kalkıyor Bu da, hastalığın oluşumunda İstanbul'un nemli ve lekeli havasının rolünün büyük olduğunu gösteren iyi bir kanıt
KALICI BİR HASTALIK YOK
İstanbul Bronşiti astım gibi daimi bir rahatsızlık değildir Hastaların çoğu yerinde tedavi ile kısa sürede şikayetlerinden kurtulurlar
Belirtiler, bir takım kişilerde bir kerelik çare ile tamamen geçerken, bir takım hastalarda ileriki aylar veya yıllar içinde belirtilerin tekrarlaması da mümkündür Bunun öncelikle gelen nedeni de tedavinin erken kesilmesidir
İstanbul Bronşiti, genetik bir rahatsızlık değildir ve ailesel özelliği de yoktur Bu, bir büyük şehir, yani metropol hastalığıdır Bu hastalığa yakalanmamak ve hastalığın tekrarlamaması için, ev, okul, işyerleri gibi yaşanılan yerlerin yoğun trafiğin ve fabrikaların uzağında olması ve kapalı mekanlarda alerjenler, sigara dumanı, kimyasal maddeler, aerosoller gibi irritan faktörlerden uzaktan kalınması gerekir
Hastalıktan Korunma:
Kolonya, parfüm, ev içi koku verici aparatlar ve çamaşır temizliğinde çamaşırların hoş kokması için kullanılan bütün kimyasallar, özellikle solunum sistemi hastalığı olan kişilerde manâlı solunumsal belirtiler oluşturabilmektedir Sağduyu şahısların uyarı etmesi gereken durumlar ise; sigara içilmemeli, sigara içilen ortamdan uzaklaşılmalı, ev ve işyeri ortamlarında koku veren spreyler, kokulu temizlik maddesi ve temizleme malzemeleri, parfüm ve deodorant kullanılmamalı, bunların yerine doğal ya da kokusuz maddeler kullanılmalıdır Buhar ve koku yaratıcı her türlü işlemlerden kaçınılması, bu işlemler yapılacaksa hasta evde yokken yapılması, hasta bunları kendisi yerine getirmek zorundaysa, gerekli koruyucu önlemleri alarak yapması gerekmektedir Hem çok lekeli havalarda gereksizce kapalı ortam dışarıda uzun zaman bulunmamaya uyarı edilmelidir
Modern dünyamızda insanın hayatına ola ki de gereğinden pozitif giren ve ara sıra kullananlar veya aynı ortamı paylaşan hassas bünyeli kişiler göre oldukça rahatsız olunan şeylerden birisi de parfüm ve kozmetiklerdir Deodorantlar, parfümler, şampuanlar, tıraş losyonları, kokulu kremler, değişik markalardaki pek fazla kozmetik ürünler, güzelleşmek ve kendini daha iyi hissetmek için yaygın olarak günümüzde kullanılmaktadır Yapılan incelemeler insan sağlığının bu maddelerden belirli oranlarda etkilendiği yönündedir Parfüm ve temizlik maddesi gibi kokulu maddelere aleyhinde büyüyen bu reaksiyonlar doktorlar kadar sıklıkla bronş hassasiyeti olarak yorumlanmakta ve objektif test kriterleri olmadığından dolayı çoğunlukla geçiştirilmektedir
Bilhassa çocuklarda gözlenen kuru öksürüğü yaratıcı etkenlerden birisi de çamaşır yumuşatıcılarının kokularıdır Öbür isimlerle piyasada satılan ve anneler göre maalesef en iyi kokulu olanları alınan bu maddeler kayda değer bir etkiye sahiptir Bu yumuşatıcılar çamaşır makinasına konularak kullanılmaktadır Fakat çamaşır makinasının son durulama suyu ile birlikte çamaşırlarla bağlantı eden bu yumuşatıcıların büyük bir kısmı çamaşırlar üzerinde kalmakta, atık su ile dışarı atılmamaktadır Annelerin deyimi ile “güzel koku gibi kokan bir giysi, çocuğum güzel koku gibi kokuyor denilerek mutlu olunmakta ve ortama iyi de bir parfüm kokusu salınmaktadır Çamaşırlar yumuşamıştır Ancak çocuklar bu giysilerini kullandıkları sürece kesintisiz bir kimyasal madde kokusu ile karşılaşmaktadır Uzun süreli bu koku temasının alıngan bünyeli kişilerde sahiden dış ortamdaki hava kirliliğinden bir farkı yoktur Bu uzun süreli kokulardan temasın kesilmesi ile yakınmaları büyük ölçüde düzelen çocuk hasta sayısı azımsanmayacak dek çoktur Bu bilgilerden anlaşılmaktadır ama; anneler yumuşatıcı kullanarak çamaşır yıkama ile fiilen ara sıra çocuklarına iyilik etmemektedirler *