Son Konu

Ülkemizde Erozyon Ve Nedenleri

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Türkiyede Erozyon Ve Nedenleri
Türkiyede Erozyonun Nedenleri nedir
Ülkemizde Erozyonun Nedenleri nelerdir

1) Doğal Yapıdan Kaynaklanan Nedenler :
A) İklim
İklimin erozyon üstüne etkisi; yağış, sıcaklık ve rüzgarla olmaktadır Bunların içerisinde en önemlisi yağış olup, yağışın da şekli, şiddeti, süresi ve rejimi erozyona bambaşka etkiler yapmaktadır bir de sıcaklık, yağışların çeşidini, toprağın donmasını ve nem içeriğini etkilemek suretiyle detaylı olarak erozyonun şiddetine tesir etmektedir Bu açıdan Doğu Anadolu Bölgemizde toprağın 50 cm derinliğe kadar donması ve sıcak havalarda gevşemesi olayı, diğer bölgelerimizde yağmur ve rüzgar, erozyon olayları açısından önemlidirÜlkemizin dünyadaki konumu nedeniyle bilhassa İç Anadolu, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri'nde yaz kuraklığı ve yağış azlığıyetersizliği diğer bölgelere kadar daha fazladır Bu nedenden nedeniyle, bitki örtüsünün cılız olduğu bu bölgeler ülkemizin erozyondan en fazla etkilenen bölgeleridir Çünkü, kurak ve benzeri kurak sahaların mevcut ekosistemlerinin bozulması basit ve süratli olmakta ve bozulan ekosistemlerinin baştan eski haline getirilmesi de zor ve pahalı olmaktadır
B) Topografya
Yamacın eğim ve uzunluğu erozyonda etkin topografık etkenlerdir Erozyonun şiddeti ve toprağın üstünkörü akışla taşınmasına neden olan faktörlerin başında eğim gelmektedir
Dünyada kara kütlesinin ortalama yüksekliği 700 m, Avrupa'nın 330 m, Afrika'nın 600 m, Asya'nın 1010 m olmasına rağmen Türkiye'nin sıradan yüksekliği 1132 m 'ye ulaşmaktadır Yükselti basamakları dikkate alınarak yapılan değer biçme de 0500 metre arasındaki alanlar ülkemizin % 17,5'u, 5001000 metre arasındaki sahalar % 26,6'sını kaplamakta,10002000 metre arasındaki alanlar ise % 45,9' a ulaşmaktadır
Ülkemiz arazisinin eğimli ve engebeli olması, orman ve ot örtüsünün yıkım edildiği alanlarda doğal dengenin çabucak bozulması sonucunu doğurmaktadır Doğal dengenin bozulması sonucu şipşak toprakların aşınması süreci başlamaktadır Erozyonun şiddetli olarak devam ettiği alanlarda altta yer alan jeolojik yapı yer yer taşlı ve kayalık araziler halinde ortaya çıkmaktadır
C) Jeolojik ve Toprak Yapısı
Ülkemizin jeolojik ve toprak yapısı; çoğunlukla pekişme durumu cılız, ayrışmaya ve değişmeye karşısında fazla direnç göstermeyen taneli, tortul ve volkaniktir Toprak ile jeolojik yapı arasında sıkı bir ilişki vardır azami aşınmaya uğrayan zeminler Eosen ve Neojen zamanlara ait araziler ile volkanik kül ve tüflerdir Çoğunlukla pekişme durumu güçsüz, ayrışmaya ve erozyona aleyhinde pozitif dayanıklılık göstermeyen gevşek yapılardan oluşan topraklarımız erozyona alıngan bir yapıdadır böylece, azami aşınan ve sellere en fazla malzeme veren kaynaklar kumlu, siltli, çakıllı olan pekişmemiş araziler ile bünyesine su aldığında kısa sürede eriyebilen tuzlu ve alkali maddeler bakımından zengin, ulusal ve killi depolar olmaktadır
Ülkemizde, toprak örtüsünün adamakıllı değil olduğu eğimli alanlarda erozyonun şeklini, baskı ve seyrini; jeolojik yapıyı yaratıcı asıl materyalin yapısı, bünye özelliği, yağış sularını tutma ve geçirme kapasitesi gibi fiziki ve kimyasal özellikleri belirler öte taraftan, kurak ve sıcak iklim şartları aşağıda Anadolu'nun kapalı havzalarında çökelmiş olan tuzlu, alkali maddeler bakımından varlıklı killi, marnlı ve jipsli depolarda kimyasal erozyon ön plana geçmiştir
Ülkemizde, bazı asıl kayalar üzerinde oluşan toprak aşınması; kayalıktaşlık alanların ortaya çıkmasına ve dolayısıyla buraların VIII sınıfa giren araziler haline gelmesine yol açmıştır
D) Bitkiler ve Ölü Örtü
Çıplak arazilere oranla bitkiler ile buruşuk arazilerde erozyon daha az meydana gelmektedir; çünkü, bitkiler intersepsiyonla toprağa ulaşan yağışın miktarını, şiddetini ve mekanik etkisini azaltır,kökleriyle toprağı sarar ve taşınmasını önler Orman toprakları ise, suyun sızıntı hızını azaltır ve suyun toprağa sızmasını artırarak erozyonun şiddetini düşürür Ayrıca; ot gibi yaşama, toprak yüzeyinde biriktirdiği ölü örtü ile toprağı yağmura karşısında korumaktadır Özellikle, orman ölü örtüsü, en şiddetli yağışları üstünkörü akıma geçmeden toprak içerisine kolaylıkla geçirebilecek bir infıltrasyon kapasitesine sahiptir
2) Sosyal ve Hesaplı Nedenler :
A) Ormanların Tahribi
Ülkemiz ormanları, bilinçsiz ve yasadışı faydalanmalar, otlatma, tarla açma ve bilinçsiz endüstrileşme gibi çok öbür başvuru formu amaçları ile yıkım edilmekte ve antropojen step alanına dönüştürülmektedir bir de bu alanlarımız orman niteliğini kaybettiği gerekçesiyle 17442 madde ve 289633022B gibi hukuki düzenlemelerle orman tahdit alanı dışarısına çıkarılmakta ve böylece ormansızlaşma yaratılmaktadır Örneğin 19741994 yılları arasında 412:000 hektar bölge orman tahdit alanı dışına çıkartılmıştır Son yıllarda sıkça sel afetlerine uğrayan Bolu ilinin Düzce, Yığılca ve Kaynaşlı mesken birimlerinde 19681986 yılları aralarında bu yasalarla ortaya meydana çıkan orman azalmasının sırasıyla, 3876 ha, 2382 ha ve 83,9 haolduğu saptanmıştır
Hem, Anadolu köylüsü, orman alanlarının tümünü adeta bir mera alanı gibi görmekte ve herhangi bir izin almaya lüzum görmeksizin bu alanlarda gelişigüzel hayvan otlatmacılığını sürdürmektedir Fakat, orman idaresince gençleştirmeye tefrik edilen sahaların dikenli tel ile koruma altına alınması halinde bu otlatmaya zorda olsa engel olunabilmektedir
Bu şekilde; devlete ait orman alanlarının ve mera niteliği taşımayan define arazilerinin derme çatma ve fazla otlatma amaçlı kullanılması da Türkiye'deki erozyonun artmasının esas etkenlerinden birini oluşturmaktadır
Her yıl meydana gelen yüzlerce orman yangını ile de binlerce hektar orman değil olmaktadır Yüksek eğimli orman alanlarında, ormanın ortadan kalkması sonucunda erozyon hareketleri tez artmaktadır: Yeşil örtünün aniden yangınlarla yok olması, sağnak biçiminde yağan birincil yağışlarla birlikte toprak kaybına ve bir çok yerin bir daha yeşil örtü ile kaplanamayacak şekilde elden çıkmasına, sahanın taş ve kayalığa dönüşmesine neden olmaktadır
B) Tarım Alanlarında Hatalı Arazi Kullanımı
Ülkemizde kabiliyet sınıflarına göre tarıma uygun olmadığı halde tarım yapılan ve bu şekilde hatalı kullanılan arazinin alanı 61 milyon hektarı bulmaktadır
Yanlış arazi kullanımı, değişik amaçlara karşın uygulamalarla gitgide artarak artmaktadır I IIIII ve IV sınıf arazilerdeki yaklaşık 172 000 hektar arazi yerleşme alanı ve sanayi alanı olarak kullanılmaktadır Özellikle son 20 yıldan bu yanlamasına tarım alanları yerleşim ve ticari tesislerle işgal edilmesi büyük bir ivme kazanmıştır Bu durum tarımda verimi azaltırken bununla birlikte su baskını ve taşkınları da artırmıştır
diğer taraftan 2634 Sayılı Turizmi Özendirme Kanunu, 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kanunu'na 3711 Sayılı Kanun'la eklenen 18 Madde, 6831 Sayılı Orrrıan Kanununun 17 ve 115 Maddeleri, 2924 Sayılı Orman Köylerinin Kalkındırılması Hakkındaki Kanun ve değişiklikleri ( 3763 ve 4127 Sayılı kanunlar), 3213 Sayılı Maden Kanunu önemli ölçüde orman tahribatına yol açmaktadır
C) Meralarda Fazla Otlatma
Verim kapasitesinin çok üstünde ve yamalı otlatılan meralarda ot örtüsünün imha olması yüzey erozyonunu arttırmaktadır Çayır kapasitesi aşıldığı andan itibaren, meradaki ot gibi yaşama ve toprağın yapısı bozularak erozyona kullanışlı ayla gelir Meralarda, içten otlatma mevsiminin seçilememesi ve tersine ağır otlatma yapılması, meraların fazla derecede imha edilmesine niçin olur Dolayısıyla erozyonun kaynağı olarak vasfını kaybetmiş meralar büyük önem taşır
D) Düzensiz ve Yamalı Kırsal Yerleşme
Tabiatı en fazla kullanan, en fazla bozan ve en çok düzelten insandır İnsan müdahalesi olmadan meydana gelen erozyona olağan erozyon denilmektedir İnsan; tarımsal, sosyal ve idareli ihtiyaçları için bitki örtüsünü kaldırarak, toprağı diğer tatbik şekillerine dönüştürmektedir
1997 nüfus sayımına kadar, yurdumuzda orman içi ve civarı köylerde 7050 milyon insan yaşamaktadır Bu köylerin birçok özellikle dağlık alanlarda pat diye pozitif mahallenin birleşmesinden meydana gelmektedirBu köylerin manâlı bir bölümünde yeterli hesaplı gelire sahip olmayan fakir halk yaşamaktadır Bu durum, rakımı yüksek dağlık alanlarda ekosistemin bozulmasına ve böylece erozyonun hızlanmasına niçin olmaktadır *
 
Üst Alt