Son Konu

Şevval Ayı

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
31
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Ramazanı Şerif'ten sonraki şevval ayında oruc tutmak oteden beri sevimli bir adet olarak gelmiştir

Bir ay boyunca oruca alışmış olan insanlar, şevval ayında da altı gun oruc tutmaya buyuk bir ilgi gostermiş, hatta teravih gibi sıcak bir ilgiyle şevval ayı orucunu surdure gelmişlerdir Elbette bu sıcak ilgi sebepsiz değildir Nitekim Efendimiz (sas) Hazretleri, şevval ayı orucunun bir sene oruc tutmuş gibi sevaba vesile olacağını duyurmuş, bu yuzden de bir ay Ramazan orucu tutanlar, şevvalde altı gun oruc tutmakla butun seneyi oruclu gecirmiş olma sevabını kacırmak istememişlerdir Bu konudaki hadisi ve yorumunu şoyle ifade edebiliriz:
Kim orucla gecirdiği Ramazan ayından sonraki şevval ayında altı gun oruc tutarsa, butun seneyi orucla gecirmiş gibi olur!

Demek ki, bir aylık Ramazan orucundan sonra şevvalde de altı gun oruc tutarak orucunu otuz altıya cıkaran kimse, butun seneyi oruclu gecirmiş gibi sevap almaktadır

Alimlerimiz, butun seneyi orucla gecirmiş gibi sevap almanın izahını şoyle yapmaktalar:

Ramazan boyunca oruc tutan insan her orucuna on sevap almışsa yekUnu uc yuz eder Şevval ayında tuttuğu altı orucuna da onardan altmış sevap alınca, eder uc yuz altmış Yani bir sene Dolayısıyla hadisin işaret ettiği sırra nail olur Butun seneyi orucla gecirmiş gibi manevi kazanc elde edebilir

Aslında bu gibi manevi konularda esas olan, o işi ihlasla yapmak, buyuk bir gonul arzusu ile talip olmak muhimdir Bazen oyle oruclar olur ki, tutanın gonlunde beslediği derin ve safi ihlas yuzunden 360 gun değil, belki 360 senelik nafile oruc sevabını alabilir İhlas ile kim ne isterse Rabbimiz onu verebilir Bu bir niyet ve yorum meselesidir

Tıpkı yolun kenarına uzaklardan bir taşı yuvarlayarak guc bela getirip yerleştiren adamla, bu taşı oradan aynı guclukle uzaklaştıran bir başka adamın niyeti ve yorumu gibi

Biri duşunmuş ki:

Bu colun ortasında yaşlı bir adam yolda giderken bineğine binmek istese, uzerine cıkıp da hayvana binebileceği yuksek bir yer yoktur Oyle ise şu taşı yuvarlayıp yolun kenarına getireyim de, yolda gitmekte olan yaşlı ve cocuklar hayvanlarına binmek istediklerinde taşın ustune cıkıp bineklerinin uzerine kolayca atlasınlar, sevabı da bana olsun Adamın bu halis niyetine bakan Rabbimiz ondan razı olmuş, istediği sevabı ihsan eylemiş

Boyle guzel niyetle getirilen taşı oradan ofke ile yuvarlayıp uzaklaştıran adam ise şoyle duşunmuş:

Bu taşı buraya getiren kimse ne kadar da yanlış bir iş yapmış Hic duşunmemiş ki, gozleri gormeyenler, karanlıkta fark edemeyenler taşa takılıp yere duşerler Şu taşı buradan uzaklaştırayım da kimse takılıp yere duşmesin, sevabı da bana olsun

İşte bu adam da taşı buradan uzaklaştırdığından dolayı Allah rızasını kazanmış, umit ettiği sevaba nail olmuş Her ikisinde de niyet halis, yorum makul

Biz de safi bir niyetle altı gun orucumuzu tutarsak, belki Rabbimiz bu niyetimize, bu bağlılığımıza butun seneyi oruclu gecirmiş gibi sevaplar ihsan edebilir, hatalarımızı affedebilir Rabbimizin hudutsuz rahmetine kimse sınır cizemez Kimse kendi cimriliğini O' na da şamil kılamaz

Bu orucun arka arkaya olması şart değildir Şevval ayı icinde olması yeterlidir

Bir de Ramazan icinde tutulamayan oruclar varsa, once o borc olanı tutmak da makul ve meşru olur Bir an once borctan kurtulmayı duşunmek elbette cok yerindedir Ancak borcu sonra da tutabilirim diye de duşunebilir Bu bir tercih meselesidir Her ikisi de caizdir

Bir diğer husus da, şevval ayında iki bayram arası nikah yapılmaz iddiası vardır ki, artık bu batıl iddia etkisini kaybetmektedir Cunku Aişe validemizin nikahı şevvalde olmuş, yani iki bayram arasında yapılmış, ne uğursuzluk, ne de bir başka dini yasak soz konusu olmuştur Bu yanlış yorum şuradan da beslenmiş olabilir Şayet bayram cuma gunune rastlarsa, bayram namazı ile cuma namazı arası iki bayram namazı arasıdır Boylesine dar bir vakte nikahı sıkıştırmayın, iki bayram namazının dışında yapın nikahınızı, tavsiyesini, Ramazan ve Kurban Bayramı arası gibi geniş zamana yayanlar, boyle bir yanlış anlamaya sebep olmuşlardır, diye de duşunulebilir



Bir Menkibe

Sufyanı Sevri anlatıyor:
Ben Mekkei Mukerreme'de uc sene oturdum Mekkelilerden bir kimse her gun Haremi şerife gelir, tavaf eder, namaz kılar ve sonra bana selam verip giderdi Ben bu kimse ile tanıştım Bir gun o kimse beni yanına cağırdı Bana dedi ki:

Ben olduğum vakittekendi elinle beni yıka, namazımı kıl ve defneyle O gece beni terk etmeyip kabrimde gecele Mukireyn suali anında bana Tevhid'i telkin et!, dedi

Ben de o kimsenin istediklerini yapmayı kabul ettim Bana emrettiğinin aynını yaptım: Kabrinde geceledim O gece uyku ile uyanıklık arasında iken :

Ya Sufyan! Beni korumaya ve senin telkinine ihtiyac kalmadı, diye bir ses işittim

O zaman:

Ne sebeple bu lutfa eriştin, diye sordum

Bana cevap olarak: Ramazanı Şerifin orucunu tutup Şevval'den altı gun daha eklemem sebebiyle, dedi

O zaman ben uyandım Yanımda kimseyi goremedim Abdest aldım, namaz kıldım, uyudum; boylece uc kere gordum Bildim ki bu Rahmanidir; şeytandan değildir O zaman da kabrin yanından ayrıldım ve Ya Rabbi! Beni Ramazanın orucuna ve Şevval'den altı gun orucuna muvaffak kıldiye dua ettim Allahu Teala Hazretleri beni de muvaffak kıldı
 
Üst Alt