Son Konu

Soyleyiş-diksiyon-fonetik

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Guzel ve etkili konuşmada diksiyon (soyleniştelaffuzpronounciation) yani seslerin doğru cıkarılması son derece onemlidir Fonetik bilgisi seslerincıkarılışını inceler Diksiyon ise buna ek olarak daha geniş bir kapsamda, ses organlarının doğru sesleri cıkarabilecek şekilde eğitilmeleri uzerinde odaklanır Bu yonuyle diksiyon onemli olcude fonetiğe dayanırAncak biz bu bolumde konunun fonetik yonu uzerinde ayrıntılı durmayacağız
Turkiye’de seslerin cıkarılmasında yorelere gore farklılık vardır Ancak guzel seslendirmede daha cok İstanbul ağzı esas alınır Seslerin gerektiği gibi cıkarılabilmesi icin ses aletlerinin gırtlaktan başlayarak dil, dudaklar, cene ve buruna kadar tum ses aletlerinin eğitilmesi gerekir Bu cercevede aşağıda ceşitli alıştırmalar yer alacak
Alıştırmaları yaparken ses cıkışlarını netleştireceğiz İyi boğumlanma yani heceleri netleştirerek seslendirebilmek icin dudak tembelliğini ortadan kaldırmamız gerekir Sesleri ses organlarını abartılı kullanarak cıkaralım Aşağıdaki dokuman dort bolumden oluşmuştur: Birinci bolum ses organlarının eğitimine ilişkin alıştırmalar; ikinci bolum, sesli harflerin cıkarılışı; ucuncu bolum sessiz harflerin cıkarılışı ve kullanımını anlatmaktadır Dorduncu bolum ise sesli ve sessiz harflerin cumle icinde karışık şekilde kullanımına ilişkin alıştırmalardan oluşmaktadır
Bu alıştırmalarda verilen ornek cumle veya hecelerin bıkmadan ısrarla tekrar tekrar seslendirilmesi gerekir Bu calışma surduruldukce seslerin ağızdan akarcasına cıkmaya başladığını, başlangıctaki zorlanma veya tutukluğunortadan kalktığını goreceksiniz
Diksiyon sesin guzel cıkmasını ve sozlerin doğru seslendirilmesini amaclayan sanatın adıdır Diksiyon bu yonuyle ses ve soz uzerinde odaklanmıştır Sozun iceriğinin kodlanması yani etkili iletişim diksiyon sanatının dışında kalan bir konudur Ancak konu uzerinde oluşturulan eserlerde bir karmaşanın mevcut olduğunu da itiraf edelim
Bu oğeler soylenişfonetik, boğumlanma, vurgu, durak ve ulamadan oluşmaktadır
Fonetik seslerin doğru cıkarılmasıyla ilgilenen bir alandır Boğumlanma , seslerin birbiri ardına tam ve tok şekilde kaybolmadan cıkarılması alanıyla ilgilenir Vurgu , soylemedeki monotonluğun kırılmasını sağlayan, her dilde kendine ozgu gelişen bir telaffuz konusudur Yazı noktalaması ve duraklarıyla konuşma noktalaması veya durakları birbirinden farklı olabilmektedir Durak bolumu, bu sorunun cozumunu amaclamaktadır Ulama calışmalarına gelince,bu calışmalar kelimeler arasında uyumlu gecişler sağlamayı amaclamakta ve dilin doğal kurallarından yararlanmaktadır
SOYLEYİŞFONETİK
Soyleniş bolumunde sesli ve sessiz harfleri ayrı ayrı inceleyeceğiz Turkce’de 8 adet sesli ve 21 adet sessiz harf vardır Sesli harfleri “unlu, sessiz harfleri
de “unsuz kelimesiyle tanımlayacağız Turkce’mizdeki unluler “a, e, ,ı, i, o,
o, u, uden oluşur
Unsuzler ise “b, c, c, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z den oluşur
Soyleniş bolumunde unlu ve unsuz harflerin fonetiğini oğreneceğiz Aşağıda konular hem anlatılmış hem de gerekli alıştırmalar birlikte verilmiştir
DİKSİYON (2)
ALIŞTIRMA: FONETİK
Unluler
A
Konuşma dilimizde birbirinden ayrı soylenen iki (a) vardır Bunlardan biri (kalın a) diğeri de (ince a) dır Her iki (a) bazen uzun, bazen kısa okunabilir Bu iki (a) yı soylerken birbirinden ayırt etmek icin (ince a) nın uzerine şu ( ^ ) işareti koyarak gosterelim
Kalın A
Şu şekilde soylenir: Dil doğal duruşunu değiştirerek ortaya doğru biraz
yukselir, dudaklar hareketsiz, yanaklar gevşek ve ceneler acık aaa aaaa aaaa
Elalem ala dana aldı ala danalandı da biz bir ala dana alıp aladanalanamadık
Akrabanın akrabaya akrep etmez ettiğini Ağlarsa anam ağlar, kalanı yalan ağlar
İnce A
(Kalın a) ya oranla daha ileriden soylenen bir unludur Dilimize gecen yabancı
kelimelerden gelmiştir Bu kelimelerin başında, ortasında ve sonunda bulunur
Ornek: lala, lastik, hal halbuki, laf, lakırdı, lale, lal, kase, lale, lanet,
lazım, kazım, katip gibi
Lala latif laleli lambasını lacivert lake lavabodan nazik, nadide şefkate verdi
Uzun A
Bunu da (a) şeklinde gosterelim :
Onek: Nane, nadir, name, cahil, cahit, seyahat, sadık, sabit, katil, nazik
tarih, mavi, hatta, harf, dikkat, şefkat, kabahat, sıhhat, namus, nane, nasihat,
E
Konuşma dilimizde birbirinden ayrı soylenen iki (e) vardır Bunlardan biri (acık
e) diğeri de (kapalı e) dir Bu iki (e) yi soylerken birbirinden ayırt etmek icin (kapalı e) nin uzerine şu (´) işareti koyarak (acık e) den ayıralım eee eeee eeee
Acık E
(Acık e) şu şekilde soylenir: Ceneler (a) unlusunde olduğu gibi, dil ileri doğru
yukselir Kelime başında, ortasında ve sonunda bulunur Ornek: Eş, sen, sene
Edebi edepsizden oğren: Ekmeği ekmekciye ver, bir ekmek de uste ver: Evlinin bir evi, evsizin bin evi var
Bir elin nesi var, iki elin sesi var
Sen dede ben dede bu atı kim tımar ede
Kapalı E
(Kapalı e) şu şekilde soylenir: dudak kenarları kulaklara doğru biraz yaklaşıp ceneler hafifce sıkılır
Gece penceredeki benekli tekir kedi tenceresindeki eti yedi
I
Şu şekilde soylenir: Cıkış noktası damağın arka kısmındadır Dudakların koşesi
kulaklara doğru acılır Dil damağın arkasına doğru toplanarak dar bir gecitten
havayı bırakır Dilimizde (ı) unlusu kelime başında, ortasında ve sonunda bulunur Ornek: Isı, ıslık, ılıcalı ıııı ııı ııııı
Ihlamuru ısıt: Tıkır tıkır: Mırıl mırıl: Şıkır şıkır Yığın yığın, kıpır kıpır, gıcır gıcır, ıslak ıslak, pırıl pırıl, fırıl fırıl, zırıl zırıl
İ
Şu şekilde soylenir: Cıkış noktası damağın on kısmındadır Dudakların koşesi
kulaklara doğru acılır, dil damağın iki yanına dayanarak dar bir gecitten havayı bırakır Kelime başında, ortasında ve sonunda bulunur Ornek: İz, dil, izci iii
iiiii iiiii
İki dinle bir soyle iki el bir baş icindir
Dilimizde suresi uzun olan (i) lere rastlanır:
İcat, bicare, bitap, bitaraf, veli, fenni, fiziki, cani, hayati, nihai, fuzuli, deruni
O
Konuşma dilimizde kalın ve ince olmak uzere iki ayrı O vardır
Kalın O
Ceneler acık, dudaklar birbirine yakındır ve ağız ici yuvarlaktır Kelime başlarında sık rastlanır Ornek: Ot, ova, ocak, olmak, ordu, oda, orman, ortak, bando, banyo, biblo, bono, fiyasko, tango, solo, fono, foto, radyo, studyo, şato, tempo, vazo, Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz oooo oooo ooo
İnce O
Biraz daha ileriden daha az yuvarlak yapılarak soylenir
Lobutları loş locasında notalıyan normal lort losyoncusunun lokantasında
nohutları lokumlarla karıştırdı
O
Ceneler ve dil (acık e) unlusunde olduğu gibidir dudakların alt ve ust koşeleri
birbirine yaklaşıp ağız kucuk bir yuvarlak gibi olur (o) unlusu coğunlukla
kelime başında bulunur ooo ooo oooo
Ornek: obek, oc, odenek, odunc, odeşmek, odev, ofke, oğrenmek, oğrenim, oğretim, oğunmek, oğut, okce, oksuruk, ors
Olenle olunmez Olum kalım bizim icin Once duşun sonra soyle Ofkeyle kalkan zararla oturur
U
Konuşma dilimizde birbirinden ayrı soylenen iki (u) vardır Bunlardan biri (kalın u) diğeri de (ince u) dur
Kalın U
Ceneler acık, dudaklar birbirine iyice yaklaşık ve ağız tam bir kucuk yuvarlak
olur Ornek: Uc, ucuz, ucak, ucurum, uykucu, ulu uuu uuu uuu
Unkapanı uğradığı uğursuzluktan upuzun uzandı
İnce U
(Kalın u) ya oranla daha ileriden soylenir Unlusu coğunlukla yazıda (u) unlusu ile gosterilir Ornek: RUya, rUzgar, hUlya, gUya, lUzUm, lUtfen, lUgat, nUr, nUmara, NUri, GUya HUlya rUyasında LUtfi´ye nUmaralı nUtuk soyliyerek lUtfetmiş
U
Ceneler ve dil (acık e) unlusunde olduğu gibidir Dudakların alt ve ust koşeleri
birbirine iyice yaklaşır ve buzulur (u) unlusune dilimizde kelime başında, ortasında ve sonunda sık rastlanır Ornek: Uc, ucgen, uclu, ucuz, uflemek, ulker, ulku, un, unlem, unlu, ureme, urkek ,urpermek, uzum, ustun, uşenmek, utu
uuu uuu
Uzum uzume baka baka kararır Ulker uzuntuden uzum uzum uzuldu Urumesini bilmeyen kopek, suruye kurt getirir
 
Üst Alt