Son Konu

Yaşanmış İbretlik Hikayeler

bilgiliadam

Yeni Üye
Katılım
16 Ağu 2017
Mesajlar
1,516,397
Tepkime
42
Puanları
48
Credits
-46,831
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Yaşanmış İbretlik Kısa Hikayeler


Yaşanmış ibretlik kısa hikayeler arasından en guzellerini secmeye calıştım bu iki hikaye gerceten cok etkileyici sizde beğenerek ve ibret alarak okuyacaksınız


İnsanlık Dersi

Canakkale Savaşlar'ında savaşıp, bir kolu ile bir ayağını kaybeden Fransız Generali Bridges, yurduna dondukten sonra anlattığı bir savaş hatırasında şoyle diyor:

Fransızlar, Turkler gibi mert bir milletle savaştıkları icin daima iftihar edebilirsinizHic unutmamSavaş sahasında doğuş bitmiştiYaralı ve olulerin arasında dolaşıyorduk az evvel, Turk ve Fransız askerleri sungu sunguye gelip ağır zaliyat vermişlerdiBu sırada gorduğum bir hadiseyi omrum boyunca unutamayacağımYerde bir Fransız askeri yatıyor, bir Turk askeride kendi goleğini yırtmış onun yaralarını sarıyor, kanlarını temizliyorduTercuman vasıtası ile şoyle bir konuşma yaptık:

Nicin oldurmek istediğin askere ediyorsun? Mecalsiz haldeki Turk askeri şu karşılığı verdi:
Bu Fransız yaralanınca cebinden yaşlı bir kadın resmi cıkardıBirşeyler soyledi, anlamadım ama herhalde annesi olacaktıBenim ise kimsem yokİstedim ki, o kurtulsun, anasının yanına donsun

Bu asil ve alicenap duygu karşısında hungur hungur ağlamaya başladımBu sırada, emir subayım Turk askerinin yakasını actıO anda gorduğum manzaradan yanaklarımdan sızan yaşlarımı dondurduğunu hissettimCunku, Turk askerinin goğsunde bizim askerinkinden cok ağır bir sungu yarası vardı ve bu yaraya bir tutan ot tıkamıştıAz sonra ikisi de olduler

İbretlik bir yaşanmış hikaye

Başortusu ile ilgili herkesin bir ortunuş hikayesi ve daha sonrasında yaşadığı musbet ya da menfi hadiseler vardır Kızım, başını henuz birinci sınıfa giderken ortmuştu Yedisekiz yaşlarındaydı Fırfırlı, suslu, guzel ve kucuk başortuleri vardı Buyuk, kucuk herkesin ifadesi ile, başortusu cok yakışıyordu ona Bazı buyuk hanımlar, “Boyle guzel yakışsa biz de ortunurduk diyorlardı ama, bu tabii ki mazeretti Sanki sadece yakışanlar ortermiş de, yakışmayanlar o emirden muaf tutulmuş gibi Bazen de cok kucuk olduğunu, daha sonra da ortse olabileceğini dile getirirlerdi Bir gun dedim:

Şu anda başınızı ortmenize engel nedir?

Dediler ki: “Yaşımız epey gecti, zor geliyor Belki daha erken olsaydı, nefsimize zor gelmezdi

“Bakın, kendiniz itiraf ettiniz işte, ben kızıma 1516 yaşından sonra ortunmesini teklif etsem, belki zor gelecek, kabul etmekte zorlanacaktı

“Doğru! dediler Bu arada bir soru daha buldular

“Peki şu anda sizin zorunuzla değil de, kendi arzusu ile mi ortunuyor acaba, ne dersiniz?
Ben de şu hadiseyi anlattım onlara:

“Birgun, bir kac genc kız gelmişti, hemen yanımızdaki meslek lisesinden Başortusu hakkında, ahiret, cennet ve cehennem hakkında cok cok konuştuk onlarla Sonradan okul haricinde başlarını ortmeye başlamışlar Onlar gittikten sonra kızımla başbaşa kalınca ona sordum Biraz da ortunmesindeki şuur derecesini merak etmiştim Acaba neyi, ne kadar anlıyor du?

“Kızım, sen daha pek kucuksun İstersen biriki sene sonra da ortunebilirsin Seni zorlamış olmayalım, ne dersin?

Bir an durakladı Sonra gozlerinden inci gibi yaşlar dokulme ye başladı “Anne, o kızlara anlatırken de dedin, olum ne vakitte gelecek belli değil Beni cehenneme mi layık goruyorsun Ya olur da ben boyle kucuk yaşımda olursem, Allaha ne cevap vereceğim? Ben başımı bir kere orttum, artık acmam!

Hanımlar ibretle dinlemişlerdi ve onlarında gozlerinde yaş vardı Dedim ki, “Şimdi şu cevap, şuursuz bir cevap mı? İstemeyerek yaptığına dair ne hissettiniz?

Tamam Zorlamadığınıza dair kanaat sahibi olduk Zaten o kucuk kız, fırsat buldukca, bahcede otururken herşeyi bize anlatıyor Etkilenmiyor değiliz, ama yapamıyoruz işte Ne mutlu ona!

Bir gun kızımı bakkala yollamıştım Daha sekiz yaşlarındaydı Cocukluk bu ya, başortusunu evde unutup gitmiş Siparişlerini vermiş Bakkal hazırlarken birden Bakkal amca, sen hazırlayadur Ben başortumu evde unutmuşum! Gidip ortup geleyim!

“Kızım alacaklarını vereyim de, oyle git O zaman ortersin

“Olmaz! Hemen gidip, almam lazım Gecikemem!

Adamcağız hem gulmuş, hem duşunmuş Peki o halde, ort de gel başortunu demiş Sonradan, bana da anlatmıştı bu hadiseyi bakkalımız Cok hoşuma gitmişti onun şirin hali Kucuk ama, şuurlu demişti

Yine birgun bakkalda, son derece acık ve yaşlı bir bayan, kucucuk kızıma cıkışmış: “Bak bana! Niye ortunuyorsun sen? Cevap ver! demiş Dukkan, muşteri dolu Herkes sıra bekli yor Boyle amansızca soru soran bir kadına, cocuğun ne cevap vereceğini merak ederek, beklemeye başlamışlar Kızım hic bozuntuya vermeden, soruyu ona iade ederken, Siz neden ortunmuyorsunuz ki? Siz cevap verin, ben de cevap vereceğim! Kadıncağız kızarmış Hicbir cevap veremeden, oylece donmuş kalmış Alacaklarını almadan, cıkıp gitmiş Eve gelince sormuştu kızım: “Anne ne o cevap verdi, ne de ben Ama bakkaldaki herkes benim başımı okşadı, neden?

İşte boyle Cocuk bile olsa, başortusu ile ilgili bircok macerası cıkabiliyor demek Hatırladıklarım bu kadar Elbette daha pek cok vardı Fakat, bunlar da epey ibretli, ne dersiniz?
 
Üst Alt