Son Konu

milli bayramlar

nicebayan

Yeni Üye
Katılım
24 Ara 2016
Mesajlar
378,708
Tepkime
2
Puanları
38
Yaş
35
Web
nicebayan.com
Credits
-1
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
milli bayramlar

Milli Bayramlar
Kent ve kasabalarda bir festival havası içinde kutlanan bu bayramların (30 Ağustos Zafer Bayramı,Cumhuriyet Bayramı,Kurtuluş Bayramları gibi) askeri geçitler,fener alayları vb devlete aitgösterilerinde gelenek olan tek unsur seğmenler,zeybeklerin özel kıyafetleriyle gösterilere katılmalarıdır

Lakin bu bayramlar sebebiyle resmi gösteriler bittikten sonradan,kimi yerlerde gece geç vakitlere kadar işçilerin,esnafın kendi arasında hükümet veya belediye meydanında düzenledikleri eğlenceler bu şenliklere öbür bir anlam katmaktadır

Bu eğlencelere davul,zurna takımları da katılırAnadolu kasabalarında her yerin kendi oyunları oynanmasına karşılık,İstanbul,Ankara gibi büyük şehirlerde bu toplantılara bambaşka gruplar gösterileriyle katıldıklarından,eğlenceler bir nesil halk müziği dansları festivaligörünümündedir

Devlete Ait bayramlarda birçok yerlerde devlete ait törenlerden daha sonra bayram yeri olarak nitelendirilen çayırlarda güreşler,koşular ve başka çeşitlilik yarışmalar düzenlenir
Geçmiş yıllarda siyasi partiler resmi bayramlarda davullu zurnalı eğlenceler düzenleyerek bir yandan bayramların daha canlı geçmelerini sağlamış bir yandan da diğer partilerle bir yarışma ortamına girmişlerdirBu Nedenle bayram gelenekleri de değişimden payını almışlardır


23 Nisan Milli Bağımsızlık ve Çocuk Bayramı
30 Ağustos Galibiyet Bayramı
19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı


23 Nisan Ulusal Bağımsızlık ve Çocuk Bayramı

23 Nisan 1920 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisinin açıldığı günün yıldönümü olarak kutlanmaya başlanan ulusal bayram,ilk önce 23 Nisan 1920 ’de “Hakimiyeti Milliye Bayramı olarak kutlanmıştır

1930 ’lu yıllarda Çocuk Esirgeme Kurumunun gelenekselleştirdiği “Çocuk Haftasının (23 Nisan – 1 Mayıs) başlangıcının da bu bayramla benzer güne rastlaması nedeniyle “Milli Egemenlik Bayramı ile Çocuk Bayramı benzer gün kutlanmaya başlamıştır27 Mayıs 1935 ’te bu gün,23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanılmaya başlanmıştır UNESCO tarafından 'çocuk yılı' duyuru edilmesiyle de bu bayram,milletlerarası özellik kazanmıştır

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Türkiye Cumhuriyeti ’nin birincil ulusal bayramıdır Atatürk'ün Türk çocuklarına armağan ettiği bayram dünya çocukları arasında sevgi ve arkadaşlık bağlarının geliştirilmesi ve bütün insanların barışma içinde yaşayacakları bir dünyanın oluşmasına katkıda bulunmak için her yıl düzenlenmektedir
Atatürk'ün çocuk sevgisi herkes kadar bilinmektedirAtatürk'ün manevi çocuklarıyla ilişkisi,o yıllarda yaşayan kişilerin anı kitaplarında yer almaktadırAtatürk her fırsatta ‘‘Bugünün küçükleri yarının büyükleri diyerek çocukların toplumların gelişimi için ne denli manâlı olduğunu belirtmiştir

Geleceğin çocukların elinde olduğunu düşünen Atatürk,1924'te ilk Meclis'in açılış tarihi olan '23 Nisan' gününün bayram olarak kutlanmasına karar vermiş ve sonra bu bayramı çocuklara hediye etmiştir1979 ’dan bu yandan her yıl 23 Nisan ’da TRT tarafından geleneksel olarak 23 Nisan Çocuk Şenliği düzenlenmektedir çocukları eğlence edilmektedir

Ayrı kıtalardan farklı ülkelerden gelen çocuklar gönüllü ailelerin evlerinde misafir edilmektedir1979'da 6 ülkenin katılmasıyla milletlerarası boyutta kutlanmaya başlanan şenliklerde bugüne değin 87 ülkeden yaklaşık 18500 kişi davetli olmuştur
Dünyada çocukların sahip olduğu tek bayram olan 23 Nisan Milli Hakimiyet ve Çocuk Bayramı ’nın 83 yıldönümü hepimize kutlu olsun


30 Ağustos Başarı Bayramı

Kurtuluş Savaşı'nın sonucunu belirleyen Büyük Taarruz'un son günü yapılan Başkumandanlık Meydan Savaşı'nın (30 Ağustos 1922) yıldönümlerinde kutlanan milli bayram
30 Ağustos Zaferi, başlangıçta 30 Ağustos 1923'te Ankara,Afyon ve İzmir'de şenlikler düzenlenerek kutlandıİzleyen yıllarda ülke genelinde kutlanmaya başladı ve Mayıs 1935'te 2739 sayılı yasayla Zafer Bayramı olarak kabul edildi

Başarı Bayramı'nda yapılacak törenler 1981'de çıkarılan 3456 ve 4400 sayılı iki bakanlar kurulu kararnamesi ve ekli bir yönetmelikle yeniden belirlendiUlusal bayram ve genel tatilleri düzenleyen 17 Mart 1983 tarihli 2429 sayılı yasayla 30 Ağustos gününün Başarı Bayramı olduğu ve o gün yapılacak törenlerin düzenlenmesi işinin Milli Savunma,İçişleri,Dışişleri,Milli Eğitim ve Kültür bakanlıklarına ve bunların yerel örgütlerine verildiği belirtildi
Zafer Bayramı günü,resmî daireler,kurum,kuruluş ve fabrikalar 1 gün tatil yaparBayramın merasim bölümünde Ankara'da Anıtkabir'e, öbür yerlerde de Atatürk anıtlarına ve şehitliklere,Ankara'da genelkurmay başkanı,değişik yerlerde de ordu,birlik ve garnizon komutanlarınca çelenk konur,geçit töreni yapılırBayram dış temsilciliklerde de askeri ataşelerin katılımıyla kutlanır


19 Mayıs Atatürk'ü Kutlama, Gençlik ve Spor Bayramı

PROF DR DURSUN ALİ AKBULUT
On Dokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi
Türk Tarihinde kutlanması gereken günler vardır Bunlardan biri 19 Mayıs 1919'dur19 Mayıs 1919 Anadolu'da yeni Türk Devleti'nin gerçekten temellerinin atıldığı gündür ve Türkiye Cumhuriyeti tarihimizin başlangıcıdır

Yüce Önder Atatürk'ün Büyük Nutkunu bu olayla başlatması, doğum gününü soranlara 19 Mayıs'ı sinyâl etmesi bunun kanıtı sayılmalıdır19 Mayıs'ın millî bayram olarak ilân edilmesi bu yargıyı daha da pekiştirmektedirAtatürk, lüzum Millî Uğraş döneminde, gerekse Cumhuriyet döneminde yurdumuzun birçok şehrini ziyaret ettiBu ziyaretler,o şehirlerin mahallî övünç günleri olarak kutlandığı halde sadece 19 Mayıs yasa ile millî bayram kabul edildi

Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasından sonradan Mustafa Kemal Paşa,13 Kasım 1918'de İstanbul'a geldiİstanbul'da takriben altı ay kaldı Bu süre içerisinde vatanın kurtuluşu için çeşitli girişimlerde bulundu

Padişahla birkaç kez görüştü ve ona bu konuda düşüncelerini aktardıGüçlü bir hükümetin kurulması için mücadele gösterdiBasın yoluyla geniş kitleleri bilgilendirmeye,halkı aydınlatmaya çalıştı Kurtuluşa giden yolun esas ilkelerini yine bu dönemde ortaya koydu Bunları çok yakın arkadaşlarına anlattı

Böylece Millî Mücadeleden yana eksik sayıda,ama etkili bir grup oluşturmayı başardı Millî Uğraş Anadolu'dan başlatılacaktıBunun için başta birer görevle Anadolu'ya geçilecek,zorunlu kalınmadıkça görev terkedilmeyecek,görevi ele vermek gerektiğinde katiyen İstanbul'a dönülmeyecek,çalışmalar gayrî resmî bir tarzda sürdürülecekti

Samsun'dan başlayan süreçte,onun tutum ve davranışları izlenecek olursa tüm bu prensiplere alt kaldığı görülecektirBaşlangıçta kendisiyle birlikte Millî Mücadeleye atılan arkadaşları aralarında,zorunlu olmadıkları halde İstanbul'dan verilen emirlere hemen uyarak görevini bırakanları,bununla kalmayıp İstanbul'a dönenleri,laf konusu prensiplere aykırı davrandıkları için Nutuk'ta ağır bir biçimde eleştirmektedirYüce Önder'i diğerlerinden öbür ve üstün kılan, azmi, iradesi,kararlılığı,milletine sevgisi ve güveni, zafere olan mutlak inancıydı

Dokuzuncu Ordu Kıtaatı Müfettişliğine atandıktan daha sonra,heyecanla Harbiye Nezareti'nden çıkarken,kafes gevşemiş,önünde geniş bir âlem,kanatlarını çırparak uçmağa(1)hazırlanıyorduOldukça huzursuz,zahmetli bir yolculuktan sonra,Samsun'da milletiyle kucaklaştı

Samsun,mülkî taksimatta aracısız olarak Dahiliye Nezareti'ne alt Canik Sancağı'nın merkez ilçesiydiKaradeniz kıyısındaki bu şirin kasaba,Birinci Dünya Savaşı'nın yükünü içeren yerlerden biriydiGenel savaş esnasında bilhassa Rus istilâsına uğrayan Türk topraklarından göç eden fazla sayıda insan buraya gelmiş,kasabanın rengi, havası birdenbire bire değiştirilmiş, yeni gelenlerin barındırılması sıkıntılar yaratmıştı

Bunlar bir yandan, Samsun bununla beraber Pontusçu faaliyetlerin yoğun olduğu bir yerdiKaradeniz'de dolaşmakta olan İtilâf donanmasından, Yunan savaş gemilerinin varlığından cesaret alan ve Samsun Rum metropoliti Germanos göre örgütlenen Pontus çeteleri sokaklarda dolaşıyor,asayişi ihlâl ediyor, köylere baskınlar düzenliyor,evleri,binaları ateşe veriyor ve korumasız Türkleri öldürüyorlardı9 Mart 1919'da Samsun'a çıkarılan 200 kişilik İngiliz birliği, Pontus çetelerini tamamen şımarttı

Mütarekenin bozulacağı endişesiyle güvenlik kuvvetleri ya kullanılamıyor, ya da asayişsizliği önlemede yetkisiz kalıyordu Bu durumda sırf nefsi mûdafaa için Türkler de harekete geçince,bu zamana değin Pontus çetelerinin terör faaliyetlerini seyreden İngilizler,seslerini yükselttiler ve 21 Nisan 1919'da Osmanlı Hükümeti'ne bir nota vererek Orta Karadeniz'de Türklerin hıristiyanları katlettiklerini bildirdiler,bunun önüne geçilmediği takdirde bölgenin işgal edileceği tehdidinde bulundularEsasında olay bunun tam aksineydi

İngilizler gerçekleri tahrif ederek,Pontusçuları korumayı ve karışıklıkların devamını amaçlıyorlar bölgeyi işgal etmek için mazeret arıyorlardı İstanbul Hükümeti anında bölgeye yetkili birini yollamak için kolları sıvadıDerinlemesine bir araştırmadan daha sonra Mustafa Kemal Paşa üstünde mutabakat sağlandı

Çünkü O, ikinci meşrutiyetin çalkantılı döneminde siyasete bulaşmamış, girdiği tüm savaşlarda galibiyet kazanmış başarılı bir kumandandı İşte bu noktada Mustafa Kemal Paşa ile Samsun'un dolayısıyla bütün Anadolu'nun ve Türk Milletinin felek çizgisi kesişiyordu O büyük insan, sebatla, inançla, içten bildiği yoldan ayrılmadan Türk Milletinin geleceğini kurtaran kahraman oldu

Mustafa Kemal Paşa'ya asayişsizliğe niçin olan olayları tahsis ve saptama ile bunların ortadan kaldırılmasının yanında daha diğer görevler ve görevin gerektirdiği yetkiler de verilmişti

Atatürk,laf konusu yetkilerini değerlendirirken, bunları çok fazla bulduğunu ve İstanbul Hükümeti'nin bilerek,anlayarak bunları kendisine vermediğini belirtmektedirAynı günlerde ve daha sonra Anadolu'ya bir kısmı şehzadelerin başkanlığında almak üzere heyetler gönderildiBunlar da önemli yetkilerle donatıldılar

Nasihat Heyetleri, Tahkik Heyetleri,Yoklama Heyetleri adı aşağı Anadolu'da dolaşan bu kurulların da vatanın kurtuluşu yolunda büyük sonuçlar elde edecekleri bekleniyorduBasın,bu beklentilere çevirmen oluyor,heyetler hakkında geniş bilgiler veriyor,gittikleri yerlerde karşılanmalarından her türlü faaliyetlerine kadar derhal her konuda kamuoyunu aydınlatıyor,hadiseyle birinci derecede alâkadar oluyordu

Halbuki Mustafa Kemal Paşa'nın Anadolu'ya gönderilmesi İstanbul basınında çok eksik ve yalnızca haber özelliğinde yer almaktaydı Bu da kimden ve ne ölçüde sonuç beklendiğinin bir göstergesi sayılmalıdırBu halde başlıca olan görev ve görevin gerektirdiği yetkiler değil,yetkileri yerinde ve zamanında tam bir liyakatla kullanmak,mutlak zafere ulaşabilmektir Mustafa Kemal Paşa'nın galibiyet sırlarından biri de budur

19 Mayıs,yalnızca Türk millî kurtuluş hareketinin başlangıcı olmakla kalmadı, yeni Türk devletinin çağdaş değerlerle milletler ailesi içerisinde yerini almasını da sağladıMustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıktığı andan itibaren zihnini meşgul eden problem halk iradesinin devlet hayatımıza yansıtılmasını sağlamaktı

Hatta denilebilir ancak bunu kurtuluşun önüne koymuş millî mücadelenin vazgeçilemez ilk şartı saymıştı19 Mayıs'ı izleyen günlerde yapmış olduğu yazışmalardaki terminolojiye bakılacak olursa,bu açıkça görülür

İzmir laf konusu olduğunda ordu ve millet bu işgalî tanımayacaktırderken bunu kastediyorduSamsun'dan Kâzım Karabekir Paşa'ya çektiği telgrafta millet ve memlekete medyûn olduğumuz en son vazifei vicdaniyeden amacı da buydu

Kurtuluş mücadelesi ancak milletle birlikte kazanılabilirdi Milletle kazanılan mücadeleyi,yine milletle taçlandırmak lâzımdı Yayınlama hayatına başlamalarına öncülük ettiği birincil iki gazeteden biri İradei Millîye,diğeri Egemenliki Millîye adını taşıyorduBu değerler ve kavramlardır oysa onu Türk Milletinin kalbinde milletin kurtarıcısı, devletin kurucusupayesine yükseltmiştir


29 Ekim Cumhuriyet Bayramı

Osmanlı İmparatorluğu'nda, ikinci Meşrutiyetin ilanından altı sene sonra Birinci Dünya Savaşı başladı1914'te başlayan Birinci Dünya Savaşı'na dünyanın ana devletleri katıldıDört sene süren savaş sonunda bizimle birlikte olan devletler yenildiSavaş kurallarına kadar biz de yenilmiş sayıldık Ülkemiz İngilizler, Yunanlılar,Fransızlar,İtalyanlar göre paylaşıldı
Ulusuna inanan, güvenen Mustafa Kemal Paşa,19 Mayıs 1919'da Samsun'a geldiErzurum'da,Sivas'ta kongreler düzenlediMustafa Kemal Paşa Tek bir egemenlik var,o da Ulusal egemenliktirÜlkeyi yine ulusun kendi gücü kurtaracaktırdiyorduYurdun dört bir tarafından gelen halk temsilcileri milletvekilleri 23 Nisan 1920 günü Ankara'da Büyük Halk Meclisi'nde toplandı

Meclis, Mustafa Kemal Paşa'yı başkan seçtiMustafa Kemal Paşa'nın önderliğinde Büyük Halk Müziği Meclisi Milli Kurtuluş Savaşı'nı başlattıBir yandan efeler,dadaşlar,seğmenler bulundukları yörede düşmana karşısında koydularÖte yandan ahenkli ordular İnönü'de,Sakarya'da,Dumlupınar'da savaştılarYurdumuz düşmanlardan kurtarıldı
Tahtını, rahatını düşünen padişah, yenilen düşmanla birlikte yurdumuzdan kaçtı İmzalanan Lozan Uzlaştırma Antlaşması ile yeni bir devlet doğduBu doğan devletin idare biçimi demin belirlenmemişti
İkinci dönem Büyük Millet Meclisi 11 Ağustos 1923'te birincil toplantısını yaptı13 Ekim 1923'te Ankara Başkent olduAtatürk; düşmanın ülkeden atılıp sınırlarımızın belirlenmesinden daha sonra,şimdiden beri tasarladığı cumhuriyetin ilanı üzerinde hazırlıklar yapmaya başladı28 Ekim 1923 akşamı yakın arkadaşlarını Çankaya'da yemeğe çağırdıOnlara , Yarın Cumhuriyet'i bildiri edeceğizDedi
29 Ekim 1923 günü Atatürk,milletvekilleri ile görüştükten sonra taslağı hazırlanan cumhuriyet önergesi Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne verildiMeclis önergeyi kabul ettiBöylece ülkemizde cumhuriyet yönetimi kurulduAtatürk kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanı olduCumhuriyet'in ilanı yurtta mutluluk ve coşku ile karşılandı
Cumhuriyet;yurttaşların seçme ve seçilme hakkının olduğu bir yönetimdirUlus temsilcilerinin kabul ettiği yasalarla ülkenin yönetilmesidirCumhuriyet yönetiminde söz ulusundurCumhuriyet'i gözetmek, gözlemek, yaşatmak her yurttaşın ödevidir *
 
Üst Alt