Son Konu

Nasrettin Hocanın Fıkraları Uzun

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Uzun Nasrettin Hocanın Fıkraları


Nasrettin Hocanın Uzun Fıkraları

YEMEĞİN BUGUSU PARANIN SESi
Hoca Akşehir'de Kadılık vazifesini yuruturken karşısına iki adam cıkmış Birisi oteden beri cimriliği ile tanınmış, bir aşcıdır Oburu ise boynu bukuk bir fakir Aşcı sozu almış:
Hocam demiş, bu adamdan davacıyım ben Dukkanın onunde kuru fasulye pişiriyordum Tencerenin kenarından buğusu cıkıyordu yemeğin Bu adam elinde bir somunla geldi Kopardığı lokmaları yemeğin buğusuna tutup başladı atıştırmaya Nihayet koca bir ekmeği bitirdi Ondan fasulye buğusunun ucretini istedim, vermedi

Hoca anlatılanları dikkatle dinledikten sonra fakire donup :
Doğru mu bunlar? diye sorar
Evet, der fakir adam
Oyleyse para keseni cıkar bakalım
Zavallı fakir, Kadı efendiye karşı gelemez İcinde uc beş akce bulunan kesesini hocaya uzatır
Hoca bu sefer aşcıyı cağırır yanına Keseyi kulağına yaklaştırarak şıngırdatmaya başlar Sonra da :
Haydi der aldın işte alacağını!
Aşcı: Nasıl olur? diye şaşkınlığını belli eder Paramı
vermediniz henuz
Hoca cevap verir:
Fazla uzatma der, yemeğin buğusunu satan, paranın da sesini alır elbet!


DUNYANIN DENGESi
Hoca'nın, her sorunun altından kalktığını duyan bir adam:
Benim soruma bir cevap bulamaz diye oğunur
Gunlerden bir gun yolda karşılaşırlar Adam sorar :
Hocam der, soyler misin, sabah olupda insanlar evlerinden cıkınca ne diye hep aynı yone gitmezler de kimi o yana, kimi bu yana gider?
Hoca hemen cevabını verir sorunun:
Yahu efendi der, herkes aynı yone gidecek olursa dunyanın dengesi bozulurdu!

KIYAMET KOPACAKSA
Hoca'ya bir oyun oynamak isteyen uc beş komşusu:
Hocam derler, duyduk ki yarın kıyamet ko
pacakmış Gel senin şu kuzuyu kesip yiyelim
Soyleyene inanmadığı halde:
Olur der hoca, dediğiniz olsun Bir dere kenarında kızartır yeriz
Gule oynaya derenin kenarına gelirler Kuzu kızartılırken Hoca :
Haydi der, ırmağa girip serinleyin biraz Hava
cok sıcak
Hay sağ olasın Hoca derler Sen hele kuzuyu kızartıver
Sonra soyunup ırmağa girerler neşeyle
Onlar yıkanıp eğlenirken hoca hepsinin elbisesini
ateşe atıp bir guzel yakar
Adamlar dereden cıkıpda olanları anlayınca :
Yahu hocam derler ne yaptın sen? Şimdi nasıl
doneceğiz koye?
Bu kadar uzulmeyin canım der hoca gulerek
Nede olsa yarın kıyamet kopacak Elbiseye ne gerek
var



PAPAZIN SAKALI
Kendini beğenmiş bir papaz cıkar Hoca'nın karşısına
Butun dunyayı dolaştım, sorularıma cevap
veren kimse cıkmadı Bir de sana sorayım Hoca
Soyler misin, kac tane yıldız var gokyuzunde?
Hoca cevap verir :
Bir eşeğin kılları kadar
Nasıl cevap bu der papaz, eşeğin kılları sayılır mı hic?
Peki der hoca, gokteki yıldızların sayılabileceğini kim soylemiş?
Papaz:
İkinci sorumu bil bakalım Sakalımda kac tane kıl
vardır benim?
Hoca yine cevap verir:
Eşeğin kuyruğunda kac kıl varsa o kadar
Nereden biliyorsun diyecek olur papaz Hoca şoyle anlatır:
İnanmazsan otur şuraya Sıra ile bir eşeğin kuyruğundan kıl koparalım bir senin sakalından Eğer senin yuzun kabak gibi ortaya cıktığında eşeğin kuyruğunda hala kıl kalırsa senin haklı olduğuna inanırız
Papaz sus pus olup sıvışır hemen

YALANCI ŞAHiTLE HOCA'NIN EŞEĞi
Hoca şehrin kadısını ziyarete gitmiş Eşeğini de
mahkeme kapısının onune bağlamış Bu sırada yalancı şahitlik sucundan ceza alacak bir adam getirmişler O devirde boylelerine verilen ceza, bir eşeğin sırtına ters oturtulup carşı pazar dolaştırılmakmış Kadı Efendi hocadan eşeğini vermesini rica etmiş Yalancı şahidi Hoca'nın eşeğine
bağlayıp goturmuşler O gun akşama kadar eşeğini
beklemek zorunda kalmış Hoca
Bir başka gun yine Kadı Efendiyi ziyarete gelmiş
Hoca Yine aynı adamı yalancı şahitlik sucundan getirmişler Hoca dayanamamış:
Yahu demiş bana baksana sen Ya yalancı şahitlikten vazgec, ya da kendine bir eşek satın al!
 
Üst Alt