Son Konu

Turk edebiyatında onemli eser ozetleri

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
29
Puanları
48
Credits
-6
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
TURK EDEBİYATINDA ESER OZETLERİ



Yaprak Dokumu

Reşat Nuri Guntekin


Ali Rıza Bey namuslu bir memurdur İşinden cıkarılmıştır Fikret, Necla, Leyla adında uc kızı; Şevket adında bir oğlu vardır Evin butun yuku Bankada memur olan Şevket ’in ustundedir Ustelik daktilocu bir kız olan Ferhunde ile evlenmiştir Leyla, Necla ve Ferhunde modern hayata ozenen ve eğlence duşkunu tiplerdir Haftada iki gece evde toplantı yapılır Şevket butun bu masrafları karşılamak zorundadır


Evin gidişatını beğenmeyen Fikret, Adapazarı'nda yaşlı ve birkac cocuklu dul bir adamla evlenir Şevket, bankadan aldığı paraları odeyemeyince bir bucuk yıl hapse mahkUm olur Şevket hapiste iken karısı kacar Necla, kendini zengin gosteren bir Suriyeli ile evlenir Suriye'ye gidince eşinin birkac hanımının olduğunu gorur Leyla kotu yola duşunce Ali Rıza Bey kızını evden kovar; son yaprak da boylece duşer

Leyla bir avukatla birlikte yaşamakta annesi de onunla birlikte oturmaktadır Bu durumu kabullenmeyen Ali Rıza Bey'e hafif bir inme iner Hastaneye kaldırılır Leyla, bir gun Ali Rıza Bey'i hastaneden alır, kendi oturduğu luks apartmana goturur Ali Rıza Bey artık Leyla'nın yanında yaşamakta, sıkıldığı zaman araba ile gezmeye cıkmaktadır


Calıkuşu

Reşat Nuri Guntekin


(Edebiyatımızın cok sevilen ve okunan romanlarından biridir Anı biciminde ve sade bir dille yazılmıştır Konusunu Anadolu ’da oğretmenlik yapan bir bayan oğretmenin maceralarından alır Kahramanlar: Feride, Kamuran, Munise, Hayrullah Bey, Besime Hanım)


Feride, bir subayın kızıdır Kucuk yaşta annesi ve babası olur Teyzesinin korumasıyla, Notre Dame de SionFransız yatılı okulunda okur Cok yaramaz olduğu icin, okulda ona Calıkuşuadını takarlar Yaz tatillerini teyzesinin yanında gecirir Teyzesinin oğlu Kamuran, yakışıklı, sarışın bir genctir Zamanla birbirlerini sever, nişanlanırlar Feride, duğun gunu, carşaflı bir kadının getirdiği mektuptan, Kamuran ’ın İsvicre'de iken Munevver adında hasta bir kızla ilişkisi olduğunu, ona evlenme vaadinde bulunduğunu oğrenir Her şeyi yuzustu bırakıp kacar Oğretmenlik yaparak, Anadolu'nun Zeyniler koyu, Bursa, Canakkale, İzmir, Kuşadası gibi ceşitli koy, kasaba ve şehirlerde dolaşır


Zeyniler koyunde iken tanıştığı ihtiyar Doktor Hayrullah Bey'le Kuşadası'nda ikinci kez karşılaşır Babacan bir adam olan Hayrullah Bey, Feride'yi kızı gibi korur Halkın dedikodusu uzerine, onunla kağıt uzerinde evlenir; fakat aralarındaki ilişki bir babakız ilişkisidir Feride, oğretmenliğe başlayınca bir gunluktutmuş, butun bu maceralı hayatını defterine gunu gunune yazmıştır Hayrullah Bey bu defteri bulur, okur ve saklar Hastalanınca, Feride'ye, kendisinin olumunden sonra ara sıra teyzesinin yanına gitmesini ve verdiği kapalı bir zarfı Kamuran ’a teslim etmesini vasiyet eder Hayrullah Bey'in olumunden sonra, Feride vasiyeti yerine getirir, kısa bir sure icin teyzesinin yanına gider, zarfı Kamuran ’ a verir Zarfın icinde, Hayrullah Bey'in bir mektubu ile Feride'nin gunluğu vardır Kamuran, mektubu ve defteri sabaha kadar okur, her şeyi oğrenir, ertesi gun yola cıkacak olan Feride'yi bir daha bırakmaz, Feride ile evlenir


Fahım Bey Ve Biz

Abdulhak Şinasi Hisar


Bursa eşrafından birinin oğlu olan Fahim Bey hayalperest bir kişiliğe sahiptir Eğitim icin İstanbul ’a gelmiş, bir sure Babıali ’de calışmıştır Gunun birinde Londra elciliği ucuncu katibi olur Bu iş kendisine o kadar onemli gorunur ki Londra'nın en buyuk terzisine giderek bircok elbise diktirir Bu elbiseleri yıllarca giymek zorunda kalır


Fahim Bey, orta halli bir ailenin kızı Saffet Hanım'la evlenmiştir 1908 Meşrutiyeti'nden sonra memlekette bir ozel teşebbusmodası başlayınca, Fahim Bey de dışişlerindeki gorevinden ayrılarak Bursa Ovası ’nda pamuk yetiştirmeyi duşunmuş, planlar kurmuş, işi gercekleştirmek icin bir sermaye sahibi aramaya koyulmuştur Ancak kendisine ve projesine kimseyi inandıramamıştır


Fahim Bey'in bundan sonraki hayatı hep bu işin peşinde koşmakla gecer Kucuk evinde yoksul, sıkıntılı bir hayat surerken bile, buyuk bir şirketin başında olmanın getireceği servet, bolluk ve mutluluk hayallerine gonlunu kaptırır Hatta kendini bir şirket yonetimine hazırlamış olmak icin, Galata'da, bir idarehane acar ve bu hayali şirket adına hayali alışverişlere girişir, defterler doldurur, mektuplar yazar, bunlara yine kendisi cevaplar verir Olay duyulunca, Fahim Bey'in adı deliye cıkar ve hayatı, bir turlu gercekleştiremediği duşlerle sona erer




Ayaşlı Ve Kiracıları

Memduh Şevket Esendal


(Eserde, toplumunun inandığı değerlerin cokuşu bozulma ve yozlaşma anlatılmıştır Cumhuriyet Turkiye ’sindeki bir kesimi canlandıran otobiyografik bir romandır Genel olarak roman, Ayaşlının dokuz odalı dairesindeki hayatı paylaşan insanlar arasındaki ilişkileri, değer yargılarını ortaya koyar Kahramanları: Bankacı, Ayaşlı İbrahim Efendi, Faika, Fuat, Halide, Şefik Bey, Haki Bey, Turhan hanım, İskender Bey, Hasan Bey, Buharalı Abdulkerim Bey, İffet Hanım)


Cumhuriyetin ilk yıllarında, Ankara'da, Ayaşlı İbrahim Efendi adında biri, dokuz odalı bir apartman dairesini oda oda kiraya vermektedir Bir koy ağasının oğlu olan Ayaşlı İbrahim, eşkıyalık, zaptiye cavuşluğu, arzuhalcilik, otelcilik gibi işlerle uğraşmış biridir Odalarda; kadınerkek, gencihtiyar, evlibekar ceşitli insanlar oturmaktadır Kiracıların hemen hepsi Turhan Hanım ’ın odasında kumar oynarlar İffet, Cevat ’la yasak bir ilişkiye girmiş ve zuhrevi bir hastalığa yakalanmıştır Ayaşlı ise uvey kızı Faika ile birlikte yaşamakta, Faika ’nın kocası ise bu durumu onemsememektedir Bankacı bu durumdan cok rahatsızlık duymaktadır Sonunda butun kiracılar turlu sebepler dağılır Ayaşlı evi toparlamaya calışsa da başarılı olamaz Bankacı, Hasan Bey ’in kızı Selime ’yle evlenir Ayaşlı, Faika ’yla başka bir eve taşınır ve bir sure sonra olur


Dokuzuncu Hariciye Koğuşu


(İlk baskısı 1930da yapılan bu eser, edebiyatımızın en cok okunan eserlerindendir Eser, ruh tahlilleri acısından onemlidir Aynı zamanda otobiyografik bir romandır Butun olayların başkahramanı olan hasta cocukla yazarın hayatı ve kişiliği pek cok yerde benzerlik gostermektedir Eserin belli başlı kahramanları: Hasta cocuk, Nuzhet, Doktor Ragıp)


On beş yaşında bir cocuk, yedi yıldan beri bacağındaki kemik hastalığı yuzunden hastane hastane dolaşmaktadır İyileşmesi icin, heyecansız, durgun bir hayat surmesi salık verilir Aksi halde ameliyat olması gerekecektir Cocuk, sık sık gidip geldiği Erenkoy'deki akrabası paşanın kızı Nuzhet'i sevmeye başlar Nuzhet'i, Ragıp Bey adında bir doktor ister Cocuk kıskanır, acılı, heyecanlı, bunalımlı gunler yaşar; bu yuzden hastalığı azar, sonunda hastaneye yatar, ameliyat olur Bir bacağı kesilmiş, Nuzhet ile Ragıp da evlenmiştir


Fatih Harbiye

Peyami Safa


(Eser Turk edebiyatında doğubatı meselesini ele alan değerli bir eserdir Fatih ’in doğu, Harbiye ’nin batı medeniyetini temsil ettiği romanda iki medeniyet arasındaki ikilik etkileyici bir uslupla anlatılmıştır Kahramanlar: Neriman, Şinasi, Faiz Bey)


İstanbul ’da Darulelhan ’da (konservatuar)oğrencisi Neriman ’la Şinasi birbirlerini yıllardır seven iki genctir Neriman ’daki değişiklikler Şinasi ’yi korkutmaktadır Faiz Bey geleneklerine bağlı birdir Kızının kendini Batı hayranlığına kaptırması, yetiştiği mahalleyi beğenmesi, Musluman kulturden uzaklaşması onu da korkutmaktadır Neriman, Harbiye barlarında tanıştığı Macit ’i duşunmektedir Macit onu baloya davet etmiştir Ancak Neriman ’ın balo icin giyebileceği elbisesi yoktur Bu konuda babasıyla tartışır Daha sonra mektebe giderek Şinasi ’ yle tartışır Neriman, Beyoğlu ’nda gezinirken Şişli ’ de oturan dayısının kızlarına uğramayı duşunur Orada Rus bir kadın vardır Kadının kızı yeni olmuştur Kız once fakir bir genci sevmiş, daha sonra luks ozentisi yuzunden varlıklı bir adamla yaşamaya başlamıştır Fakat sevdiği genci hic unutamamış, geri de donemeyince intihar etmiştir Bu hikaye Neriman uzerinde buyuk bir etki bırakır Kendini sorgular Baloya gitmekten vazgecer İci huzur doludur Aylardır yaşadığı ikilemden kurtulur Beyoğlu ’na sırt donmuş, Fatih ’e yonelmiştir Mucadelede kendi kulturu galip gelmiştir Neriman, Şinasi ’yle evlenir


Beş Şehir

Ahmet Hamdi Tanpınar


Tanpınar ’ın en onemli denemelerinden biri olan bu eserde beş şehir anlatılmaktadır Yazar; Ankara, Erzurum, Konya, Bursa ve İstanbul ’u kendi hatıra ve yaşamı arasında derin bir sevgi ve zengin bir goruşle tasvir eder Beş şehir den herhangi biri anlatılırken o şehrin gecmişi, şehre damgasını vuran tarihi ve efsanevi kişiler, hikaye ve menkıbeler anlatılmıştır Yazarın gozlemleri etkileyici uslubu birleşince edebiyatımızın en değerli eserlerinden biri doğmuştur Eser, Turk edebiyatında en kıymetli denemelerinden biridir


Huzur

Ahmet Hamdi Tanpınar


1949 ’da basılan Huzur, Tanpınar ’ın en tanınmış romanıdır Dort bolumden oluşan kitabın her bolumu oykunun dort kahramanı olan İhsan, Nuran, Suat ve Mumtaz ’ın adlarıyla verilmiştir Roman bir olayı anlatmaktan ziyade kahramanların duşuncelerini ve ruh hallerini anlatma uzerine kurulmuştur Romanda Mumtaz ve Suat ’ın Nuran ’a olan aşkları anlatılmaktadır


Mumtaz ve Nuran birbirini sevmekte ve evlenmeyi duşunmektedir Aynı zamanda Nuran ’a aşık olanlardan biri de Suat ’tır Suat ise Mumtaz ’la Nuran ’ın yakınlaşmasından dolayı umitsizliğe kapılır ve intihar eder Bundan dolayı Nuran ’dan ayrılan Mumtaz ’ ın dunyası da harap olmuştur


Kuyucaklı Yusuf

Sabahattin Ali


(1937 ’de yayınlanan bu eser, edebiyatımızda oncu bir role sahiptir Kuyucaklı Yusuf ’a kadar Turk romanının ana konusu batılılaşma problemidir Bu eserle birlikte ezilen koylu ve toplumsal yapının aksayan yonleri ilk defa icerden bir gozle ele alınmıştır Kahramanlar: Yusuf, Muazzez, Kaymakam, Şahande Hanım, Şakir)


Yusuf, fakir bir genctir Kasabanın kaymakamı ona acımış ve onu evlat edinmiştir Yusuf ’un babası koyu basan haydutlarca oldurulmuştur Kaymakamın Muazzez adında bir kızı vardır Yusuf bu kızla birlikte buyur Kaymakamın karısı ve Yusuf ’ un uvey anası Şahende Hanımdır Zaman zaman Yusuf ’a kotuluk yapmaktadır Yusuf Muazzez ’e karşı ilgi duymaktadır Bir gun Muazzez ’le birlikte bayram yerine giderler Şakir adındaki zengin fakat ahlaksız bir genc Muazzez ’e laf atar Yusuf onu orada dover Her şeyi elde etmeye alışkın olan Şakir, Muazzez ’i de elde etmek ister Kaymakama tuzak kurarak kumar yoluyla onu borclandırır Bu şekilde Muazzez ’i elde emek ister Yusuf bakkaldan borc alarak kaymakamın borcunu kapatır Muazzez de bu kez bakkalla evlenmek zorunda kalır Şakir en buyuk rakibi olan bakkalı oldurur Şahende Hanım da Muazzez ’in Şakir ’le evlenmesini istemektedir Yusuf ile Muazzez başka bir koye kacar ve evlenirler Kaymakam bu duruma cok sevinir


Zamanla Şakir kasabaya yeni atanan kaymakamı da yanına alarak Yusuf ’u gezici koy tahsildarlığına gonderir Şahende Hanım, Yusuf ’un yokluğunda evinde icki ve eğlence partileri duzenler Kızı Muazzez ’i de fuhşa duşurur Bunu duyan Yusuf, kaymakamı, Şahende ’yi ve Şakir ’i oldurur Karısı da yaralanır ve olur Yusuf karısını gomer ve ortadan kaybolur


Esir Şehrin İnsanları

Kemal Tahir


(Eser, 1956 yılında yayınlanmıştır Edebiyatımızda Milli Mucadeleyi anlatan onemli eserlerden biridir

Romanda ulke meselelerine duyarsız kalmış bir aydının bilinclenmesi ve ulke meselelerine duyarlı hale gelmesi anlatılır Eserin belli başlı kahramanları: Kamil Bey, Nermin, Nedime Hanım)


İspanya ’da yaşayan Kamil Bey ve ailesi ulkeye donerek Bağlarbaşı ’ndaki koşke yerleşirler Osmanlının cokuş yıllarıdır Kamil Bey, eşi Neriman Hanım ve kızları Ayşe, Batı kulturunu cok iyi tanımasına rağmen kendi kulturlerine yabancılaşmış kişilerdir Kamil Bey, arkadaşı Ahmet ’in aracılığıyla Nedime Hanım ’ın cıkardığı Karadayı gazetesinde calışmaya başlar Nedime Hanım, Milli Mucadele yanlısıdır Kamil Bey bu sayede Anadolu ’nun sorunlarıyla ilgilenmeye başlar Nedime Hanım ve arkadaşları işgal guclerinin Anadolu ’ya saldırı planını ele gecirirler ve bunu Anadolu ’ya iletme gorevini Kemal Bey ’e verirler Kemal Bey yakalanır Sorguya alınır Kendisine paşa olduğu icin ceza verilmeyeceği; sadece Nedime ve arkadaşlarının neler yaptıklarını anlatması istenir Kemal Bey, Milli Mucadele yanlısı Nedime ’yi ele vermek istemez Boylelikle sorumsuz bir aydın olmaktan sorumlu bir aydın olmaya doğru yol alır Kemal Bey yaşadığı bu değişimden dolayı mutludur


Devlet Ana

Kemal Tahir



(Eserin kahramanları: Devlet Hatun(Bacı Bey), Notus, Nilufer, Lotus, Orhan Gazi, Şeyh Edebali,)

Yazar bu eserde kuruluş surecindeki Osmanlı toplumunu ve yonetim sistemini anlatmıştır Devlet Ana, Osmanlı kurulmadan onceki Anadolu ’nun gorunumunu ve Anadolu insanının ozlemlerini analtırken onların guclu guvenli adaletli bir devlete duyduğu ihtiyacı da acığa cıkarmaktadır Yazarın en onemli eseri olarak kabul edilen roman, onun

duşunce dunyasını yansıtan eserlerden biridir Turk Dil Kurumu Odulunu kazanan yapıt, edebiyat dunyamızda bircok tartışmayı da acmıştır


Eskicinin Oğulları

Orhan Kemal


(1962 ’de yayınlanan romanda bir ailenin dramı ve toplumsal şartların onlar uzerindeki etkisi anlatılmaktadır Ailenin bu şartlara mahkUm oluş sebepleri, ezilmişlikleri sorgulanır Eserin belli başlı kahramanları: Eskici, Ali, Mehmet)


Onceleri varlıklı biri olan topal eskici, oğulları Ali ve Mehmet ’le birlikte ayakkabı tamirciliği yapmaktadır Kazandığı para onlara yetmemektedir Bir gun tam karşıya aynı işi yapan bir dukkan daha acılınca işi iyice kırılır Ali ve Mehmet bu durumda babalarına karşı gelerek pamuk işciliği yapmak isterler Zor da olsa aile ikna edilir ve pamuk tarlasına gidilir Bin turlu zahmete katlanarak işcilik yaparlar Gunlerce calışmalarına rağmen avansı bile karşılamayan pamuk toplamışlardır Ustelik sıtma hastalığı da yaygınlaşmıştır Bu arada eskicinin kızı ile şofor Unal arasında bir yakınlaşma başlar Eskici Unal ’la birlikte tekrar dukkanı acmak icin şehre donerler Ali, Mehmet ve ailenin diğer fertleri tek kelimeyle perişandır Paraları tukenmiştir Sıtmanın amansızlığı onları mahvetmiştir Diğer işcilerden birinin kızı olan Zeynep, onlara yardım eder Zeynep ile Ali arasında bir aşk başlamıştır


Bir gun Ali hastalıktan, eskicinin dukkanının onune yığılıverir Bu durum eskiciyi cok uzer Dukkanını satarak Ali ’nin ve Mehmet ’in iyileşmesi icin harcar Unal ve Zeynep fabrikada işe girer ve roman sona erer


Kayıp Aranıyor

Sait Faik Abasıyanık


(Yazarın iki romanından biri olan eser, 1953 ’te yayınlanmıştır Roman, Sait Faik ’in hikayeci kişiliğini yansıtmaktadır Dolayısıyla romandan ziyade kucuk hikayelerin toplandığı bir eseri andırmaktadır Sait Faik, eserde gunluk yaşamın bazı kesitlerini şiirsel bir uslupla sunmaya calışmıştır Eserin belli başlı kahramanları: Nevin, Cemal, Ozdemir, Konsolos Vildan Bey, Biletci cocuk, Kamarot İrfan )


Nevin, Konsolos Vildan Beyin kızıdır Eğitimli, kulturlu bir kızdır Mahallede rahat davranışlarıyla tanınır, bundan dolayı kimse tarafından yargılanmaz

Cemal bir halk cocuğudur Nevinle arasında yakınlık vardır Ancak her ikisi de evlilikleri icin ailelerinin iznini alamayacaklarını bilmektedirler Nevin, Ozdemir Beyle evlidir Ozdemir Bey, gazetecidir Bir gun hasta olduğunu soyleyerek işe Nevin ’i gonderir Nevin işi erken bitirip eve donduğunde Ozdemir ’in Amerikalı bir arkadaşıyla kendisini aldattığını gorur ve boşanmaya karar verir İstanbul ’a doner Bir tiyatro kurmaya calışır ancak başarılı olamaz Cemal ile aralarındaki aşk iyice alevlenir Nevin ’in annesi evliliklerine musaade etmeyince Nevin Ankara ’ ya gidiyorum diye evden cıkar ve bir daha haber alınamaz Babası cok uzulur Yıllarca gazetelere kayıp aranıyor ilanı verir


Aganta Burina Burinata

Halikarnas Balıkcısı


(1945 yılında yayınlanan roman, genel anlamda yazarın sanat anlayışını yansıtır Romanda deniz sevgisi, denizin cekiciliği, denizcilerin yaşadığı zorluklar, guzellikler genel olarak denizdeki yaşam bir kahraman vasıtasıyla anlatılmaktadır Eserde deniz, bir başkahraman gibi işlenmiş, bu yuzden yayınlandığı zaman cok ilgi gormuştur Eserin belli başlı kahramanları: Mahmut, Suleyman Kaptan, Kirpi Halil, Fatma, Hakkı Reis, Ayşe)


Mahmut, Suleyman kaptanın oğludur Suleyman Kaptan bir deniz kazasında kardeşi Davut ’un olumune sebebiyet verdiği icin cok uzulmekte ve Mahmut ’un bir denizci olmasını istememektedir

Bundan dolayı Mahmut ’u Kirpi Halil ’in yanına cırak olarak yerleştirir Mahmut burada herkesle dost olur Kirpi Halil, denizi cok sever ve Mahmut ’a deniz hikayeleri anlatır Mahmut aynı zamanda mahalle mektebine devam eder; ancak okulu sevmemektedir Odevlerini yapamaz, daima dayak yer Fatma bu duruma cok uzulur Bir gun Mahmut, babasının uzun bir sefere gitmesini fırsat bilerek amcasının gemisinde calışmaya başlar Bir sure sonra geminin battığını ve babasının olduğunu haber alır Ailesinin gecimini sağlamak Mahmut ’un uzerine kalmıştır Bir sure sonra annesi de vefat eder Mahmut, denizi sevmiştir Ancak memleketini de ozlemekte, Fatma ile evlilik yapmayı duşunmektedir Mahmut memleketine doner; ancak cok şey değişmiştir Fatma ’yı arar Fatma bir kaza sonucunda gozunu kaybetmiştir Mahmut ’la evlenmek istemez, bir sabah koyden kacar Mahmut, Zeynel Ağa ’nın kızı Ayşe ile bir daha denize donmemek şartıyla evlenir Huzurlu bir hayata kavuşmuştur Ancak bu yaşam Mahmut ’u tatmin etmez Bir gun her şeyi geride bırakarak bir daha donmemek uzere gercek sevgilisinin kollarına atar kendini Denizin kollarına
 
Üst Alt