Son Konu

Peter Pan'ın Yaratıcısı James Matthew Barrie’nin İçimizi Burkan Hayatı ve 27 Kesit

elektronikci

Yeni Üye
Katılım
9 Ocak 2022
Mesajlar
153,387
Tepkime
0
Puanları
36
Yaş
35
Credits
0
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
s-bf1e050b3850553febaf2453bf3001aa90b581a2.jpg


9 Mayıs 1860’da İskoçya’nın Kirriemuir şehrinde on kardeşin dokuzuncusu olarak dünyaya geldi. Annesinin adı Margaret Ogilvy, babasının adı David Barrie idi. 

Yaşı 6 olana kadar hayatı normaldi. Barrie, 6 yaşındayken 14 yaşındaki ağabeyi David,paten kayarken düştü ve öldü. O günden sonra Barrie’nin hayatında HER ŞEY değişti.


1. Değişimin ilk adımı...




Barrie’nin abisi David, ailenin ve annesinin en sevdiği çocuktu. David’in ölümünden sonra bir gün Barrie abisinin kıyafetlerini giyerek annesini rahatlatmak ve teselli vermek istedi. Bu annesinin çok hoşuna gitti ve bugünden sonra Barrie annesinin küçük ve sevimli David’i olarak hayatını sürdürecekti. Artık David gibi giyinmek yetmemekte, David gibi ıslık çalmaya, onun hareketlerini taklit etmeye kısacası abisi David’in rolünü üstlenmeye başlamıştı. Barrie ise gün geçtikçe silinmekteydi.

2. Değişimin son adımı...



Barrie bu rolü tam 20 yaşına kadar devam ettirmişti. Aslında annesini teselli için giriştiği bu rol, hem kendisini hem annesini başka insanlar yapmaya başlamıştı. Bir gece annesi David’in kıyafetlerini giymiş Barrie’ye,  David’i görmüş gibi heyecanlanıp  “David sen mi geldin, geri mi geldin?” diyerek sarılması, Barrie’yi çok etkilemişti. “Artık annesinin David'in öldüğünü asla kabul etmeyeceğini anlamıştı. Bundan sonra hiçbir zaman ağabeyi David’in elbiselerini giymedi, onun ıslığını çalmadı ve onun odasına girmedi.

3. Değişimin bitmeyen parçası... Sonun başlangıcı...



Ne kadar bu durumdan vazgeçse de artık Barrie 20 yaşındadır ve annesi üzülmesin, David'in acısını çabuk atlatsın diye girdiği bu rolde büyümeyi reddeden, asla büyümeyen biri olmuştur.  Anne ve babasının onu Barrie diyesevmemesi ve ona karşı olan ilgisizliği de buna eklenince bu durum tıpta açıklaması "psikolojik cücelik" olan bir gelişme bozukluğuna yol açtı. Barrie'nin vücudu ve organları gelişme göstermemişti.

4. Boyu 1.42 cm’di.




İskelet yapısı bozuktu. En fazla 1.42 cm’e kadar uzayabildi.

5. Barrie cinsiyetsizdi.



Bu Bu durum ona psikolojik sorunlar yaşattı. Okulda adı artık “yarım bilet, bamya ve düğme”ydi.

6. Herkes onu çocuk sanıyor ve ulaşım araçlarında yarım bilet kesiyordu.



Bu yüzden ulaşım araçlarını kullanmaktan utanıyordu ve hayatında bir daha otobüs ve tren kullanmadı.

7. Eğitimin yılları...



Sırasıyla Glasgow, Forfar ve Dumfriesakademilerinde okudu. Yayınevlerinde küçük işler yaptı. İlk defa sahnelenecek
öyküsü olan “Bandalero the Bandit” kilise tarafından sakıncalı görüldü. Edinburgh Üniversitesine girdi ve o yıllar Nottingham gazetesinde çalıştı.

8. Yavaş yavaş ünleniyordu.




Üniversite hayatı bittikten sonra doğdu yer olan Kirriemur’a geri döndü. İlk başarısı olarak tanımladığı ve annesinin anlattığı bir hikayeden yola çıkarak yazdığı “Thrums” adlı öykü büyük ilgi gördü. İlk romanı “Eski Işık İdilleri” (1888) olmak üzere sırasıyla “Thrums’ta Bir Pencere ve Küçük Rahip”, “Tommy”, “Tommy ve Tommy ile Grizel” romanlarını yayınladı.

9. Dönüm noktası: “Tommy ve Tommy ile Grizel” romanı



Bu roman Barrie için bir dönüm noktası oldu. Herkes tarafından çok beğenildi. Bu romanında çocukluğunda yaşamakisteyen, büyümek istemeyen bir çocuğu anlatıyordu. Yani kendinden izler taşıyan bir romandı. Daha sonra bu karakter Peter Pan olarak geliştirilecekti.

10. Tiyatroya tutkundu.



Öğrencilik yıllarında kurduğu tiyatro kulübünde büyük işler becermişti. Artık bunu profesyonel hayata sokmak gerekirdi. İlk oyunu “İbsen’in Hayaleti” ayakta alkışlandı. Ardından “Jane Annie” ve “ Richard D’Oyly Carte” oyunlarıyla kendini zirveye taşıdı.

11. İlk aşk...



Tiyatro yıllarında, 31 yaşındayken hayatında ilk defa bir kadınla birlikte olmak istedi ve ona aşık oldu. Barrie, anılarında cinselliği hissettiğini söylüyordu. Bu onun için ümit verici bir durumdu. Aşık olduğu kadın Mary Ansell adında bir tiyatro oyuncusuydu.

12. Evlilik hayatı...



Barrie, Mary Ansell’le 1894 yılında evlendi ama hiçbir zaman onunla bir ilişki yaşamadı. "Ansell’in küçük çocuğu Barrie" olarak yaşadı. Yatağa sadece uyumak için girdi. Barrie, anılarında “Korkulu rüyalarımda evlendiğimi görüyorum ve titreyerek uyanıyorum.” diye yazıyordu. Karısı ona durmadan “Sen küçük bir çocuksun, büyümeyeceksin. Yetersizsin.” sözlerini tekrarlıyordu.Durumunu artık anlıyordu, o bir kadınla birlikte olmaktan mutlu olamazdı. Daha
sonrasında eşi Barrie'yi aldattı ve ayrıldılar.

13. Peter Pan ve Wendy




Eşinden ayrıldığı dönemlerde bu büyük eser kafasında iyice canlanmış ve kaleme almıştı. Barrie hiç büyümeyen bir çocuk olmak ve bir kuş olup bu çirkin dünyadan kaçabilmeyi düşlemişti. Düşleri Peter Pan’la gerçekleşiyordu.

14. Çocuklar hayatıydı.



Eşine ve başkalarına gösteremediği sevgiyi, çocuklara gösterebiliyordu. Çocuklarla beraberken mutlu oluyor, eğleniyordu.

15. Peter Pan ve Kensigton Bahçeleri



"Peter Pan" romanının hüzünlü sonu, "Peter Pan ve Kensigton Bahçeleri" romanıyla başka bir boyuta taşınmıştı. Barrie, bu romanında eşiyle dolaşmaktan zevk aldığı Kensigton parkını mekan olarak seçmişti.

16. Peter Pan romanı eleştirilere maruz kaldı.



Bir grup, herkes tarafından çok beğenilen Peter Pan romanını eleştirilerle yerinden sarsmaya çalışıyordu. Tinkerbell’in çocukların üstüne döktüğü,romanda ‘peri tozu’ diye geçen tozun uyuşturucu olduğu ve Kızılderilileri vahşi bir kabile olarak gösterdiği, insanları ayırdığı iddia edildi. 'Uyuşturucu özendirmecisi pis bir ırkçı' deniliyordu Barrie için. Fakat Barrie hiç oralı olmadı.

17. Barrie, pedofili ile itham edildi.



Çocuklara olan aşırı sevgisi ve cinsiyetsizliği üzerine pedofili olduğu iddia edildi. O, anılarında bu düşüncelerin kendisini öldürdüğünü yazdı. Fakatbu suçlamayla ilgili hiçbir zaman konuşmadı. O, çocukları seven, çocuklar gibi
davranan biriydi. Çok sayıda çocuğu evlat edindi. Onlara gerçek anne ve
babaları gibi davrandı.

18. Ölümü




1)      Barrie,19 Haziran 1937’de evinde hayata gözlerini yumdu. Bazıları ruhunun pencereden bir kuş gibi uçup, Kensington parkında bir ağaca konduğunu söylediler. Bu çirkin dünyadan ayrılmıştı Barrie. Peter Pan’ın, Barrie’nin ta kendisi olduğunu düşünen insanlar, Barrie’nin iyi bir insan olduğuna hep inandılar.

19. Allahaakbarriers” yani “Allahuekber



1)      Barrie, Conan Doyle, Jerome, Chesterton, Partridge, Birrel gibi tanınmış yazarlarla bir briket takımı kurmuştu. Adı “Allahaakbarriers” yani “Allahuekber”di.

20. Wendy



Peter Pan'ın arkadaşının adı olan Wendy, yazarın ürettiğihayali bir isim olmasına rağmen sonradan çok tutulmuş, birçok kimse bu ismi kız çocuklarına vermiştir.

21. Kaptan Hook(Kanca)




Peter Pan romanındaki Kaptan Hook(Kanca), Barbekü'nün (Define Adası'nın kahramanı) korktuğu tek kişi olarak anılmıştır.

22. Düşler Ülkesi



Peter Pan, birçok kez sinemaya uyarlanmıştır. 2005’te “DüşlerÜlkesi” adıyla çekilen sinema filminde Jonny Depp, Kate Winslet, Julie Christie
ve Dustin Hoffman gibi oyuncular rol aldılar.

23. Great Ormond Street Hospital




J. M. Barrie, kitabın tüm yayın haklarını 1929 yılında bir çocuk hastanesi olan Great Ormond Street Hospital’a (G.O.S.H.) devretmesiyle çocuklara sadece hayal dünyalarında değil gerçek hayatta da destek olmaya devam etti.

24. Peter Pan Sendromu



1983’te Dan Kiley adlı bir psikanalist, büyüme korkusu olan,  hep çocuk gibi davranan olgun insanların bir sendroma yakalandıklarını söyledi. Bu sendromun adına “Peter Pan Sendromu” dendi.

25. Michael Jackson



Peter Pan sendromunun örneklerinden en ünlü olanı ise Dan Kiley’e göre Michael Jackson’dı.

26. Neverland



Romanda,Peter Pan ve arkadaşlarının kaldığı Neverland; daha sonra Michael Jackson tarafından satın alınan çiftlik evinin adı oldu. Bu evin girişinde Peter Pan’dan alıntı birçok heykel bulunmaktaydı. Özel oyun ve eğlence alanları, hayvanat bahçesi, lunapark olan bu çiftliğe Michael Jackson çocukları davet ederdi.Onlarla oyunlar oynar, eğlenirdi.

27. Peter Pan'dan dışa vurulanlar



BİRİ DIŞINDA, bütün çocuklar büyür ve büyüyeceklerini erken yaşta öğrenirler. Wendy'de şöyle öğrendi: İki yaşındayken, bir gün bahçede oynuyordu. Bir çiçek daha koparıp, bu çiçekle annesine koştu. Sanırım küçük kız pek sevimli görünüyordu ki, Bayan Darling elini göğsüne koyup 'Ah, keşke hep böyle kalabilsen!' diye haykırdı. Bu konuda aralarında geçen konuşmanın hepsi buydu ama WENDY BUNDAN SONRA BÜYÜMEK ZORUNDA OLDUĞUNU ÖĞRENMİŞTİ. Bunu iki yaşına girdikten sonra anlarsınız hep. İki yaş, sonun başlangıcıdır.
 
Üst Alt