Son Konu

Çocukta Oyun ve Oyuncak

iltasyazilim

Yeni Üye
Katılım
25 Ara 2016
Mesajlar
2
Tepkime
1
Puanları
38
Yaş
35
Credits
-2
Geri Bildirim : 0 / 0 / 0
Oyun, çocuğa hiç kimsenin öğretemeyeceği konuları,kedi deneyimleriyle öğrenmesi yöntemidir

Oyun, sonucu düşünülmeden, eğlenmek nedeniyle yapılan hareketlerdir Oyun,işin karşıtı olarak düşünülmektedir; çünkü “iş te emin netice laf konusudur

Piaget ’ye kadar oyun,bir uyumdur

Oyunun Fiziksel Değeri : Çocuğun kas sistemini geliştiren etkin oyun bununla beraber çocukta biriken enerjinin boşalmasını sağlar Bu enerjinin harcanmaması, çocuğun nörotik, içe dönük ve alıngan bit yapıya sahip olmasına neden olabilir

Oyunun İyi Edicilik Niteliği : Çocuğu tanımada değerli bir araç olan oyun, onun günlük yaşamda çevresinden aldığı uyaranların oluşturduğu gerilimden kurtulmasını sağlar

Oyun yoluyla çocuk, en derin duygu ve gereksinmelerini ifade olanağı bulmakta ve sorunlarını kendi kendine çözebilmektedir Çocuk, bebekleriyle evcilik oynarken, evin değişik bireylerine olan duygularını bu yolla açığa vurabilmektedir Örneğin; kardeşini kıskanan bir çocuk oyunlarında kardeşi rolündeki bebeği cezalandırabilir ya da dönmemek üzere seyahate gönderebilir

Oyunun Eğitimsel Değeri : Çocuk, değişik biçim ve boyutlardaki oyun malzemesiyle oynaya oynaya, renk, renk, ebat ve objelerin anlamlarını kavrar Oyun çocuğun içinde bulunduğu yaşamı kavramasını, gerçekle hakiki olmayanı ayırabilmesini öğretir

Oyunun Toplumsal ve Ahlaki Değeri : Arkadaşlarıyla oynamak, çocuğa işbirliğini ve toplu hayat için zorunlu kuralları öğretir Oyun aracılığıyla sosyalleşen, “ben ve “başkası kavramlarının bilincine varan çocuk, vermeyi ve almayı da oyun aracılığıyla öğrenir

Çocuğun toplum ve etik kurallarına harmoni göstermesinde oyunun rolü büyüktür Çocuk, ev ve okul çevresinde neyin doğru, neyin yanlış kabul edildiğini görür Fakat bu nesil kurallara uymanın zorunluluğunu oyun ortamında anlayabilir

OYUNDA KÜLTÜR, İKLİM VE CİNSİYET FAKTÖRÜ
Oyunların oluşumunda iklimin, kültürün, cinsiyetin ve yaşın etkisi büyüktür Kayıtlı bir kültürdeki çocuklar, birçok oyunu bir önceki kuşaktan taklit aracılığıyla öğrenirler Oyunda kültür faktörü egemendir Mesela, Amerikan ve Japon çocukları üzerine yapılan bir araştırma, Amerikalı çocuklarda grup oyunlarının daha çok sevildiğini ortaya koymuştur Yeniden Amerikalı çocuklar sadece küçük yaşlarda dramatik oyunlardan hoşlanırken, Japon çocuklarının bu nesil oyunlardan daha uzun vakit hoşlandıkları saptanmıştır

Oyun türünün seçiminde mevsim ve iklim koşullarının da etkisi büyüktür Hareketli oyun ve sporu taşıyan oyun türleri serin mevsimlerde, daha az enerjiyi gerektiren spor ve oyun türleri ise sıcak mevsimlerde daha fazla sevilir

Cinsiyet oyun seçiminde kayda değer bir diğer etkendir İstanbul çocukları üstünde gerçekleştirdiğimiz araştırma bulgularında , cinsiyete göre en çok seçilen oyun türleri şu şekilde ayrılmıştır

Kızlar : İp sıçramak, istop, yakartop, saklambaç, seksek, ebecilik

Erkekler : Futbol, koşmaca, saklambaç, misket

YAŞLARA TARAFINDAN OYUNDA GÖRÜLEN GELİŞİM
Oyun biçimlerinin insan gelişimine koşut olarak farklılaştığı görülür Ilk 23 aylık bebeğin oyun faaliyeti, çevresindeki insanlara bakmak ve yakınındaki objeleri yakalamak üzere hareketler yapmaktan ibarettir sonradan çocuğun el ve kolundaki kontrol gitgide artarak artar Çevresindeki objeleri yakalayıp inceleyebilir

2 yaşından itibaren çocuklar günlük yaşamlarını canlandıran dramatik oyunlara yönelirler Ilk Olarak kişileştirme (örneğin, bebeklerle konuşma), objeleri kullanma (manâsız bardaktan su içme) veya evcilik gibi tablolar dikkati çeker Zamanla kişi veya hayvanları taklit etmeye başlar Yaşıtlarıyla oynadığı dramatik oyunlarda baba, öğretmen gibi roller oynar

Oyun çocuğa kendini tanımayı öğretir Oyun aracılığıyla kendi güçlerini sınamakta, atılıma girişmekte olan çocuğun, oynadıkça duyuları keskinleşir, yetenekleri gelişir, becerileri artar

Çocuk oyuna yalnızca büyüklerinden gördüğünü aktarmakla kalmaz, kendi algıladıklarına deneyimlerini de katarak sentezler yapar Oyun, çocuğun yaratma ortamıdır

46 yaşlarındaki kızlar bebeklerine ayrı elbiseler giydirip küçük sembolik evlerini eşyalarla süslerken, erkekler izledikleri bazı savaş serüvenlerini grup oyunlarına yansıtırlar

Oyun, hakiki dünyayla düş dünyası aralarında bir köprüdür

Oyun faaliyeti kimsesiz ele alındığında tüm gelişime koşut olarak, oyunda da keskin bir evrim görülür Oyundaki bu gelişimi, Parten özetle şöyle özetler:

tek başına oynanan oyun

Diğer bir oyunu izleme

Paralel oyun

Birlikte oynanan oyun

İşbirliğine dayalı oyun

Piaget, oyun gelişimiyle bilişsel gelişim arsında yakın bir ilişki olduğunu savunur ve oyun gelişimini üç ayrı evrede ele alır

Alıştırmalı oyun (doğumdan 18aya değin)(Emme,elleri açıp kapama)

Sembolik oyun (26 yaş) (taklit)

Kurallı oyun evreleridir (712 yaş) (kurallı oyunlar)

Çocuğun oyun gereksinimini en iyi karşılayan toplumsal kurum, anaokullarıdır Çocuk anaokulunda en iyi oyun ortamını bulur, işbirliğini geliştirir, yaşıtlarıyla ilişkiye girer Kreş çocuğu, kendi hakkını korurken, paylaşmayı ve başkalarının özgürlüğünü zedelememeyi öğrenir *
 
Üst Alt