Ağız kokusu, toplulukta sıkça görülen ve kişinin içtimaî hayatını olumsuz cephede etkileyen birçok farklı sebebe dayalı bir meseledir. Ağız içindeki kimi bakteriler besin kalıntıları ile birleşerek bu istenilmeyen kokuya sebep olur.
İnsan nefesinde birçok kimyasal husus bulunur ve bu kimyasal unsurların birçok akciğerlerden ağza hakikat gelir ve nefes alıp-verme sırasında
makûs nefes kokusu oluşur.
Herkeste sabah birinci uyandığında ağız kokusu görülebilir. Bu, olağan sayılabilecek bir durumdur. Ağız kokusu sorunu yaşayan bireyler, toplumsal hayatlarında çeşitli dertler yaşarlar. Beşerlerle yakın aralıkta diyalog kuramama, daima ağzını eliyle kapatma üzere olumsuz hareketlerin
devamında kişi, kendini toplumsal hayattan soyutlamaya başlar.
ABD’de yapılan bir araştırmada erkeklerin %50’si, kadıların ise %60’ı ağız kokusu meselesi yaşadıklarını ve bu sebeple ağız kokusunu gidermek için çeşitli yardımcı eserler (sprey vs.) kullandıklarını belirtmişlerdir.
Ağız kokusunun çeşitleri ve tedavileri nelerdir?
1.Gerçek Ağız Kokusu
a)Fizyoloik Ağız Kokusu
Bu stil ağız kokusu kişinin sabah birinci uyandığında sahip olduğu yahut gün içinde beslendiği besinlerden kaynaklı (sarımsak gibi) ağız kokusudur. Rastgele bir tedaviye gerek yoktur. Çeşitli ağız gargaraları ve lisanın, diş fırçalarının art yüzeyindeki tırtıklı yerler fırçalanması ile bu çeşit kokular giderilebilir. Kısa periyodik tahlillerle istenilmeyen koku giderilse de, tekrar oluşma ihtimali yüksektir.
Fakat yeniden de sistemli bir ağız bakımıyla bu usul ağız kokusunun önüne rahatlıkla geçilebilir.
Fizyolojik Ağız Kokusu Tedavisi
Burada değerli olan kokunun kaynağıdır. Dişlerin ve lisanın uygun temizlenmesi tesirli rol oynayacaktır. Münhasıran lisanın art kısmı en çok kokan nokta olduğundan, düzgünce temizlenmelidir.
Lisan fırçalarken kişilerin en çok karşılaştığı mesele bulantı ve kusmadır. Bunun önüne geçebilmek için aynanın önünde lisan fırçalanmamalı, nefes verme sırasında kısa hareketler ile temizleme yapılmalıdır.
Bunu takiben gargara kullanmak, ariliği tamamlamada tesirli olacaktır. Yüksek alkol içeren eserlerin kokuyu daha da arttırdığı unutulmamalıdır. Lisan sırtında bakteri üremesini ortadan kaldırmak için, sakız çiğnemenin de tesirli olduğu tespit edilmiştir.
b)Patolojik Ağız Kokusu
Bazen şahıslar ağız kokularının farkında değillerdir. Patolojik ağız kokusu kalıcıdır. Fizyolojik ağız kokusundaki üzere gargara, diş fırçalama üzere durumlarla giderilmez.
Bu tip ağız kokusunu 3 kategoride inceleyebiliriz.
Tip 1: Bu tip ağız kokusuna sahip kimseler, kendi ağız kokularının farkında ve bundan rahatsız olan şahıslardır. Bu sebeple diş tabibine başvururlar.
Tip 2: Bu insanlar kendi ağız kokularının farkında olmayıp, muhitleri tarafından uyarılarak diş doktoruna müracaat ederler.
Tip 3. Bu tipte direk ağız kokusunun tespiti yoktur. Yalnızca ağız kokusu kuşkusuyla kişi diş doktoruna başvurur.
Patolojik Ağız Kokusu Tedavisi
Ağız kokusu ağız içi sebeplere dayalıysa evvel ağız içi hijyenine kıymet verilmeli, çürükler tedavi edilmeli diş taşları temizlenmelidir..
Başkaca günlük olarak diş ipi kullanan insanlarda, kullanmayanlara nazaran daha az ağız kokusu olduğu bilinmektedir.
Şayet tüm bu paklığa karşın ağız kokusu giderilemiyorsa ve ağız dışı sebeplerden kaynaklı olduğu düşünülüyorsa, yeterli bir kompetan tabibe başvurmalıdır.
c)Psikolojik Ağız Kokusu
Birtakım kimseler inatla sairleri tarafından fark edilmeyen lakin kendisinin fark ettiği ağız kokusundan şikayetçidir. Bu, bazen o kadar şiddetli bir hal alır ki kişinin psikolojisi bozulabilir. Ayrıyeten gerilime maruz kalan şahıslarda tükürük akışı azalır ve ağız kurur. Bu da ağız kokusuna yol açabilir. Ne biçimde olursa olsun gerilim vesair tüm rahatsızlıklarda olduğu üzere ağız ve diş sıhhatini da olumsuz cephede tesirler.
Ruhsal Ağız Kokusu Tedavisi
Hasta motive edilerek ağız kokusunun olmadığına ikna edilmelidir.
2.Halitofobi
Ağız kokusu tedavisi olmuş kişi, hala ağzının koktuğunu düşünmektedir. Hastalarda ağız kokusu korkusu görülür.
Halitofobi Tedavisi
Halitofobi teşhisi konulan hastalar, yani tedavi olduğu halde hala ağzının koktuğunu düşünen kimseler, psikiyatristlerden yardım alabilirler.
‘’ Bu tedaviler sonucunda; kişi hem toplumsal hayatında tekrar eski konumuna kavuşabilecek, hem özgüvenini geri kazanmış olacak ve tüm bu bakımlarla sağlıklı bir ağız içine sahip olacaktır. ‘’
Ağız Kokusu Hakkında Bilinmeyen Gerçekler
Yerküredeki bir çok insan ağız kokusundan şikayet etmektedir. O denli ki her 4 şahıstan 3’ü bu sorunu yaşamaktadır ve bu yüksek bir orantıdır.
Diş fırçalamanın ağız kokusunu engellemedeki tesiri %33 iken, diş ile birlikte lisan de fırçalandığında bu orantı, %42-88 arasında değişmektedir. Bu da demek oluyor ki yalnızca dişleri değil, lisanı de fırçalamak ağız kokusunun önlenmesinde çok değerli bir role sahiptir.
Piyasada satılan gargaraların % 95’i alkol içerir. Halbuki alkol bir müddet sonra ağızda şiddetli ağız kokusu yapmaktadır. Birebir formda içerisinde bazik unsur bulunan diş macunu ve sakız da ağız kokusunu gidermez, tersine arttırır.
Ağız kokusu illa dişleri bakımsız olan şahıslarda görülmez. Dişleri son radde bakımlı insanlarda de ağız kokusu görülebilir.
Şiddetli ağız kokusuna sahip birden fazla insan kendi ağız kokularının farkında olmayabilirler.
Lisanın gerisindeki buruşuk meydanda daima tükürüğün birikmesi, burada bakterilerin üremesine ve böylelikle ağız kokusuna sebep olabilmektedir.
AĞIZ KOKUSUNU GIDERMEK İÇIN NELER YAPILABILIR?
Bu aşamada ağız kokusunun ağız içi sebeplerden mi yoksa öbür sebeplerden mi kaynaklandığının tespiti çok kıymetlidir. Şayet bu kokuya sebep olabilecek çürük diş vs. varsa öncelikle bunlara gerekli tedaviler yapılmalıdır.
Şekersiz sakız çiğnemek tükürük akışını arttırır. Bu da besin artıklarının temizlenmesinde tesirli rol oynayacaktır.
Diş taşlarının temizlenmesi ağız kokusunu azaltıcı en değerli faktördür.
Ağız gargalaralarının kullanılması ve lisanın fırçalanması da kokunun giderilmesinde tesirli olacaktır. Diş aklığından sonra kesinlikle diş ipi kullanılmalıdır.
Su içeriği bol olan zerzevat (domates, kereviz, pırasa) , meyve (elma ),maydanoz tüketmek ağız kokusunun giderilmesinde yararlı olacaktır.
Başkaca daha ziyade su içerek ağzınızın kurumasını engelleyebilir ve böylelikle ağız kokusuna mani olabilirsiniz.
LISAN NASIL FIRÇALANIR?
Lisanın fırçalanması, ağız aklığında diş fırçalamaktan çok daha tesirlidir.
Lisanın fırçalanması için şahsi fırçalar ve kazıyıcılar bulunmaktadır. Bu münhasıran bulantı refleksi olan hastalar için kolaylık sağlar.
Lisan fırçalanırken olabildiğince dışarı çıkarılır ve lisan kazıyıcı en geriye kadar yerleştirilir. Lisana kuvvet uygulanarak yavaşça öne sahih çekilir.
Ağız Kokusu Tanısı Nasıl Koyulur?
1.Hasta şikayetleri
Hasta ağız kokusu şikayetiyle diş tabibine başvurur.Fakat başvuran hastaların büyük bir kısmında ağız kokusu görülmez.Bu sebeple hasta şikayetleri ağız kokusunun tespitinde çok muteber bir yol değildir.
2.Organoleptik metot (koklama testi)
Çevresel değişkenlere nazaran değişiklik gösterdiğinden, çok emniyetli değildir.Nadir kullanılır.Ölçünden evvel hasta yediklerine ve içtiklerine dikkat etmelidir.Hem testi yapan hem de yaptıran kişi için pek beğenilen bir usul değildir.
3.Tükürük inkübasyon testi
Kolay olduğundan organoleptik ölçümlere alternatif olarak yararlı olur.
4.Evde uygulanan mikrobiyal testler
5.Hastanın etrafından gelen şikayetler
Hasta bazen ağız kokusunu kendisi fark edemese de, etrafı tarafından ağzı koktuğu konusunda uyarılır.
6.Dilin art tarafında biriken ve kokuya sebep olan tükürükten örnek alınarak kokuya bunun sebep olup olmadığı anlaşılabilir.
7.Halimetre
Halimetre, nefesteki sülfür içerikleri tespit etmesi sebebiyle ağız kokusunun teşhis ve tedavisinde kıymetli bir noktaya sahiptir. Ölçümler hastanın ağız yahut burnundan verdiği hava ile yapılır. En çok tercih edilen,en kolay ve süratli metottur..
8.Gaz kromatografi usulü nedir?
Sülfür içerikler için son aşama hassas fotometrik dedektörler içeren kişisel bir cihazdır.. Ama bu cihazın tasarrufu kolay olmadığından hususî bir mütehassıs gerektirir ve bu da kullanıcılar için pratik olmaz ve tercih edilmez.
İnsan nefesinde birçok kimyasal husus bulunur ve bu kimyasal unsurların birçok akciğerlerden ağza hakikat gelir ve nefes alıp-verme sırasında
makûs nefes kokusu oluşur.
Herkeste sabah birinci uyandığında ağız kokusu görülebilir. Bu, olağan sayılabilecek bir durumdur. Ağız kokusu sorunu yaşayan bireyler, toplumsal hayatlarında çeşitli dertler yaşarlar. Beşerlerle yakın aralıkta diyalog kuramama, daima ağzını eliyle kapatma üzere olumsuz hareketlerin
devamında kişi, kendini toplumsal hayattan soyutlamaya başlar.
ABD’de yapılan bir araştırmada erkeklerin %50’si, kadıların ise %60’ı ağız kokusu meselesi yaşadıklarını ve bu sebeple ağız kokusunu gidermek için çeşitli yardımcı eserler (sprey vs.) kullandıklarını belirtmişlerdir.
Ağız kokusunun çeşitleri ve tedavileri nelerdir?
1.Gerçek Ağız Kokusu
a)Fizyoloik Ağız Kokusu
Bu stil ağız kokusu kişinin sabah birinci uyandığında sahip olduğu yahut gün içinde beslendiği besinlerden kaynaklı (sarımsak gibi) ağız kokusudur. Rastgele bir tedaviye gerek yoktur. Çeşitli ağız gargaraları ve lisanın, diş fırçalarının art yüzeyindeki tırtıklı yerler fırçalanması ile bu çeşit kokular giderilebilir. Kısa periyodik tahlillerle istenilmeyen koku giderilse de, tekrar oluşma ihtimali yüksektir.
Fakat yeniden de sistemli bir ağız bakımıyla bu usul ağız kokusunun önüne rahatlıkla geçilebilir.
Fizyolojik Ağız Kokusu Tedavisi
Burada değerli olan kokunun kaynağıdır. Dişlerin ve lisanın uygun temizlenmesi tesirli rol oynayacaktır. Münhasıran lisanın art kısmı en çok kokan nokta olduğundan, düzgünce temizlenmelidir.
Lisan fırçalarken kişilerin en çok karşılaştığı mesele bulantı ve kusmadır. Bunun önüne geçebilmek için aynanın önünde lisan fırçalanmamalı, nefes verme sırasında kısa hareketler ile temizleme yapılmalıdır.
Bunu takiben gargara kullanmak, ariliği tamamlamada tesirli olacaktır. Yüksek alkol içeren eserlerin kokuyu daha da arttırdığı unutulmamalıdır. Lisan sırtında bakteri üremesini ortadan kaldırmak için, sakız çiğnemenin de tesirli olduğu tespit edilmiştir.
b)Patolojik Ağız Kokusu
Bazen şahıslar ağız kokularının farkında değillerdir. Patolojik ağız kokusu kalıcıdır. Fizyolojik ağız kokusundaki üzere gargara, diş fırçalama üzere durumlarla giderilmez.
Bu tip ağız kokusunu 3 kategoride inceleyebiliriz.
Tip 1: Bu tip ağız kokusuna sahip kimseler, kendi ağız kokularının farkında ve bundan rahatsız olan şahıslardır. Bu sebeple diş tabibine başvururlar.
Tip 2: Bu insanlar kendi ağız kokularının farkında olmayıp, muhitleri tarafından uyarılarak diş doktoruna müracaat ederler.
Tip 3. Bu tipte direk ağız kokusunun tespiti yoktur. Yalnızca ağız kokusu kuşkusuyla kişi diş doktoruna başvurur.
Patolojik Ağız Kokusu Tedavisi
Ağız kokusu ağız içi sebeplere dayalıysa evvel ağız içi hijyenine kıymet verilmeli, çürükler tedavi edilmeli diş taşları temizlenmelidir..
Başkaca günlük olarak diş ipi kullanan insanlarda, kullanmayanlara nazaran daha az ağız kokusu olduğu bilinmektedir.
Şayet tüm bu paklığa karşın ağız kokusu giderilemiyorsa ve ağız dışı sebeplerden kaynaklı olduğu düşünülüyorsa, yeterli bir kompetan tabibe başvurmalıdır.
c)Psikolojik Ağız Kokusu
Birtakım kimseler inatla sairleri tarafından fark edilmeyen lakin kendisinin fark ettiği ağız kokusundan şikayetçidir. Bu, bazen o kadar şiddetli bir hal alır ki kişinin psikolojisi bozulabilir. Ayrıyeten gerilime maruz kalan şahıslarda tükürük akışı azalır ve ağız kurur. Bu da ağız kokusuna yol açabilir. Ne biçimde olursa olsun gerilim vesair tüm rahatsızlıklarda olduğu üzere ağız ve diş sıhhatini da olumsuz cephede tesirler.
Ruhsal Ağız Kokusu Tedavisi
Hasta motive edilerek ağız kokusunun olmadığına ikna edilmelidir.
2.Halitofobi
Ağız kokusu tedavisi olmuş kişi, hala ağzının koktuğunu düşünmektedir. Hastalarda ağız kokusu korkusu görülür.
Halitofobi Tedavisi
Halitofobi teşhisi konulan hastalar, yani tedavi olduğu halde hala ağzının koktuğunu düşünen kimseler, psikiyatristlerden yardım alabilirler.
‘’ Bu tedaviler sonucunda; kişi hem toplumsal hayatında tekrar eski konumuna kavuşabilecek, hem özgüvenini geri kazanmış olacak ve tüm bu bakımlarla sağlıklı bir ağız içine sahip olacaktır. ‘’
Ağız Kokusu Hakkında Bilinmeyen Gerçekler
Yerküredeki bir çok insan ağız kokusundan şikayet etmektedir. O denli ki her 4 şahıstan 3’ü bu sorunu yaşamaktadır ve bu yüksek bir orantıdır.
Diş fırçalamanın ağız kokusunu engellemedeki tesiri %33 iken, diş ile birlikte lisan de fırçalandığında bu orantı, %42-88 arasında değişmektedir. Bu da demek oluyor ki yalnızca dişleri değil, lisanı de fırçalamak ağız kokusunun önlenmesinde çok değerli bir role sahiptir.
Piyasada satılan gargaraların % 95’i alkol içerir. Halbuki alkol bir müddet sonra ağızda şiddetli ağız kokusu yapmaktadır. Birebir formda içerisinde bazik unsur bulunan diş macunu ve sakız da ağız kokusunu gidermez, tersine arttırır.
Ağız kokusu illa dişleri bakımsız olan şahıslarda görülmez. Dişleri son radde bakımlı insanlarda de ağız kokusu görülebilir.
Şiddetli ağız kokusuna sahip birden fazla insan kendi ağız kokularının farkında olmayabilirler.
Lisanın gerisindeki buruşuk meydanda daima tükürüğün birikmesi, burada bakterilerin üremesine ve böylelikle ağız kokusuna sebep olabilmektedir.
AĞIZ KOKUSUNU GIDERMEK İÇIN NELER YAPILABILIR?
Bu aşamada ağız kokusunun ağız içi sebeplerden mi yoksa öbür sebeplerden mi kaynaklandığının tespiti çok kıymetlidir. Şayet bu kokuya sebep olabilecek çürük diş vs. varsa öncelikle bunlara gerekli tedaviler yapılmalıdır.
Şekersiz sakız çiğnemek tükürük akışını arttırır. Bu da besin artıklarının temizlenmesinde tesirli rol oynayacaktır.
Diş taşlarının temizlenmesi ağız kokusunu azaltıcı en değerli faktördür.
Ağız gargalaralarının kullanılması ve lisanın fırçalanması da kokunun giderilmesinde tesirli olacaktır. Diş aklığından sonra kesinlikle diş ipi kullanılmalıdır.
Su içeriği bol olan zerzevat (domates, kereviz, pırasa) , meyve (elma ),maydanoz tüketmek ağız kokusunun giderilmesinde yararlı olacaktır.
Başkaca daha ziyade su içerek ağzınızın kurumasını engelleyebilir ve böylelikle ağız kokusuna mani olabilirsiniz.
LISAN NASIL FIRÇALANIR?
Lisanın fırçalanması, ağız aklığında diş fırçalamaktan çok daha tesirlidir.
Lisanın fırçalanması için şahsi fırçalar ve kazıyıcılar bulunmaktadır. Bu münhasıran bulantı refleksi olan hastalar için kolaylık sağlar.
Lisan fırçalanırken olabildiğince dışarı çıkarılır ve lisan kazıyıcı en geriye kadar yerleştirilir. Lisana kuvvet uygulanarak yavaşça öne sahih çekilir.
Ağız Kokusu Tanısı Nasıl Koyulur?
1.Hasta şikayetleri
Hasta ağız kokusu şikayetiyle diş tabibine başvurur.Fakat başvuran hastaların büyük bir kısmında ağız kokusu görülmez.Bu sebeple hasta şikayetleri ağız kokusunun tespitinde çok muteber bir yol değildir.
2.Organoleptik metot (koklama testi)
Çevresel değişkenlere nazaran değişiklik gösterdiğinden, çok emniyetli değildir.Nadir kullanılır.Ölçünden evvel hasta yediklerine ve içtiklerine dikkat etmelidir.Hem testi yapan hem de yaptıran kişi için pek beğenilen bir usul değildir.
3.Tükürük inkübasyon testi
Kolay olduğundan organoleptik ölçümlere alternatif olarak yararlı olur.
4.Evde uygulanan mikrobiyal testler
5.Hastanın etrafından gelen şikayetler
Hasta bazen ağız kokusunu kendisi fark edemese de, etrafı tarafından ağzı koktuğu konusunda uyarılır.
6.Dilin art tarafında biriken ve kokuya sebep olan tükürükten örnek alınarak kokuya bunun sebep olup olmadığı anlaşılabilir.
7.Halimetre
Halimetre, nefesteki sülfür içerikleri tespit etmesi sebebiyle ağız kokusunun teşhis ve tedavisinde kıymetli bir noktaya sahiptir. Ölçümler hastanın ağız yahut burnundan verdiği hava ile yapılır. En çok tercih edilen,en kolay ve süratli metottur..
8.Gaz kromatografi usulü nedir?
Sülfür içerikler için son aşama hassas fotometrik dedektörler içeren kişisel bir cihazdır.. Ama bu cihazın tasarrufu kolay olmadığından hususî bir mütehassıs gerektirir ve bu da kullanıcılar için pratik olmaz ve tercih edilmez.