Son Konu

Kronik hepatit b

habercibotu

Yeni Üye
Katılım
29 Ocak 2023
Mesajlar
14,349
Tepkime
1
Puanları
38
Credits
0
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
798.jpg

Dünyada 2 milyar insan hepatit B virusu (HBV) ile infektedir-seropozitif- ve bunların 400 milyonu HBsAg pozitif, yani kronik HBV infeksiyonu olan kişilerdir. Bir kısmı inaktif HBsAg taşıyıcısı (daha doğru bir ifade ile inaktif HBV İnfeksiyonu) tanısı ile ile izlenirken, büyük bölümü kronik hepatitli hastalar arasından olmak üzere toplam havuzun %15-40'ında yıllar ile dekatlar içinde siroz ve/veya hepatoselüler karsinoma (HSK) gelişecektir (1). Amaç kronik B hepatitli bu popülasyonda medikal tedavi ve/veya karaciğer nakli ile kötü sonu önlemektir.

Hepatit B son 15 yıldır yalnız değildir. Kendisine bir yardımcı mı yoksa bir asalak mı olduğu tartışılabilecek hepatit D (delta) virusu (HDV) yanısıra, bu alandaki büyük hakimiyetini hepatit C virusu (HCV) ile paylaşmak zorunda kalmıştır. Yine de dünyanın önemli bir kısmında, öncelikle Asya, Afrika, Ortadoğu ülkeleri, Güneydoğu Avrupa ve Akdeniz ülkeleri ile Güney Amerika'nın bazı kesimlerinde ve en önemlisi de Türkiye'de siroz ve hepatoselüler karsinomanın en sık sebebi önmeli oranda tek başına ve kısmen de HDV'nin katkısı ile birlikte HBV infeksiyonudur (1-3). HCV'nin de oyuna katılması siroz ve HSK riskini kat be kat arttırarak inasanoğlu için kötü sonu hızlandıran bir kumpas oluşturur (4). Mücadele bu oyundan kurtulmak, insanoğlunun viral hepatitle olan savaşını kazanmak içindir. İki dekat önce başlanan ve son 10 yıldır Türkiye dahil 100'ün üzerinde uygulanan üniversal aşılama bu alandaki ilk zaferdir. Olumlu sonuçları rapor edilmektedir (5). Ancak aşının bir yararının olmadığı HBV ile infekte insanların tedavisi en az primer profilaksi kadar önemli bir konudur ve biz hepatologların en önemli uğraşı alanıdır.

Durum tesbitinde önemli bilgiler;

-2 milyar HBV seropozitif, 400 milyon HBsAg pozitif insan vardır.

-HBV dünyada siroz ve HSK'nın en sık sebebidir.

-Türkiye'de siroz ve HSK'nın en sık sebebi HBV infeksiyonudur.

-Üniversal aşılama programı etkildir, genişletilmelidir.

-Kronik HBV infeksiyonlu kişiler tedavi edilmelidir.

Tedavinin amacı
Kronik B hepatiti tedavisinin ideal amacı HBV infeksiyonunu ortadan kaldırmaktır. Yani kişiyi HBsAg negatif, anti-HBs pozitif duruma getirmektir. Bu bugünkü ilaçlarla hastaların, önceden kestiremediğimiz çok az bir kısmında mümkün olmaktadır. Genel olarak ulaşılabilir bir hedef değildir. O halde tedavinin asıl amacı HBV replikasyonunun kalıcı olarak tamamen önlenmesi veya belirli bir derecede baskılanması sonucu (“kalıcı HBV DNA negatifliği veya baskılanması”) , HBV replikasyonu ile ilişkili hastalık ilerlemesinin dolayısıyla karaciğer sirozu ve/veya HSK gelişmesinin önlenmesidir. Bunun sonucu doğal olarak HBV infeksiyonuna bağlı morbidite ve mortalitenin azalması olacaktır. Çünki HBV DNA düzeyinin gerek karaciğer hastalığının prognozunu, yani siroza ve HSK'ya ilerlemesini öngörmede, gerekse tedaviye cevabı belirlemede en önemli tek ölçüt olduğunu gösteren geniş epidemiyolojik ve klinik çalışmalar mevcuttur (6-13). Bu çalışmaların sonuçları Tablo-1'de özetlenmiştir.

Tedavi amacı olarak HBV DNA'nın duyarlı PCR testleri ile negatif olması istenir. Bu sağlanamıyorsa baskılama tedavisinde hedeflenen HBV DNA düzeyi ise
 
Üst Alt