Birtakım oyunlar, sinemalar vardır kimseye anlatamazsınız tahminen de anlatmaya kıyamazsınız. Büyüsünün kaçacağından korkarsınız, yaşadıklarınızı başınızda bir araya getirmeye çalışırsınız. Hislerinizi sözlere dökmekten korkarsınız. Ya sözler yaşadıklarımı anlatmaya yetmezse diye korkarsınız tahminen de. Oyunlarla sanatın tam ortasında yan aldığını düşündüğüm Journey de sessizce izlediğiniz Mona Lisa tablosu üzere sözlerin kifayetsiz kaldığı bir prodüksiyon. Lakin tekrar de elimden geldiğince Journey'nin PC versiyonunu sizlere anlatmaya çalışacağım.
Journey PC İnceleme
Birinci olarak 14 Mart 2012'de PlayStation 3 platformuna çıkan Journey thatgamecompany tarafından geliştirilmiş, Sony ise oyunun yayıncılığını üstlenmişti. Journey'nin çıkışından 7 yıl sonra piyasaya sürülen PC versiyonunu ise Annapurna Interactive yayınlıyor. Epic Games Store şahsi olarak piyasaya sürülen Journety'nin PC versiyonun epey başarılı port edildiğini söyleyebiliriz. Velev grafik olarak oyunun PC versiyonu PlaySation 4 versiyonundan daha uygun görünüyor. Journey birinci çıkışının üzerinden yedi yıl geçmiş olmasına karşın hala epeyce yeterli görünen bir oyun. PC versiyonu için çekilen cila da oyunun uygunca parlamasını sağlamış.
Journey'nin çok karışık bir denetimci şeması yok. Velev oyun boyunca yalnızca bir kaç tuş kullanıyorsunuz. Hal bu türlü olunca oyunun konsoldan PC'ye aktarılması sırasında denetimci kısmında büyük bir kayıp yaşanmamış. Klavye mouse ile rahatça Journey macerasına yelken açabiliyorsunuz. Bu arada her ne kadar hiç gereksiniminiz olmasa da Journey'nin PC versiyonunda Türkçe lisan desteğinin de olduğunu belirtelim.
Evet hiç bilmeyenler için Journey nasıl bir oyun. Journey, shadow of the colossus, ICO üzere atmosferin, epik anların, tüyleri diken diken sahnelerin yaşandığı sanat sineması üzere oyunlar çeşidinin bir diğer örneği. Biraz limbo üzere, Inside üzere bir yol hikayesi. Ismini dahi bilmediğimiz, garip bir lisanda konuşan, uzun çarşafı ile göklere yükselebilen karakterimizi ufukta beliren kocaman dağa ulaştırmak için çabalıyor, mini platform bulmacalarını çözmeye çalışıyoruz. Daha uzun mühlet havada kalmamızı sağlayan pelerinimizi uzatmak için etraftaki beyaz toplanabilir eşyaları toplamaya çalışıyoruz. Oyunun mekanikleri bu kadar olağan olmasına rağmen her kısımda farklı bir dinamik sunuluyor. Böylelikle bu büyülü yolculuk hiçbir devir sıkıcı bir çehreye bürünmüyor.
Bir bilinmezliğin ortasında uçsuz bucaksız bir çölde oyuna başlıyor, oyunun sonuna kadar sürüklendiğiniz heyecan dolu macera, hem karakterinizle sıkı bir bağ kurmanızı hem de oyuna katılan sair oyuncularla bu maceranın sizde yarattığı hisleri paylaşmanızı sağlıyor. Evet Journey'de oyunu oynayan gayri oyuncularla birlikte ilerleyebiliyor, onları oyun haritasında sağda solda uçuşurken görebiliyor bazen de çıkan bir fırtınıya birlikte meydan okuyorsunuz.
Bilhassa uzun mühlet bir noktada diğer bir oyuncuyla zorluklara meydan okuyarak ilerliyorsanız, hiç konuşmasanız da bu yabancı ile aranızda tuhaf bir bağ oluşuyor. İnsanoğlunun güçlüklere birlikte meydan okuma işbirliği yapma dürtüleri bu anlarda ortaya çıkıyor. Journey bu hisleri de doyasıya yaşatan benzersiz bir deneyim sunuyor. Oyunun PlayStation 3 ve PlayStation 4 sürümünde öteki oyuncularla sıklıkla karşılaşırken Journey'nin PC versiyonunda ise çok ziyade oyuncuya rastlayamamak biraz üzdü.
Journey tam manasıyla bir yolculuk, ismi üzere... Gelgelelim bu yolculuk hafızanızda otobüs camından akıp giden kent imgesi üzere silik bir mekan bırakmıyor. Tersine Journey'nin her anı hafızanızda gerçek bir deneyimmiş üzere kazınıyor. Şayet PlayStation 3 ve PlayStation 4'te oynamadıysanız Journey'yi şiddetle tavsiye ediyorum. Oyunlar ile sanatın arasındaki duvarları yıkan, oyunlara bakış açınızı değiştirecek muazzam bir imalat Journey. Oyunun PC versiyonu problemsiz çalışıyor ve adeta görsel bir şölen sunuyor, tekrar oynamak için de düzgün bir fırsat.