nicebayan
Yeni Üye
Nasrettin Hoca'nın En Meşhur Fıkraları,
Nasrettin Hoca'nın En Hoş Fıkraları,
9 akçemi 10 akçe mi
Bir gün nasreddin hoca rüyasında bir adamla konuşuyormuş adam 9 akçe diyormuşNasreddin hocada 10 akçe diyormuşNasreddin hoca rüyadan uyanmış ellerinde hiç akçe değilGeri uykuya kendini kaptırmış ve adama demiş bitmiş 9 akçe olsun
Tutar mı?
Hocanin cani bir gün sarma çekerAma elinde yogurt bakraçlari anasi da aglamis ne yapim ne yapim derken aklina göl gelmisGelmis gölün kenarina,atmis bakraçlari kenara çikarmis sarmis sigarasini hafif hafif demleniyorSonra birdenbire bekçinin düdügünü duymus Eyvah simdi yandik derken aniden atmis sarmayi bakracin içine sonrada bakraci tutmus göle dökmeye baslamisO esnada bekçide yaninda bitivermisBakmis bakmis anlamamis sonra hocaya sormus ne yapiyorsun diyeHocada görmüyor musun yogurt mayaliyorum demis bekçi kahakahalar içinde ilahi öğretmen koca göl hiç maya tutar mi demisHocada ya tutarsa diye yanıt vermisSonra bekçi ilahi hoca diyip güle güle yoluna devam etmisHoca hem keyfine keza yogurda yanarken bekçinin arkasindan bakip simdi bu salak herkese anlatir demis
Nasrettin Hoca' nın Mezar Ricası
Hoca ölüm döşeğindedirEvlatlarını toplar ve derki:
Yavrum,sizden ben öldüğümde bir şey yapmanızı istiyorum
Onlarda:
Buyur babacığım
Öğretmen: Ben ölünce mezarımı eski yıkıntı bir yere yapın ve gömerken de üzerime kapayacağınız tahtaları eski ve çürük koyun kefenimide yırtık sarın,der
Çocuklarıda neden böyle birşey istediğini sorunca
Öğretmen: Kabir melekleri geldiğinde benim sorgum yapıldı der ve azabtan kurtarırım
Acemi Bülbül
Nasrettin Öğretmen bir gün komşusunun bahçesine girerBahçedeki armutları görür görmez dayanamazBir tane yer,dayanamaz bir daha,yeniden derken armut ağacına çıkıverirBaşlar yemeyeTam bu sırada bahçenin sahibi çıkagelir
Öğretmen şaşkınlıkla başlar bülbül gibi ötmeye
Bahçenin sahibi baş döndürücü başı dönen Hocanın olduğu ağacınyanına varıp,
Ne yapıyorsun burada diye bağırır
Öğretmen sakince cevap verir
Ben bülbülüm,yuvam da burada,der
Tekrar cırlak sesiyle ötmeye başlar
Bahçe sahibi öfkeyle
Bülbül böylemi öter be adam diye bağırınca,
Öğretmen
ben acemi bülbülümAncak bu kadar ötüyorum,der
Hırsız
Nasrettin hoca bir gün namaz kılarken evine hırsız girmiş; tam hocanın cüzdanını çalacakken Nasrettin Öğretmen:
Gulhü veallahü felak, arkamdaki salak, hemen cüzdanımı bırak, otur da namaz kılak
Sıkarken
Nasrettin öğretmen bir gün yolun kenarında kedisini yıkıyomuşYoldan geçen arkadaşı hocaya:
Hocam kediyi yıkama ölür
demişHoca aldırış etmemiş ve yıkamışArkadaşı dönüşte hocayı tekrar yolun kenarında görmüşKedi ölmüştü adam:
Hocam ben size kediyi yıkamayın ölür demedimmi? demişHoca:
Ben kediyi yıkarken ölmediki sıkarken öldü demiş
Ateş Düştüğü Zaman
Nasreddin Öğretmen'nın evine tüccar arkadaşı davetli olmuşÖğretmen ona mantı pişirip getirmiş Arkadaşı acele edip mantıyı hemen ağzına atınca boğazı yanmış Boğazının yandığını belli etmemek için başını tavana dürüst dikmiş ve yanmanın etkisi gidince de başını tavandan indirmeyip sormuş :
Hocam bu tavanı ne zaman yaptınız
Öğretmen anında :
Boğazına alev düştüğü vakit, demiş
Farz
Nasrettin Hocanın evine 3 misafir gelmiş 3 üde birbirinden oburmuş hoca ne yemek getirdiyse sünnettir diye silip süpürmüşler
O sırada hocanın oğlu gelmiş misafirler aman ne güzel çocuk bu adı nedir diye sormuşlar
Nasrettin Hoca farz dır demiş
Misafirler aaa nasıl isim bu hiç böyle ad duymamıştık demiş
Nasrettin Hocada yaa sünnet diyeyimde onuda yiyinn demi demiş
Baklava
Öğretmen aksamleyin eve dogru yururken, baklava seven bir koyluyle karsilasir
Hoca, kisa bir sure once bir adam buyuk bir tepsi baklava goturuyordu
Beni ilgilendirmez!
Ama adam tepsiyi sizin eve goturuyordu
O zaman seni ilgilendirmez!
ateşle yemek olmaz
bir gün nasrettin öğretmen arkadaşlarıyla iddaya girmiş ben karlı havada haricen 1 gün dururum demiş
onlar büyük bir ziyafette girmişler nasrettin öğretmen yalnızca mumu yakmış arkadaşları şaşırmış1 gün durduğuna lakin işin içinde ziyafet olunca biri mumla ısındın demişkaybetmiş iddayıdaha sonra bir aksam nasrettin hoca arkadaşlarını çağırmışişte yemek yiyelim diye onlar da gelmiş nasrettin öğretmen karısını tembilemiş ağacın dalına yemegi asaltına mum yak demişo da yapmışişte arkadaşları beklemiş beklemiş yemek yemek yok hani hocam yemek yemek demişler o da pişiyor demişonlarda bir bakalım nasıl pişiyor demişler o da göstermiş piştiği yeri arkadaşlarıda aman hocam yemek yemek mumla nasıl pişer demişo da ben nasıl mumla ısiniyor dediyseniz buda böyle pişiyor demiş
Hocanın İşi
Nasrettin Öğretmen birgün pazarda 10 akçeye aldığı 10 odunu,
9 akçeye satıyormuş Etraftan sormuşlar: Hocam bu ne iştir hiç
böyle ticaret olur mu?
Hoca gayet ağırbaşlı cevaplamış:
Olsun Kayda Değer olan işi nasıl yaptığın değil,
insanların seni iş yaparken görmesidir
Namaz
Bir gün bir nasrettin öğretmen ağacın altından namaz kılıyormuş allah namazlarını kabul etmesi için agaçtaki adam
Allah'ım duğalarımı kabulet demiş
Agaçtaki adam etmem
Tekrar demiş allahım duğalarımı kabul et demiş
Yine etmemm demiş
Nasrettin hoca sinirlenmiş ve etmesen etme saten abdes almamıstım demiş
ALLAHIN RAHMETİ
Yağmurlu bir günde Nasrettin Hoca pencereden dışarı bakarken komşusunun koşa koşa yağmurdan kaçtığını görür pencereyi açar :
Hey Ahmet Efendi, birde hacı olacaksın rahmetten kaçılır mı?, der
Zavallı adam eli mahkum sırılsıklam olur Ertesi gün hocanın komşusu hocayı yağmurdan kaçarken görür ve hocaya bir ders devretmek ister :
Hoca Hoca dün bana diyordun bugün sen neden rahmetten kaçıyorsun, der
Öğretmen hiç durmadan yoluna devam eder ve komşusuna şöyle der :
Ben rahmetten kaçmıyorum sadece allahın rahmetine basmamak için çabalıyorum
Nasrettin Hoca ve Cimri
Pinti ve de manâsız boğazın biri Hocaya:
Ya Nasrettin Öğretmen demiş aramak parayı fazla seviyorsun Acaba neden ?
Hoca cevabını yapıştırmış Senin gibilere yoksul olmamak için
AKLIN VARSA GÖLE KOŞ
Öğretmen, bir gün kırlardan topladığı çalı çırpıyı eşeğine yükleyip evine götürürken :
Acaba, yaş çırpı da kurusu gibi yanar mı? diye düşünür ve şeytana uyarak çakmağını çakar ve alevi çalı çırpıya dokundururAralarında kuruları da yer alan çalı çırpı derhal alev alırEşekte bir nefret edilen şey, bir acele, huzursuzluktur başlarAnıra anıra, çifte ata cet dört nala koşmağa başlarHoca da ardındaki olanca gücüyle bağırır :
Aklın varsa göle koş!
ÇORBA
Öğretmen'nın canı şöyle bir tarhana çorbası çekmiş
Başlamış ağzı sulana sulana düş kurmayaO sı
rada kapı çalınmış ve komşunun oğlu
Hocam,annem hasta,bir tas çorba istiyor,demiş
Öğretmen,söylenmiş kendi kendine
Hey Allah'ım,bizim komşular hayalin bile koku
sunu bile alıyor!
Ya üzerinde ben olsaydım?
Bir gün Nasrettin Hoca eşeğini kaybetmiş Allah'a şükrederek eşeği arıyormuş
onu görebilen biri yapıyorsun diye sormuş
Hoca:
Eşeğimi arıyorum, demiş
Adam:
Peki niçin allaha şükredip duruyorsun?
Hoca:
Ya üzerinde ben olsaydım!
BANA NE AD KOYARLARDI?
Bir gün Nasretin Öğretmen'ya Timur :
Yahu, şu Abbasi halifelerinin her birisi birer lakab almış kimi El mutazımBillah, kimisi de El mütevekkilAllah, diye anılıyormuş Ben acaba onların vaktinde hükümdar olsaydım, bana ne isim koyarlardı Hoca hiç çekinmeden :
Sana da NeüzzüBillah derlerdi, cevabını vermiş *
Nasrettin Hoca'nın En Hoş Fıkraları,
9 akçemi 10 akçe mi
Bir gün nasreddin hoca rüyasında bir adamla konuşuyormuş adam 9 akçe diyormuşNasreddin hocada 10 akçe diyormuşNasreddin hoca rüyadan uyanmış ellerinde hiç akçe değilGeri uykuya kendini kaptırmış ve adama demiş bitmiş 9 akçe olsun
Tutar mı?
Hocanin cani bir gün sarma çekerAma elinde yogurt bakraçlari anasi da aglamis ne yapim ne yapim derken aklina göl gelmisGelmis gölün kenarina,atmis bakraçlari kenara çikarmis sarmis sigarasini hafif hafif demleniyorSonra birdenbire bekçinin düdügünü duymus Eyvah simdi yandik derken aniden atmis sarmayi bakracin içine sonrada bakraci tutmus göle dökmeye baslamisO esnada bekçide yaninda bitivermisBakmis bakmis anlamamis sonra hocaya sormus ne yapiyorsun diyeHocada görmüyor musun yogurt mayaliyorum demis bekçi kahakahalar içinde ilahi öğretmen koca göl hiç maya tutar mi demisHocada ya tutarsa diye yanıt vermisSonra bekçi ilahi hoca diyip güle güle yoluna devam etmisHoca hem keyfine keza yogurda yanarken bekçinin arkasindan bakip simdi bu salak herkese anlatir demis
Nasrettin Hoca' nın Mezar Ricası
Hoca ölüm döşeğindedirEvlatlarını toplar ve derki:
Yavrum,sizden ben öldüğümde bir şey yapmanızı istiyorum
Onlarda:
Buyur babacığım
Öğretmen: Ben ölünce mezarımı eski yıkıntı bir yere yapın ve gömerken de üzerime kapayacağınız tahtaları eski ve çürük koyun kefenimide yırtık sarın,der
Çocuklarıda neden böyle birşey istediğini sorunca
Öğretmen: Kabir melekleri geldiğinde benim sorgum yapıldı der ve azabtan kurtarırım
Acemi Bülbül
Nasrettin Öğretmen bir gün komşusunun bahçesine girerBahçedeki armutları görür görmez dayanamazBir tane yer,dayanamaz bir daha,yeniden derken armut ağacına çıkıverirBaşlar yemeyeTam bu sırada bahçenin sahibi çıkagelir
Öğretmen şaşkınlıkla başlar bülbül gibi ötmeye
Bahçenin sahibi baş döndürücü başı dönen Hocanın olduğu ağacınyanına varıp,
Ne yapıyorsun burada diye bağırır
Öğretmen sakince cevap verir
Ben bülbülüm,yuvam da burada,der
Tekrar cırlak sesiyle ötmeye başlar
Bahçe sahibi öfkeyle
Bülbül böylemi öter be adam diye bağırınca,
Öğretmen
ben acemi bülbülümAncak bu kadar ötüyorum,der
Hırsız
Nasrettin hoca bir gün namaz kılarken evine hırsız girmiş; tam hocanın cüzdanını çalacakken Nasrettin Öğretmen:
Gulhü veallahü felak, arkamdaki salak, hemen cüzdanımı bırak, otur da namaz kılak
Sıkarken
Nasrettin öğretmen bir gün yolun kenarında kedisini yıkıyomuşYoldan geçen arkadaşı hocaya:
Hocam kediyi yıkama ölür
demişHoca aldırış etmemiş ve yıkamışArkadaşı dönüşte hocayı tekrar yolun kenarında görmüşKedi ölmüştü adam:
Hocam ben size kediyi yıkamayın ölür demedimmi? demişHoca:
Ben kediyi yıkarken ölmediki sıkarken öldü demiş
Ateş Düştüğü Zaman
Nasreddin Öğretmen'nın evine tüccar arkadaşı davetli olmuşÖğretmen ona mantı pişirip getirmiş Arkadaşı acele edip mantıyı hemen ağzına atınca boğazı yanmış Boğazının yandığını belli etmemek için başını tavana dürüst dikmiş ve yanmanın etkisi gidince de başını tavandan indirmeyip sormuş :
Hocam bu tavanı ne zaman yaptınız
Öğretmen anında :
Boğazına alev düştüğü vakit, demiş
Farz
Nasrettin Hocanın evine 3 misafir gelmiş 3 üde birbirinden oburmuş hoca ne yemek getirdiyse sünnettir diye silip süpürmüşler
O sırada hocanın oğlu gelmiş misafirler aman ne güzel çocuk bu adı nedir diye sormuşlar
Nasrettin Hoca farz dır demiş
Misafirler aaa nasıl isim bu hiç böyle ad duymamıştık demiş
Nasrettin Hocada yaa sünnet diyeyimde onuda yiyinn demi demiş
Baklava
Öğretmen aksamleyin eve dogru yururken, baklava seven bir koyluyle karsilasir
Hoca, kisa bir sure once bir adam buyuk bir tepsi baklava goturuyordu
Beni ilgilendirmez!
Ama adam tepsiyi sizin eve goturuyordu
O zaman seni ilgilendirmez!
ateşle yemek olmaz
bir gün nasrettin öğretmen arkadaşlarıyla iddaya girmiş ben karlı havada haricen 1 gün dururum demiş
onlar büyük bir ziyafette girmişler nasrettin öğretmen yalnızca mumu yakmış arkadaşları şaşırmış1 gün durduğuna lakin işin içinde ziyafet olunca biri mumla ısındın demişkaybetmiş iddayıdaha sonra bir aksam nasrettin hoca arkadaşlarını çağırmışişte yemek yiyelim diye onlar da gelmiş nasrettin öğretmen karısını tembilemiş ağacın dalına yemegi asaltına mum yak demişo da yapmışişte arkadaşları beklemiş beklemiş yemek yemek yok hani hocam yemek yemek demişler o da pişiyor demişonlarda bir bakalım nasıl pişiyor demişler o da göstermiş piştiği yeri arkadaşlarıda aman hocam yemek yemek mumla nasıl pişer demişo da ben nasıl mumla ısiniyor dediyseniz buda böyle pişiyor demiş
Hocanın İşi
Nasrettin Öğretmen birgün pazarda 10 akçeye aldığı 10 odunu,
9 akçeye satıyormuş Etraftan sormuşlar: Hocam bu ne iştir hiç
böyle ticaret olur mu?
Hoca gayet ağırbaşlı cevaplamış:
Olsun Kayda Değer olan işi nasıl yaptığın değil,
insanların seni iş yaparken görmesidir
Namaz
Bir gün bir nasrettin öğretmen ağacın altından namaz kılıyormuş allah namazlarını kabul etmesi için agaçtaki adam
Allah'ım duğalarımı kabulet demiş
Agaçtaki adam etmem
Tekrar demiş allahım duğalarımı kabul et demiş
Yine etmemm demiş
Nasrettin hoca sinirlenmiş ve etmesen etme saten abdes almamıstım demiş
ALLAHIN RAHMETİ
Yağmurlu bir günde Nasrettin Hoca pencereden dışarı bakarken komşusunun koşa koşa yağmurdan kaçtığını görür pencereyi açar :
Hey Ahmet Efendi, birde hacı olacaksın rahmetten kaçılır mı?, der
Zavallı adam eli mahkum sırılsıklam olur Ertesi gün hocanın komşusu hocayı yağmurdan kaçarken görür ve hocaya bir ders devretmek ister :
Hoca Hoca dün bana diyordun bugün sen neden rahmetten kaçıyorsun, der
Öğretmen hiç durmadan yoluna devam eder ve komşusuna şöyle der :
Ben rahmetten kaçmıyorum sadece allahın rahmetine basmamak için çabalıyorum
Nasrettin Hoca ve Cimri
Pinti ve de manâsız boğazın biri Hocaya:
Ya Nasrettin Öğretmen demiş aramak parayı fazla seviyorsun Acaba neden ?
Hoca cevabını yapıştırmış Senin gibilere yoksul olmamak için
AKLIN VARSA GÖLE KOŞ
Öğretmen, bir gün kırlardan topladığı çalı çırpıyı eşeğine yükleyip evine götürürken :
Acaba, yaş çırpı da kurusu gibi yanar mı? diye düşünür ve şeytana uyarak çakmağını çakar ve alevi çalı çırpıya dokundururAralarında kuruları da yer alan çalı çırpı derhal alev alırEşekte bir nefret edilen şey, bir acele, huzursuzluktur başlarAnıra anıra, çifte ata cet dört nala koşmağa başlarHoca da ardındaki olanca gücüyle bağırır :
Aklın varsa göle koş!
ÇORBA
Öğretmen'nın canı şöyle bir tarhana çorbası çekmiş
Başlamış ağzı sulana sulana düş kurmayaO sı
rada kapı çalınmış ve komşunun oğlu
Hocam,annem hasta,bir tas çorba istiyor,demiş
Öğretmen,söylenmiş kendi kendine
Hey Allah'ım,bizim komşular hayalin bile koku
sunu bile alıyor!
Ya üzerinde ben olsaydım?
Bir gün Nasrettin Hoca eşeğini kaybetmiş Allah'a şükrederek eşeği arıyormuş
onu görebilen biri yapıyorsun diye sormuş
Hoca:
Eşeğimi arıyorum, demiş
Adam:
Peki niçin allaha şükredip duruyorsun?
Hoca:
Ya üzerinde ben olsaydım!
BANA NE AD KOYARLARDI?
Bir gün Nasretin Öğretmen'ya Timur :
Yahu, şu Abbasi halifelerinin her birisi birer lakab almış kimi El mutazımBillah, kimisi de El mütevekkilAllah, diye anılıyormuş Ben acaba onların vaktinde hükümdar olsaydım, bana ne isim koyarlardı Hoca hiç çekinmeden :
Sana da NeüzzüBillah derlerdi, cevabını vermiş *