Jean Paul Belmondo hakkında veri
Jean Paul Belmondo yaşam öyküsü
Ona ülkesinde “Bebel diyorlar Afacan, sevimli ve belirli ‘kendini sevdiren ’ içeren Jean Paul Belmondo, Paris yakınlarında 1933 yılında dünyaya geldi Uzun zaman bir yerde kalamadığı için dağıtılmış okullarda okudu Genç yaşta boksörlüğe önemli merak saldı; kırık burnunu o zamanlar edindi Uslanmayan ruhunu tiyatroyla yatıştırmaya karar verdi Konservatuara yazıldı lakin mezun olmadan hocalarının ondan öyle umudu yoktu Nedeni yeteneği değil, serseri görünüşlü yüzüydü, onlara göre
1957 yılında Marc Allegret ’nin “Sois Belle et Tais Toi Uslu Bir Kız ol Ve Tavır filmiyle sinemaya adımını attı Benzer filmde, ilerde en büyük rakibi olarak gösterilecek olan Alain Delon da oynuyordu
Birkaç ufak filmde daha oynadıktan sonradan, geleceğin büyük yönetmenlerinden birinin Jean Luc Godard ’ın ilk uzun metrajlı filminde, “Serseri Aşıklarda dedikodulara bakılırsa birkaç yemek parası karşılığı oynamayı kabul etti Geriye dönüp bakıldığında iyi fakat kabul etmiş diyor cümbür cemaat
Evet, sinemada Yeni Dalga akımının doğuşu bu filmle müjdelenmişti Bu tarihten daha sonra sinemada herşey yeni bir hoşgörüyle ele alınacaktı Yeni bir başlangıcın yeni kahramanları olacaktı kesinlikle Jean Paul Belmando, 1960 yılında starlığını böyle duyuru etti
Fransa ’nın en meşhur oyuncularıyla adı anılır olmuştu Dünyada da Humphrey Bogart ya da James Dean ’la kıyaslanmaya başlanmıştı
Çirkinliğini ve sempatikliğini o kadar ustalıkla kullanıyor, kamera karşı pek doğal, böylece dürüst davranıyordu oysa, bu ani gelen şan uzun yıllar devam etti Bu zaman içinde birbirinden hoş yapımlarda rol aldı
Peter Brook ’un “Moderato Cantabilesi, Vittorio de Sica ’nın “La Ciociara İki Bayanı, Jean Becker ’in “Un Nomme la Rocca Parmaklıklar Arkasındansı, Jean Luc Godard ’ın “Kadın Kadındır ve “Deli Pierrotsu peşi sıra geldi
Bu kadar başarılı yapımlara karşın Belmondo adını bütün dünyaya duyuran, birazcık hafif bir macera filmi oldu Yönetmenliğini Philippe De Broca ’nın yaptığı 1962 yapımı “Cartouche Şirin Eşkıya aktörün kaderini de belirledi denebilir Fransız Devrimi öncesinde geçen filmde Belmondo, kralın adamlarına kafa tutan, bol bol kılıç sallayıp, oradan oraya sıçrayan, etrafıyla dalga geçen; süre bulduğunda da güzel Claudia Cardinale ’ye kur yapan bir maceracıyı canlandırıyordu Bundan Böyle seyirci, konusu ne olursa olsun sevimli aktörü bu tür aksiyon filmlerinde, bu tipte görmek istiyordu
Bu isteğe hiç karşı çıkmadı; 1964 ’te baştan De Broca ’yla “Rio Macerasında buluştu
1960 ’ların ikinci yarısında ününü pekiştiren serüven, aksiyon filmlerine tam sürat devam etti: Tatlı Serseri, Deli Ihtiras, Çin Macerası, Büyük Reis filmleri geniş kitleleri sinema salonlarına çekti
Ama bu vesileyle, François Truffaut, Louis Malle gibi yönetmenlerin sanat yönü ağır basan yapımlarında da yeteneğini gösteriyordu *
Jean Paul Belmondo yaşam öyküsü
Ona ülkesinde “Bebel diyorlar Afacan, sevimli ve belirli ‘kendini sevdiren ’ içeren Jean Paul Belmondo, Paris yakınlarında 1933 yılında dünyaya geldi Uzun zaman bir yerde kalamadığı için dağıtılmış okullarda okudu Genç yaşta boksörlüğe önemli merak saldı; kırık burnunu o zamanlar edindi Uslanmayan ruhunu tiyatroyla yatıştırmaya karar verdi Konservatuara yazıldı lakin mezun olmadan hocalarının ondan öyle umudu yoktu Nedeni yeteneği değil, serseri görünüşlü yüzüydü, onlara göre
1957 yılında Marc Allegret ’nin “Sois Belle et Tais Toi Uslu Bir Kız ol Ve Tavır filmiyle sinemaya adımını attı Benzer filmde, ilerde en büyük rakibi olarak gösterilecek olan Alain Delon da oynuyordu
Birkaç ufak filmde daha oynadıktan sonradan, geleceğin büyük yönetmenlerinden birinin Jean Luc Godard ’ın ilk uzun metrajlı filminde, “Serseri Aşıklarda dedikodulara bakılırsa birkaç yemek parası karşılığı oynamayı kabul etti Geriye dönüp bakıldığında iyi fakat kabul etmiş diyor cümbür cemaat
Evet, sinemada Yeni Dalga akımının doğuşu bu filmle müjdelenmişti Bu tarihten daha sonra sinemada herşey yeni bir hoşgörüyle ele alınacaktı Yeni bir başlangıcın yeni kahramanları olacaktı kesinlikle Jean Paul Belmando, 1960 yılında starlığını böyle duyuru etti
Fransa ’nın en meşhur oyuncularıyla adı anılır olmuştu Dünyada da Humphrey Bogart ya da James Dean ’la kıyaslanmaya başlanmıştı
Çirkinliğini ve sempatikliğini o kadar ustalıkla kullanıyor, kamera karşı pek doğal, böylece dürüst davranıyordu oysa, bu ani gelen şan uzun yıllar devam etti Bu zaman içinde birbirinden hoş yapımlarda rol aldı
Peter Brook ’un “Moderato Cantabilesi, Vittorio de Sica ’nın “La Ciociara İki Bayanı, Jean Becker ’in “Un Nomme la Rocca Parmaklıklar Arkasındansı, Jean Luc Godard ’ın “Kadın Kadındır ve “Deli Pierrotsu peşi sıra geldi
Bu kadar başarılı yapımlara karşın Belmondo adını bütün dünyaya duyuran, birazcık hafif bir macera filmi oldu Yönetmenliğini Philippe De Broca ’nın yaptığı 1962 yapımı “Cartouche Şirin Eşkıya aktörün kaderini de belirledi denebilir Fransız Devrimi öncesinde geçen filmde Belmondo, kralın adamlarına kafa tutan, bol bol kılıç sallayıp, oradan oraya sıçrayan, etrafıyla dalga geçen; süre bulduğunda da güzel Claudia Cardinale ’ye kur yapan bir maceracıyı canlandırıyordu Bundan Böyle seyirci, konusu ne olursa olsun sevimli aktörü bu tür aksiyon filmlerinde, bu tipte görmek istiyordu
Bu isteğe hiç karşı çıkmadı; 1964 ’te baştan De Broca ’yla “Rio Macerasında buluştu
1960 ’ların ikinci yarısında ününü pekiştiren serüven, aksiyon filmlerine tam sürat devam etti: Tatlı Serseri, Deli Ihtiras, Çin Macerası, Büyük Reis filmleri geniş kitleleri sinema salonlarına çekti
Ama bu vesileyle, François Truffaut, Louis Malle gibi yönetmenlerin sanat yönü ağır basan yapımlarında da yeteneğini gösteriyordu *