James Webb Uzay Teleskobu (JWST), NASA tarafından 25 Aralık 2021’de uzaya gönderilen ve bugüne kadarki en gelişmiş uzay teleskobu olarak kabul ediliyor. Teleskop, vazifeye başladığı günden beri bizlere uzaydan ve gezegenlerden birçok bilgi ve imaj sunuyor. Geçtiğimiz gün Avrupa Uzay Ajansı, James Webb ile çekilmiş birinci öte gezegenin fotoğrafını paylaşmıştı. Güneş Sistemi dışındaki gezegenin Jüpiter’den 6-8 kat daha büyük kütleli olduğu da açıklanmıştı.
James Webb Uzay Teleskobu çalışmalarına devam ederken teleskoptan gelen manzaraları ve dataları keşfetmenin yeni ve bir epey enteresan bir yolu bulundu. Bilim insanları, müzisyenler ve görme engelli bir şahıstan oluşan takım, uzay teleskobu ile çekilmiş fotoğrafları müziğe dönüştürdü.
Amaç dinleyicinin zihninde farklı manzaralar canlandırmak
NASA, JWST’den gelen manzaraların ve bilgilerin kimilerinin müzikle keşfedilmesi için “sonifikasyon” adı verilen bir yol kullandı. Bu sistem bir kaynaktan çıkan, muhakkak bir ortamda uzunlamasına dalgalar halinde yayılan basınç tesiriyle işitme duyusunun harekete geçmesini sağlıyor. JWST’den gelen manzaraları müziğe dönüştürme prosedürü, Toronto Üniversitesi’nde fizik profesörü olarak çalışan ve tıpkı vakitte müzisyen olan Matt Russo’nun liderliğinde gerçekleşti.
Russo bu çalışmadaki gayelerinin, James Webb’in manzaralarını ve datalarını sesle anlaşılır kılmakve dinleyicilerin zihninde kendi imgelerini oluşturmalarına yardımcı olmak olduğunu açıkladı. Karina Bulutsusu, Güney Halka Bulutsusu ve gaz devi ötegezegen WASP-96b’nin manzaralarıyla oluşturulan müzikleri gelin bir arada dinleyelim.
Karina Bulutsusu’ndaki Kozmik Kayalıklar
Uzmanlar, NASA'nın Webb Teleskobu tarafından yakalanan Karina Bulutsusu'ndaki Kozmik Uçurumların yakın kızılötesi imajını bir ses senfonisine eşledi. Müzisyenler, bulutsudaki yarı saydam, puslu bölgelere ve çok ağır gaz ve toz alanlarına eşsiz notalar atadı ve bu da uğuldayan bir ses görünümüyle sonuçlandı.
“Ürkütücü” Güney Halka Bulutsusu
Yaylı müzik aletleriyle yapılan müzik sizlere biraz ürkütücü gelebilir. Işık frekanslarının direkt ses frekanslarına çevrildiği bu görüntüde, yakın kızılötesi ışık (soldaki), başlangıçta yüksek bir sese sahipken orta kızılötesi ışığa (sağdaki) gidildikçe ses azalıyor ve notalar değişiyor.
WASP-96b’nin dataları müziğe dönüştürüldü
Ekip sırf imgeleri değil birebir vakitte elde ettikleri dataları de müziğe dönüştürdü. Gaz devi ötegezegen olan WASP-96b’nin atmosferine ait bilgiler, alçalan tonlar ve damlayan su sesi üzere efektlerle enteresan bir müziğe dönüştürüldü.
Gözlerinizi kapatın ve müzikleri yine dinleyin. Bu notalar, sesler sizlere ne çağrıştırıyor? Görüşlerinizi yorumlarda belirtmeyi unutmayın.