Son Konu

Parkinson Hastalığı

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Parkinson Hastalığı nedir
Parkinsonizm kelimesi emin bir hastalıktan fazla, değişik nedenlere alt olarak ortaya çıkan bir dizi belirtiyle tanınan bir durumu çağrıştırır Bu belirtilerin en önemlileri uzuvların titremesi, kasların sertliği ve cisim hareketlerinin yavaşlığıdır Bu üçlemeye eklenebilecek öteki belirtiler arasında, öne eğik duruş şekli, minik adımlarla ve ayaklarını sürüyerek yürüme, yumuşak, süratli ve benzer tonda konuşma sayılabilir Parkinson hastalığı, farklı alanlara yönlendirilmiş parkinsonizm tabloları arasında kendine özgü belirtiler ve beyinde oluşturduğu değişikliklerle öbür bir yere sahiptir ve ileride adamakıllı ele alınacaktır

Parkinsonizmdeki titreşim, bilhassa elleri ve ayakları, bazen dudakları, dili, çeneyi, aralıklı olarak da gövdeyi etkileyebilir El veya ayakta dinlenme halinde ortaya çıkan titreşim bir hareket esnasında kaybolur Mesela uzanıp bir cismi tutma hareketi sırasında eldeki titreşim kaybolur, dinlenme haline geçince tekrar ortaya çıkar Titremenin tıbbi karşılığı “tremordur Dinlenme esnasında ortaya çıkma özelliği öteki hastalıklarda görülebilen farklı alanlara yönlendirilmiş titremelerden ayırdedilmesine yardımcıdır

Parkinsonizmde kaslarda dinlenme halinde bile değişmeyen bir sertlik bulunur Hastayı muayene eden hekim uzuvları faizsiz olarak hareket ettirdiğinde değişmez ve değişmez bir dirençle karşılaşır Ama etkilenmiş kaslar gevşeyemez gibi görünürse de, bu istenilen şekle sokulabilen bir sertliktir Kaslardaki bu sertlik haline “rijidite denir

Üçüncü semptom ceset hareketlerinin yavaşlamasıdır ve “bradikinezi olarak isimlendirilir (Yunanca ’da “brady “yavaş, “kinesis ise hareket manası taşır) Yeni bir harekete başlarken bocalama, o eylemi yaparken yavaşlık ve çabucak yorulma ile şekillenen karmaşık bir olaydır Bradikinezi, gözleri kırpma, yürürken kolları sallama, konuşurken açıklayıcı olarak yapılan el veya vücut hareketleri ya da yüz ifadesini yaratan hareketler gibi farkında olmadan yaptığımız otomatik hareketleri yapmaktaki yetersizliği de içerir Hastalarda bütün bu hareketler yavaşlamıştır

PARKİNSON HASTALIĞI
Parkinson hastalığı ilk kez 1817 yılında İngiliz doktor James Parkinson tarafından, “shaking palsy (titreyen felç) adı aşağı tanımlanmıştır Günümüzde bu araştırmacının adıyla anılan ve bugünkü anlamda felç özelliği taşımayan rahatsızlık, tanınması gereken en önemli ve en sık görülen parkinsonizm tipidir

Hastalık 40 ila 75 yaşları arasında, sıklıkla da 60 yaşın üstünde başlar Kırk yaşın altındaki kişiler ara sıra etkilenirler Tüm Parkinson hastalarının yalnızca % 5 ila 10 ’unda hastalık başlangıç yaşı 20 ila 40 yaşları arasındadır Hastalık genelde sinsi başlar ve belirtileri yıllar içinde, son derece yavaş ama gitgide artarak çoğalan biçimde ilerler Hastaların çoğunda belirtiler tek bir ceset yarısında ortaya çıkma eğilimindedir, oysa zamanla karşısında vücut yarısında da kendini gösterir Hastalığın ilerleme hızı ile belirtilerin türü ve şiddeti hastadan hastaya değiştirme gösterecek şekilde farklıdır

Parkinson hastalığının bayan ve erkekte ortaya çıkış sıklığı genelde aynıdır Dünyanın her yanında ve her türlü sosyoekonomik koşulda rastlanılan hastalığın değişik ülkelerde yapılan tıbbi çalışma sonuçlarına göre 50 yaşın üzerindeki toplum kesimlerinde takriben 100 000 ’de 100 ila 300 arası sıklıkta görüldüğü saptanmıştır 65 yaş üstünde her 100 kişiden birinin Parkinson hastası olduğu anlaşılmıştır
Hastalığın oluşma nedeni
Rahatsızlık süreci, esas dopamin içeren substansiya nigra hücrelerini değil etmektedir Bu hücrelerin hasara uğramalarının nedeni bugün için hala bilinmemektedir Bunun rasgele bir koşul olmadığı ve damar sertliği, kuvvetsiz kan dolaşımı, iltihabi ya da mikrobik kökenli değişikliklerden ileri gelmediği açık açık bellidir Hemen Şimdi keşfedilmemiş bazı maddelerin eksikliğinin ya da bilinmez bir toksinin bu hücreli hasarından sorumlu olabileceği ileri sürülmüştür 1982 yılında Kaliforniya ’da sentetik eroin kullanan gençlerde Parkinson hastalığı belirtilerinin ortaya çıktığı gözlendikten sonradan eroindeki zararlı maddenin “1metil, 4fenil, 1,2,3,6tetrahidropiridin (MPTP) yapısında olduğu ve bunun beyinde dopamin hücrelerini öldürdüğü kesinkes anlaşılmıştır Bu gözleme dayanarak kimyasal yapısı MPTP ’ye benzeşen bir takım maddelerin çevrede veya bazı gıdalarda bulunabileceği ve hastalıktan sorumluluk sahibi olabileceği görüşü doğmuştur Konuyla ilgili yoğun araştırmaların sürdürülmesine karşın bugün için belirli kanıtlar demin yoktur

Nadir de olsa ailevi Parkinson hastalığı tanımlanmıştır Irsi özellikteki Parkinson hastalığına daha çok, hastalığı genç yaşta başlayan hastalarda rastlanır Anne ya da babanın cinsiyeti belirleyenlerin dışındaki kromozomlarında varolan bir özelliğin başat olarak çocuğa geçmesine otozomal etken geçiş, çekinik olarak geçmesine otozomal resesif geçiş denilir Genetik alanındaki bilimsel gelişmeler sonucunda, Parkinson hastalığında sırasıyla baskın ve resesif irsi geçiş bildiren sinükleinve parkingenleri belirlenmiştir Günümüzde bu iki geni tespit eden bir çok laboratuar mevcuttur Diğer yanlamasına, genelde hastaların % 10 ila % 15 ’i yakınlarında Parkinson hastalığı bulunduğunu açıklama etmektedirler, ancak muayene edildiklerinde söz konusu şahısların yarısında bambaşka hastalıklar olduğu saptanmıştır Böylece akrabalarında Parkinson hastalığı olan hastalar büyük bir oran oluşturmamaktadır ve bir ailede aynı hastalığın aniden fazla kişide meydana çıkmış olmasının rastlantısal olduğu düşünülmektedir

Karıkocanın her ikisinde de Parkinson hastalığının % 2 ’den daha az sıklıkta görülmesi hastalığın bulaşıcı olmadığının göstergesidir Eşlerin benzer çevreyi, aynı gıda şeklini, hastalık ortaya çıkmadan yıllar önce paylaşmakta olmaları beslenmeye ait unsurların da hastalığa neden olmadığına göze çarpan eder

Parkinson hastalığına bir virusun yol açmış olabileceği olasılığı işaret bir varsayımdır Bazı araştırmacılar tarafından kuluçka dönemi uzun olan bir yavaş virüs hastalığının sorumluluk sahibi olabileceği ileri sürülmüşse de bugüne kadar hiç bir virüsün varlığı gösterilememiştir

Hastalığın nedenine yönelik çalışmalar bir fazla ülkede halen yoğun olarak sürdürülmektedir özetle, Parkinson hastalığının nedeni bugün için az önce kesin olarak anlaşılmış değildir

*
 
Üst Alt