Son Konu

''Kur'an-Kerim'in'' Şifreleri-2

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
ATOMLAR:
KURAN'DA ATOMLAR
bknz resim: kurancacomelementsKuranı Kerim'de yer alan element isimli Hadid (Demir)suresinde, Radon, Potasyum, Zirkonyum ve Titanyum gibi diğer elementlere de atom numaralarıyla ve ağırlıklarıyla birlikte işaret edilmektedir Halbuki o yıllarda elementler ve atom numaraları henüz keşfedilmemişti İşte bu yüzden Kuran çok büyük bir mucize daha sergilemektedir

bknz resim: kurancacomarabicgif
(Altı çizili olan yerde rene yazıyor tecvitle okuyunca Rn oluyor)

Rn (Radon)
Element isimli surede(Hadid:Demir) Rve Nharfleri ilk defa burada yan yana geliyor Ayetin başlangıcından buraya kadar 86 harf geçmektedir Aynı şekilde Rnelementinin atom numarası da 86'dır

Zr (Zirconium) »» Element isimli surede(Hadid:Demir) Zve Rharfleri ilk defa burada yan yana geliyor Ayetin başından buraya kadar 40 harf geçmektedirAynı şekilde Zrelementinin atom numarası da 40'dır

Ta (Tantalum) »» Element isimli surede(Hadid:Demir) Tve Aharfleri bitişik olarak ilk defa burada yan yana geliyor Ayetin başından buraya kadar 73 harf geçmektedir Aynı şekilde Taelementinin atom numarası da 73'tür

Yb (Ytterbium) »» Element isimli surede(Hadid:Demir) Yve Bharfleri ilk defa burada yan yana geliyor Ayetin başlangıcından buraya kadar 70 harf geçmektedir Aynı şekilde Ybelementinin atom numarası da 70'tirAyrıca Yb harflerinin tersi olan By isminde herhangi bir element yoktur

F (Fluorine) »» Element isimli surede(Hadid:Demir) Fharfi ilk defa burada geçiyor Ayetin başından buraya kadar 9 harf geçmektedir Aynı şekilde Felementinin atom numarası da 9'dur

Ayrıca F harfinden hemen önceki harf yani 8harf Elif harfidir Atom numarası 8 olan 8sıradaki element OArapça'da Elif harfiyle gösterilmektedir Kısacası burada F elementiyle birlikte O(Okijen) elementine de işaret edildiğini düşünüyoruz

Sm (Samarium)
»» Element isimli surede(Hadid:Demir) Sve Mharfleri ilk defa burada yan yana geliyor Ayetin başından buraya kadar 62 harf geçmektedir Aynı şekilde Smelementinin atom numarası da 62'dir Ayrıca Sm harflerinin dizilim olarak tersi olan Ms isminde herhangi bir element yoktur

As (Arsenic)
»» Element isimli surede(Hadid:Demir) Ave Sharfleri ilk defa burada yan yana geliyor Ayetin başından buraya kadar 33 harf geçmektedir Aynı şekilde Aselementinin atom numarası da 33'dür

Te (Tellurium)
»» Element isimli surede(Hadid:Demir) Tve Eharfleri ilk defa burada yan yana geliyor Ayetin başlangıcından buraya kadar 127 harf geçmektedir Aynı şekilde Teelementinin atom ağırlığı da 127'dir

K (Potassium)
»» Element isimli surede(Hadid:Demir) Kharfi ilk defa burada geçiyor Ayetin başından Kharfinin olduğu yere kadar 39 harf geçmektedir Aynı şekilde Kelementinin atom ağırlığı da 39'dur

Ti (Titanium)
»» Element isimli surede(Hadid:Demir) Tve İharfleri ilk defa burada yan yana geliyor Ayetin başından buraya kadar 47 harf geçmektedir Aynı şekilde Tielementinin atom ağırlığı da 47'dir

S (Sulfur)
»» Element isimli surede(Hadid:Demir) Sharfi ilk defa burada geçiyor Ayetin başlangıcından buraya kadar 32 harf yer almaktadır Aynı şekilde Selementinin atom ağırlığı da 32'dir

ASTRONOMİ:
KURAN'DA 365 GÜN
Kur'anı Kerim'de Bir Gün (yevm)kelimesi 365 defa geçmektedir Bildiğiniz gibi Dünya'nın Güneş etrafında tam bir kez dönüşü 365 gün sürer

Kur'an'da 365 defa bir gün (yevm)kelimesinin geçiyor olması çok önemli bir bulgudur Çünkü Dünya yörüngesi hakkında bize yüzyıllar öncesinden bilgi vermektedir Kısacası Dünya ile Güneş arasındaki 365 günlük astronomik döngü Kuran'da açık bir şekilde belirtilmektedir

19:57 NUMARALI AYET VE 1957 YILI
Tarihteki ilk uzay aracı 1957 yılında uzay yolculuğuna çıkmıştır (Sputnik) Şaşırtıcı bir biçimde Kuran'daki 19:57 numaralı ayet de gökyüzüne çıkmaktan ve yükselmekten bahsetmektedir: Onu yüksek bir yere (gökyüzüne) yükselttik(19sure 57ayet) Farkettiyseniz ayetin numarası olan 19:57 ile 1957 yılı aynı sayılardır Dolayısıyla gelecekte bu olayın gerçekleşeceğine mucizevi bir biçimde işaret edilmektedir

Aynı yöntemi kullanarak daha önce de farklı örnekler sunmuştuk o nedenle tüm bu örnekler için tesadüf diyemeyiz (Dna örneği, NötronProton örneği gibi) Bununla birlikte 1957 yılında ilk uzay aracının gönderilmesi ile Ay'a çıkış farklı olaylardır karıştırılmamalıdır Bu ayetten önceki ayetlerde peygamberlerden bahsedildiği için ayet farklı şekilde de yorumlanabilir Fakat ayeti tek başına bağımsız olarak düşünürsek bizim yorumladığımız anlama da işaret etmektedir

AY İLE DÜNYA ARASINDAKİ MESAFE
Kamer(AY) suresinde yine bir mucize ile karşılaşıyoruz Bu surede Ay ile Dünya arasındaki harflerin uzunluk oranı Uzay'daki AyDünya mesafesine işaret etmektedir Kamer(AY) suresinin içerisinde sadece bir yerde Dünya(Ard) kelimesi geçmektedir

Surenin başlığı olan Aykelimesi ile Dünyakelimesi arasındaki harfler toplam 333 adettir ve araya tam olarak 111 adet Ay kelimesi sığmaktadır Çünkü Arapça'da Kamer(Ay) kelimesi 3 harften oluşur

Aynı şekilde gezegenimiz Dünya ile Ay arasına da ortalama 111 adet Ay sığmaktadır yani aradaki mesafe Ay çapının toplam 111 katıdır Bir uzay haritasını incelediğiniz zaman da bunu görebilirsiniz Ya da en temel astronomi kitaplarında da bu bilgiye rastlayabilirsiniz Bu hesaplama da kullanılan uzaklık mesafesi ortalama mesafedir çünkü Ay'ın eliptik bir yörüngesi vardır

Fakat Kuran'ın indirildiği dönemde ne aradaki yüzbinlerce kilometrelik mesafe ne de Ay'ın çapı bilinmiyorduİşte bu açıdan bu bilgi büyük önem taşımaktadır Ayrıca Kuran'da Ay isminde sadece bir sure vardır ve bu surede sadece bir yerde Dünya kelimesi geçmektedir O nedenle bu önemli bulgu matematiksel açıdan tesadüfi değildir

KUM TEPELERİ MARS GEZEGENİNE Mİ İŞARET EDİYOR?
Mars kelimesine işaret eden Kuran'daki Ahkafsuresinin anlamı KUM TEPELERİdir Astronomide Mars denildiğinde akla ilk gelenlerden birisi Mars'taki dev KUM TEPELERİyani yüksek kum yığınlarıdır Mars bu yönüyle diğer gezegenlerden farklıdır Örneğin daha önce gönderilen Opportunity uzay aracı bir kum tepesine saplanmıştı ve haftalarca süren güçlü kum fırtınalarından dolayı büyük tehlike atlatmıştı

İlginçtir ki Ahkaf (Kum Tepeleri) suresi 23ayetteki harf dizilimlerine baktığımızda MARS harfleri açıkça görünüyor (Arapça'da MimElifRaSin harfleri) Yani bu harfler normal bir kelimeyi oluşturur gibi yanyana duruyorlar ve Mars kelimesi net bir biçimde görünüyor Sadece Mars değil aynı zamanda Mars'ın uydusu olan gökcismi Deimoskelimesi de bu şekilde geçiyor ( Deimos Mars'ın çevresinde döner, Ay'ın Dünya çevresinde döndüğü gibi) Üstelik DEİMOS ' a işaret eden ayetin numarası 30'dur ve 30 sayısı bu uyduyu temsil eden bir sayıdır çünkü Mars çevresindeki dolanım süresi 30 saattir Dolayısıyla ayet numarasının bu gökcisimlerinin dolanım süresiyle aynı olması da şaşırtıcıdır Mars kelimesini oluşturan harfler Deimos'tan birkaç ayet önce geçiyor yani tüm bu anlattıklarımız Kuran'da ard arda ve aynı surede geçiyor o nedenle tesadüf olarak değerlendiremeyiz Kısacası surenin ismi olan Ahkaf (Kum Tepeleri) de Mars'taki dev kum tepelerine işaret ediyor olabilir Fakat Kuran'ın indirildiği çağda teleskop henüz keşfedilmemişti ve kimse Mars'ta kum tepeleri olduğunu bilmiyordu ayrıca Deimos astronomide henüz keşfedilmemişti

EVRENİN GENİŞLEMESİ
Astronomi biliminin henüz gelişmemiş olduğu bir dönemde, 14 asır önce indirilen Kuranı Kerim'de evrenin genişlediğinden şöyle bahsedilir:

Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz (onu) genişleticiyiz (Zariyat Suresi, 47)

Yukarıdaki ayette geçen sema (gök)kelimesi Kuran'ın pek çok yerinde uzay ve evren anlamında kullanılır Nitekim burada da bu anlamda kullanılmıştır ve evrenin genişleyici olduğu bildirilmiştir 20 yüzyılın başlarına dek bilim dünyasında hakim olan tek görüş, evrenin durağan bir yapıya sahip olduğu ve sonsuzdan beri süregeldiğişeklindeydi Ancak, günümüz teknolojisi sayesinde gerçekleştirilen araştırma, gözlem ve hesaplamalar evrenin bir başlangıcı olduğunu ve sürekli olarak genişlediğiniortaya koydu

Rus fizikçi Alexander Friedmann ve Belçikalı evren bilimci Georges Lemaitre, 20 yüzyılın başlarında evrenin sürekli hareket halinde olduğunu ve genişlediğini teorik olarak hesapladılar Bu gerçek, 1929 yılında gözlemsel olarak da ispatlandı Amerikalı astronom Edwin Hubble kullandığı dev teleskopla gökyüzünü incelerken, yıldızların ve galaksilerin sürekli olarak birbirlerinden uzaklaştıklarını keşfetti Bu buluş astronomi tarihinin en büyük keşiflerinden biri sayılmaktadır Hubble bu incelemeler sırasında yıldızların, uzaklıklarına bağlı olarak kızıl renge doğru yaklaşan bir ışık yaydıklarını saptadı Çünkü bilinen fizik kurallarına göre, gözlemin yapıldığı noktaya doğru hareket eden ışıkların tayfı mor yöne doğru, gözlemin yapıldığı noktadan uzaklaşan ışıkların tayfı da kızıl yöne doğru kayar Hubble'ın gözlemleri sırasında ise yıldızların ışıklarında kızıla doğru bir kayma fark edilmişti Kısacası yıldızlar sürekli olarak uzaklaşmaktaydılar Yıldızlar ve galaksiler sadece bizden değil, birbirlerinden de uzaklaşıyorlardı Herşeyin sürekli olarak birbirinden uzaklaştığı bir evren ise, sürekli genişleyenbir evren anlamına gelmekteydi Evrenin genişlemekte olduğu, ilerleyen yıllardaki gözlemlerle de kesinlik kazandı

SICAK DUMANDAN YARATILIŞ
Bugün bilim adamları yıldızların dumandan sıcak bir gaz bulutundan oluşumunu gözlemleyebilmektedirler Sıcak gaz kütlesinden oluşum, aynı zamanda evrenin yaratılışı için de geçerlidir Kuran'da da evrenin yaratılışı, bu bilimsel bulguları tasdik edecek şekilde tarif edilmiştir:

Sonra, duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki: İsteyerek veya istemeyerek gelinİkisi de: İsteyerek (İtaat ederek) geldikdediler (Fussilet Suresi, 1011)

Yukarıdaki ayette geçen dumanifadesi, Arapçada duhanunkelimesidir Ve bu kelime söz konusu kozmik ve sıcak bir dumanı tarif etmektedir Katı maddelere bağlı uçan parçacıklar içeren, sıcak gaz halinde bir kütle olan bu duman şekli, ayette geçen kelimeyle tam olarak tarif edilmektedir Görüldüğü gibi Kuran'da evrenin bu aşamadaki görünümünü tarif eden en uygun kelime kullanılmıştır Bilim adamları ise evrenin, duman halindeki sıcak bir gaz kütlesinden oluştuğunu 20 yüzyılda keşfetmişlerdir

EVRENİN VAROLUŞU
20 yüzyılın ortalarına dek hakim olan görüş, evrenin sonsuz boyutlara sahip olduğu, sonsuzdan beri var olduğu ve sonsuza kadar da var olacağı şeklindeydi Statik (durağan) evren modeliadı verilen bu anlayışa göre, evren için herhangi bir başlangıç veya son söz konusu değildi Materyalist felsefenin de temelini oluşturan bu görüş, evreni sabit, durağan ve değişmez bir maddeler bütünü olarak kabul ederken, bir Yaratıcının varlığını da reddediyordu Oysa 20 yüzyılda gelişen bilim ve teknoloji, materyalistlere zemin sağlayan durağan evren modeli gibi ilkel anlayışları kökünden yıkmıştır

21 yüzyılın başlarında olduğumuz şu dönemde, evrenin bir başlangıcı olduğu, yok iken bir anda büyük bir patlamayla var olduğu modern fizik tarafından pek çok deney, gözlem ve hesapla ispatlanmış durumdadır Ayrıca, evrenin, materyalistlerin iddia ettikleri gibi sabit ve durağan olmadığı, tam tersine sürekli bir hareket ve değişim içinde olduğu, genişlediği de saptanmıştır Bugün bu gerçekler bütün bilim dünyası tarafından kabul edilmektedir Kuranı Kerim'de evrenin ortaya çıkışı şöyle açıklanır:

O gökleri ve yeri yoktan var edendir (Enam Suresi, 101)

Kuran'da verilen bu bilgi, çağdaş bilimin bulgularıyla tam bir uyum içindedir Başta da belirttiğimiz gibi astrofiziğin ulaştığı kesin sonuç, tüm evrenin madde ve zaman boyutlarıyla birlikte, bir sıfır anında, büyük bir patlamayla var olduğudur Büyük Patlama, orijinal adıyla Big Bangteorisi, tüm evrenin yaklaşık 15 milyar yıl önce tek bir noktanın patlamasıyla yokluktan meydana geldiğini kanıtlamıştır

Big Bang'den önce madde diye bir şey yoktur Maddenin, enerjinin, hatta zamanın dahi bulunmadığı, tamamen metafizik olarak tanımlanabilecek bir yokluk ortamında, madde, enerji ve zaman bir anda yaratılmıştır Modern fiziğin ortaya koyduğu bu büyük gerçek, Kuran'da bize 1400 yıl önceden haber verilmektedir

EVRENİN SONU VE BIG CRUNCH
Evrenin yaratılışı, önceki konuda da belirttiğimiz gibi Big Bang denilen büyük bir patlama ile başlamıştır ve o zamandan beri evren genişlemektedir Bilim adamları evrenin kütlesi yeterli miktara ulaştığında, çekim kuvvetleri nedeni ile bu genişlemenin duracağını ve bunun evrenin kendi içine çökmeye, büzülmeye başlamasına sebep olacağını bildirmektedirler Büzülen evrenin de, sonunda Big Crunch(Büyük Çöküş) denilen çok yüksek bir ısı ve sıkışma ile sonuçlanacağını ifade etmektedirler Bu ise, bildiğimiz tüm yaşam şekillerinin yok olması anlamına gelmektedir Stanford Üniversitesi'nde fizik profesörü olan Renata Kallosh ve Andrei Linde'nin bu konu ile ilgili yaptığı açıklamalar ise şöyledir: Evrenin akıbeti küçülmeye ve yok olmaya doğru gidiyor Gördüğümüz ve daha uzaklardaki göremediğimiz herşey bir protondan bile küçük bir nokta şeklinde küçülecek Sanki kara delik içindeymişsiniz gibi Kara enerjinin en iyi tarifinin şu açıklama olduğunu bulduk: Aşama aşama negatif hale gelen bu kara enerji, evrenin dengesinin değişmesine sebep olacak ve büzülüp çökecek Fizikçiler kara enerjinin, negatif enerjiye dönüşeceğini ve evrenin yakın bir gelecekte büzüleceğini biliyorlar Fakat bugün görüyoruz ki, biz bu olayın başlangıcında değiliz, ama evrenimizin hayat sirkülasyonunun ortasında olabiliriz Big Crunch olarak ifade edilen bu bilimsel varsayıma, Kuran'da şöyle işaret edilmektedir:

Bizim, göğü kitabın sahifelerini katlar gibi katlayacağımız gün, ilk yaratmaya başladığımız gibi, yine onu (eski durumuna) iade edeceğiz Bu, Bizim üzerimizde bir vaiddir Elbette, Biz yapıcılarız (Enbiya Suresi, 104)

Bir başka ayette ise göklerin bu durumu şöyle tarif edilmektedir:

Onlar, Allah'ın kadrini hakkıyla takdir edemediler Oysa kıyamet günü yer, bütünüyle O'nun avucu (kabzası)ndadır; gökler de sağ eliyle dürülüpbükülmüştür O, şirk koştuklarından münezzeh ve yücedir (Zümer Suresi, 67)

Big Crunch teorisine göre başlangıçta olduğu gibi önce yavaşça, fakat gittikçe hız kazanarak evren çökmeye başlayacaktır Tüm bunların devamında ise, evren sonsuz yoğunluk ve sonsuz ısıda, sonsuz küçüklükte bir nokta haline gelecektir Tarif edilen bu bilimsel teori, Kuran ayetleri ile paralellik içindedir (En doğrusunu Allah bilir)
 
Üst Alt