Son Konu

Abbâs Ibn Abdulmuttalib

nicebayan

Yeni Üye
Katılım
24 Ara 2016
Mesajlar
378,708
Tepkime
2
Puanları
38
Yaş
35
Web
nicebayan.com
Credits
-1
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Abbâs Ibn Abdulmuttalib

Hz Peygamber'in amcası Künyesi Ebu'lFazl Babası Abdulmuttalib, annesi Nuteyle'dir Abbas Rasûlullah'tan bir iki yaş büyüktü

Abbas, çocukluğunda kaybolmuştu Annesi onu bulunca Kâbe'nin örtülerini ipeklilerle yenilemişti Rasûlullah çocukken annesi ölünce dedesi Abdulmuttalib'in himayesine geçtikten sonradan Abbas'la çocuklukları beraber geçti Gençliğinde Hz Abbas ticaretle uğraşıp, zengin oldu Araplar arasında Kâbe'ye hizmet büyük bir haysiyet sayılırdı Kâbe hizmetleri Kureyş'in ileri gelenleri arasında bölüşülmüştü Hz Abbas da sikâye* görevini yapıyordu Hac günlerinde Abbas ile kardeşleri Zemzem kuyusundan su çekerek hacılara dağıtırlardı Hz Abbas su dağıtma görevini İslâm'dan daha sonra da sürdürdü Peygamberimiz Veda Haccı'nda Zemzem kuyusunun başına gelip Hz Abbas'tan su istemiştir

Hz Abbas, Peygamberimiz (sas) İslâm'ı yaymaya başladığında nesnel bir söylev takınmıştı Ne iman etmiş, ne de karşı koymuştu Hatta kabul etmemesine karşın İslâm davetinde Hz Peygamber'e tezgâhtar olmuştur Medineliler Akabe'de Hz Peygamber'e bey'at ettiklerinde Hz Abbas da orada bulunmuştu Bey'at sırasında Rasûlullah'ın elini tutmuş, Medinelilerle bey'atin gerçekleşmesinde önemli bir rol oynamıştır Hz Abbas, müslüman görünmese de, ticârî ve idârî nüfûzundan Hz Peygamber'i yararlandırmıştır öte yandan hanımı Ümmü'l Fazl ise, birincil müslümanlardandır Müşrikler Bedir'e bu arada cebren Hz Abbas'ı da götürdüler Hz Abbas'ın kerhen müşriklerle Bedir savaşına katılması üstüne Rasûlullah şöyle dedi:

Abbas'a her kim rastgelirse sakın öldürmesin O, müşriklerin zoru ile yurdundan gönülsüz çıkmıştırAma Hz Abbas, Bedir'de esir düştü ve Rasûlullah'ın huzuruna çıkarıldı Rasûlullah ona kendisi, kardeşleri ve müttefiki olan Utbe b Amr için fidye vermesini söyledi O ise yalnız kendisi için yüz, Akil için seksen ukiyye aşağı yukarı yedi bin dirhemaltın vermekle yetindi Ötekiler kendi mallarından fidye verip kurtuldular Abbas, fidyeleri verdikten daha sonra Rasûlullah'a şöyle dedi: Beni Kureyş'in fakiri dedirtecek hâle koydun Hayatım baştan başa ötekine berikine avuç açacak hâle getirdinRasûlullah da cevaben: Peki Ümmü'lFazl'e emanet ettiğin mallar ne oldu? Buraya gelirken, 'Şayet kazaya uğrarsam işte bunları oğullarım Fazl, Abdullah ve Kusem için sakla, seni kendimden sonradan zengin bırakıyorum' diyerek gösterip gömdüğün altınlar ne oldu?buyurdu Abbas şaşırdı ve Vallahi senin Rasûlullah olduğuna şehadet ederim Bunu benden, diğer taraftan Ümmü'l Fazl'dan başka hiçbir kimse bilmiyordudedi ve o anda hemen iman etti sonra Hz Abbas Mekke'ye döndü Müslümanlığını gizledi ve Mekke'deki müslümanları korudu; Mekke ve müşriklerle ilgili Peygamberimize haberler yolluyordu Hz Abbas, Mekke'nin fethinden kısa bir süre önce Medine'ye hicret etti Hatta yolda Mekke'yi fethe gelmekte olan Hz Peygamber ile karşılaştığında Rasûlullah ona, Ben peygamberlerin sonuncusu, sen de muhacirlerin sonuncususundemiştir Abbas Mekke'nin fethinden daha sonra Peygamber'in yanına yer aldı; Huneyn'de İslâm ordusu dağılıp fazla eksik birey kalmışken Abbas, Peygamberimizin atının dizginlerini tutmuş ve çağrısıyla müslümanları çözülmekten kurtararak baştan toplanmalarını sağlamış ve savaşın kazanılmasına sebep olmuştur Böylelikle onun gür sesi doğru büyük bir yenilgi önlenmiş oldu

Hz Peygamber, Vedâ Hutbesi'nde, fâizin her türlüsünün ayağı aşağı olduğunu ve ilk kaldırdığı fâizin amcası Abbas'a ait olan fâiz borçları olduğunusöylemiştir Hz Abbas çok zengindi ve faizle borç para veriyor, yani tefecilik yapıyordu; fakat fâizin kaldırılmasından sonradan bir daha fâiz alışverişiyle uğraşmamıştır Bizans seferlerinde müslüman orduların tabanca ve teçhizatının malı kaynağını da Hz Abbas karşılamıştır

Hz Abbas'ı, Rasûlullah'ın vefatı esnasında hilâfet meselesiyle uğraşırken bulmanın anlamı, onun, halifeliğin Hâşimoğullarında kalmasını istediği biçiminde yorumlanabilir Hz Peygamber rahatsızlanınca Hz Abbas, Hz Ali'ye, Görmüyor musun? Rasûlullah vefât etmek üzeredir Ben Abdulmuttalib oğullarının ölecekleri sırada yüzlerinin ne hâle geldiğini bilirim Haydi Allah Rasûlü'nün yanına gidelim de halifeliği kime bırakacağını soralım Bize bırakırsa bunu bilelim Bizden başkasına bırakıyorsa kendisiyle konuşalım, bize gerekli tavsiyelerde bulunsundedi Hz Ali bu teklifi reddederek, Allah'ın elçisinden bunu sorar da, o başkanlığın bize ait olmadığını söylerse millet bizi hiçbir vakit başkan yapmaz, onun için ben bunu soramamdedi

Hz Âişe'den rivâyete tarafından, Rasûlullah hastalandığında burnuna burun otu damlatıldı Hz Peygamber ayıldıktan daha sonra şöyle dedi: Abbas'tan başka her birinizin burnuna bu hap damlatılacaktırÇünkü Abbas hap damlatılırken hazırlanmış değildiDiğer bir rivâyete göre, Hz Abbas, Rasûlullah'ın burnuna ilaç damlatmış, Peygamberimiz ayıldığında İlacı kim damlattı?demiş; Abbas'ın damlattığı söylendiğinde Rasûlullah (sas) Habeşistan'ı dikkat çekici ederek, Bu ilacı kadınlar işte şu memleket kadar getirdiler Neden bu ilacı damlattınız?diye sormuştur Abbas da Biz senin zatülcenb hastalığına tutulmandan korktukdemiş Rasûlullah da şu cevabı vermiş: Allah beni bu hastalıkla cezalandırmaz Amcam hariç almak üzere evde bulunanların hepsinin burnuna bu ilaç damlatılacaktır

Hz Abbas üç halife vaktinde da yaşadı Hicretin otuziki'nci yılında Medine'de seksen sekiz yaşında vefat etti Cenâze namazını Hz Osman kıldırdı 653 yılında öldüğünde arkasından on erkek çocuk ile bir çok kız çocuğu bırakmıştır Hudeybiye barışı esnasında Hz Abbas'la görüşen Hz Peygamber onun baldızı Meymûne ile evlenmişti Hz Abbas'ın soyundan gelenler sonradan Abbâsîler devletini kurdular

Rasûlullah, amcası Hz Abbas'a saygı gösterir, onu övgü dolu sözler söylerdi Abbas bendendir, ben de ondanımBir gün sarhoşun biri yakalanmış götürülürken Abbas'ın evine kaçmıştı Her Tarafta yakalandıktan sonradan durum Rasûlullah'a anlatılınca o gülümsemiş ve bir şey söylememişti Rasûlullah, Abdulmuttalib oğlu Abbas, bu Kureyş'in en cömerdi ve akrabalık bağlarına en saygılısıdemişti Hz Abbas esir azâd etmeyi çok severdi Devlet işlerinde halifeler onun fikrini alırlardı Hz Ömer onu yağmur dualarına alır götürürdü Içten, geniş düşünceli, cömert, yardımsever bir sahabeydi Nesli alabildiğine çoğalmıştır Buhârî ve Müslim'de ondan otuzbeş hadis rivayet edilmektedir Hz Abbas Medine'de elBakî' kabristanında medfundur
*
 
Üst Alt